KT- Derya'cığım seni tanımayanlara senin ağzından kendini biraz tanıtmanı istesem?

Radyo televizyon mezunuyum, çalışma hayatıma Kanal D televizyonunda İlker Yasin ekibinde spor servisinde yönetmen yardımcısı olarak başladım. Daha sonra Kanal D ‘ALKIŞLAR’ programında yönetmen yardımcılığı ve muhabirlik yaptım. Kanal 6 ana haber merkezinde çalışma hayatıma devam ettim. 1999 yılında İbrahim Tatlıses’le çalışmaya başladım. İDOBAY müzik şirketinin bünyesinde bulunan 40 tane sanatçının ( Yıldız Tilbe, Ebru Yaşar, Mahmut Tuncer, Nuri Sesigüzel, Ceylan, Azeri kızı Günel, Sibel Kirer, Harun Kolçak gibi ) basın danışmanlığını yaptım. 6 sene İbrahim Tatlıses’le çalıştıktan sonra 2 buçuk sene Hülya AVŞAR’ın basın danışmanlığını yaptım. Ayrıca Vildan ATASEVER, Burçin TERZİOĞLU, Deniz ÇAKIR, Cihan ÜNAL, Derya BAYKAL ve Zerrin SÜMER, Tan Sağtürk, Serra Yılmaz, Burcu Güneş, Linet, Soner Arica, Çigdem Savaş gibi bir cok sanatçı ve oyuncunun basın danışmanlığını yaptım. 2004 yılında Lerzan MUTLU ile çalışmaya başladım 10 sene boyunca basın ve menajerlik işlerini yürüttüm. Şu anda da oyuncu Erdem Topuz, Atilay Uluışık, Işık Tolgay'in yanı sıra Psikoterapist Timur Harzadin ve Dr. Mert Gençoğlu’nun basın ve PR işlerini yapıyorum ve ayrıca FİLMSAN VAKFI yönetim kurulunda görev almaktayım.

KT- Okuduğun okul ve öğrencilik yıllarına da biraz değinelim?

Liseyi Bedrettin Dalan’ın açtığı İSTEK ÖZEL ATANUR OĞUZ LİSESİ’nde bitirdim. Üniversite hayatım ise  CENAJANS’ın sahibi Nail KEÇİLİ tarafından açılan Türkiye’deki  ilk  özel üniversite olan Akademi İstanbul’da radyo televizyon bölümde okudum. O dönemde üniversitede Betül MARDİN, ilber ORTAYLI, Orhan KURAL, Oyuncu Emre KINAY gibi çok değerli hocalardan eğitim aldım. Okulda okurken Nail KEÇELİ beni kendi reklam ajansı bünyesine almak çok istedi ancak benim gönlüm hep televizyonculuk ve kamera arkasındaydı ve kabul etmedim. Okurken Kanal D Televizyonunda çalışmaya başladım hem okula gidiyordum hem de çalışıyordum. Bu arada ünlü oyuncu Devin Özgür Çınar, Sevinç Erbulak da benim üniversiteden mezun olan öğrenciler arasında onlar oyunculuk kamera önü tercih ettiler.

KT- İlk Sanat Camiasına girişin nasıl oldu? İlk başlangıç ilk heyecan biraz bunları anlatmanı istesem?

Üniversitede okurken zaten televizyon hayatım başlamıştı. Uzun yıllar televizyonlarda yönetmen yardımcılığı yaptım. Daha sonra kısa bir dönem ünlü klip yönetmeni Tayfun Dinçer’in asistanlığını yaptım o sırada özel bir televizyona SİBEL CAN ve SELAMİ ŞAHİN Show’u çekiyorduk. Programa sürekli sanatçıların yanında basın danışmanları geliyordu. Baktım o iş hoşuma gitmeye başladı gelen kişilerle zaten arkadaş olduğum için sürekli basın danışmanlığı ile ilgili bilgiler aldım dedim ki tam aslında bana göre bir meslek hareketli, sosyal, iletişim benim işim bu dedim kendi kendime. Kafaya koydum yapıcam diye kafama koyduğumu mutlaka yaparım asla benden kaçmaz zaten bir vesile ile Derya TUNA’nın yeğeni olan Ferya ÖZDOL ile tanıştım tanıştıranda Hüseyin TATLI ben basın danışmanı olmak istiyorum dedim gel görüşelim dediler ve daha ilk cümlemi kurdum hayırlı olsun dediler. Mutluluktan uçtum çünkü ilk başladığım yer Türkiye’nin İmparatoru İbrahim Tatlıses’in yanı oldu.

KT- Türkiye'de bugüne kadar toplam kaç kişi ile çalıştın? Bunlardan da bahsetsen biraz?

Gerçekten saymadım ama Türkiye’de çalışmadığım sanatçı sayısı azdır. İbrahim TATLISES’in firması İDOBAY Müzik şirketinde zaten 40 tane sanatçı vardı ve sürekli eklenenler oluyordu gelip gidenler vardı. Daha sonrasında Hülya AVŞAR’la çalıştığım dönemde ise sayısız oyuncuyla çalıştım ve o dönem Ay Yapımla çalışıyordu Hülya AVŞAR, benim çalışmalarımı çok beğendiği için AY Yapımın sahibi Kerem ÇATAY tüm dizilerinin ve oyuncularının PR çalışmalarını benim yapmamı istemişti. Bunun yanı sıra piyasada artık adım çok tanınmaya başladığı ve çok iyi isimlerle çalıştığım için sayısız şarkıcı ve oyuncuyla çalıştım.

KT- Derya Özgören Basın Pr Konusunda artık bir marka Türkiye'de. Bu marka olma sürecini biraz anlatır mısın?

Öncelikle yaptığım işi severek yapıyorum. Yapı olarak insan ilişkilerim kuvvetlidir, sosyal biriyimdir. Bizim işte en önemli şey insan ilişkileridir her hafta bir günümü tüm televizyonlar, gazeteler ve radyoları ziyaret ederek geçirdim. Basın toplantıları yaptım sanatçılarımla birlikte  basın ziyareti yaptım en ünlüsünden yeni çıkmış no name olan da dahil ilişkilerimi hep sıcak tuttum. Çok çalıştım ve hala da çok çalışıyorum ama severek yapıyorum.  

KT- Sektördeki son durum değerlendirmesini yapmanı istesem ve sektördeki duruma senin bakış açın nedir?

Sektör ilk başladığım dönemden maalesef çok farklı oldu. Çok şey değişti ama bizim sektör çok büyük görünse de hep aynı kişilerin yer değiştirmesiyle çok küçük aslında. Benim avantajım şu şekilde oldu ben ilk çalışma hayatıma İlker YASİN’in yanında başladığım için o dönem TELEVOLE programını yapıyorduk oradaki tüm muhabir arkadaşlarım şu anda çok önemli televizyon ve gazetelerde magazin müdürü oldu  ve beni çok severler yanlarında büyüdüm işi öğrendim beni hiç kırmazlar haberlerimi yayınlarlar. Ama şu anda son dönemde diyim bütün muhabir ve gazeteci arkadaşlarım da PR yapmaya başladı noldu tabi yeni bu işe başlayan basın danışmanlarının asıl yapması gereken kişilerin önünü kesti. Herkes aslında kendi işini yapmalı ama tabi herkes kendi ekmeğini yer herkes yapsın hepsi çok sevdiğim arkadaşlarım. Sonuçta ben bir marka oluşturdum beni bağlamaz ama yeni bu işe başlayanların işi zor.

KT- Derya Özgören şimdilerde neler yapıyor? Şu an çalıştığın isimler kimler?

Basın PR Uzmanlığı devam tabiki. Şu anda da oyuncu Erdem Topuz, Atilay Uluışık, Hande Aras, Işık Tolgay'in yanı sıra  Psikoterapist Timur Harzadin ve  Dr. Mert Gençoglu, Türk Anneler Derneğinin basın ve PR işlerini  yapıyorum ve ayrıca FİLMSAN VAKFI yönetim kurulunda görev almaktayım. MEZARCI ve FARELER ve İNSANLAR adlı iki tiyatro oyunun da basın pr işleri bana ait.

KT- Sektörde 20 yılı belkide daha fazlasını doldurmuş olmandan dolayı öncelikle halen ayakta dimdik durmanı ve marka gösterilmenden ötürü seni canı gönülden kutluyor ve tebrik ediyorum.  Bugüne kadar sanatçılarınla yaşadığın çok enteresan ve hiç unutamadığın bir anın varmı? İllaki vardır, şimdi aklına gelenlerden bir, kaçını okuyucularımızla ve bizlerle paylaşır mısın?

En çok anım altı sene çalıştığım Yıldız TİLBE’ye ait. Çok severim kendisini ama bir o kadar zordur uykuyu çok sever onu sabah uyandırıp canlı yayına götürüne kadar kalp krizi geçirirdim son dakika girerdik hep yayına , bir de bir gün bir organizasyon vardı yine Yıldız ablayla beraberiz bizi de davet etmişlerdi gazeteciler bir şarkısını sordular ona öle bir cevap verdi ki gerçekten çok akıllı bir kadın bir o kadar da çılgın bir anda tüm  basın yapılan basın toplantısını  bıraktı herkes bizim peşimizden salondan çıktı yapılan basın toplantısı çöp oldu olay şekil değiştirdi bir anda  tüm ana haber ve magazinlerde sadece Yıldız TİLBE hahahaha

KT- Bunca yıllık çalışma hayatında hiç sevmediğin anlaşamadığın birisi oldu mu? Hani olur ya tanımadan önce çok seversin ama tanıyınca ya çok daha fazla seversin yada tanıdıktan sonra nefret edersin.

Benim anlaşamadığım insan yoktur ama tabiki zorluk yaşadığım kişiler oldu yalan değil hele birkaç isim var gerçekten zordu asla isim vermem etik bulmuyorum ve isim vererek çalıştığı kişileri kitap haline getiren arkadaşlarım var doğru bulmuyorum çünkü onlar sana güvenmiş ve herşeyini biliyosun çünkü gece gündüz berabersin o kişiyle ister istemez hayatına giriyorsun sırlarını biliyorsun asla anlatmam bende sır kalır. İşte bu yüzden de insanlar beni tercih ediyor bende olan bende kalır. Nefret ettiğim yok ama asla çalışmam dediğim var. Çok severek çalıştıklarım aile gibi olduklarım var mesela Nuri SESİGÜZEL mekanı cennet olsun. Mahmut TUNCER var kışın onlarda kalırdım yazın bodrumda kızları canım arkadaşlarım çok severim eşi Işıl ablam canımdır. Azeri Kızı Günel canımdır , Sibel KİRER çok severim şarkıcı  EMRAH’la evlenince bodruma yerleşti görüşemiyoruz çok. Burçin Terzioğlu mesela inanılmaz severim ve çok severek çalıştım. Yıldız Tilbe keza öle.

KT- Çalıştığın alanda zorluklarla karşılaşıyor musun? Karşılaştığında bunun nasıl üstesinden geliyorsun?

Tabiki her işin bir zorluğu vardır ama artık ben o zoru atlattım kurduğum iyi ilişkiler sayesinde her türlü zorluğun üstesinden geliyorum çünkü trilyonlarda dökseniz parayla değil insan ilişkileriyle yürüyen bir meslek benim ki.

KT- Derya Özgören başarısını neye borçlu? 

Kesinlikle çok çalışmak başarı getirir her meslek için bu böyle ama ben iki kat çalıştım gecemi gündüzümü verdim ve hala da aynı şekilde çalışıyorum. Bayram, yılbaşı tatiller hep sahnede sanatçı yanında oldum tatil yapmadım ailemle geçirmedim eve sadece bavul değiştirmeye geliyordum şu anda haftanın yedi günü full çalışıyorum kuaföre bile aralarda gidiyorum çok süslüyümdür ama ona bile vakit yok.

KT- Peki geleceğe dair planlarını alsak?

Gelecekte yapmak istediğim her şeyi yaptım Türkiye deki en ünlü isimlerle çalıştım ve hala çalışıyorum bunun daha üstü yok zaten sağlığım izin verdikçe çalışmaya devam tabi ki

KT- Son olarak ben sözü sana bırakmak istiyorum. Söylemek istediklerini alalım ve bu özel röportaj için sana çok ama çok teşekkür ettiğimi söylemeden geçmeyeyim.

Öncelikle sana çok ama çok teşekkür ediyorum bu sektörde tanıdığım ve güvendiğim çok az sayıdaki arkadaşlarım arasındasın bu camiada güvenmek zordur ama iyiki seni tanıdım ve canım dostum arkadaşım oldun bunun için çok şanslıyım ve her zaman yanımda olduğunu biliyorum ve bende her zaman senin yanındayım.

Saygılarımla...

Sağlıcakla Kalın ama Sevgisiz Kalmayın..