PARİS'TEKİ GURURUMUZ,  TOP MODEL OF UNIVERSE KURUCUSU ALİ DURGUT  ''YAPTIĞIM İŞLERLE TÜRKİYE'DE ŞAMPİYONLAR LİGİNDEYİM'' DEDİ....

Paris'te yaşayan gururumuz ve Top Model of Universe Kurucusu Ali Durgut, İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi'nden mezun olduktan sonra Turkish Airlines, Atlas Global, Air France vb. gibi çeşitli havayollarında üst düzey yöneticisi olarak çalıştı. 1996 yılında Türkiye Kulübü başkanı olup ardından TRT‘nin Eurovision delegasyonlarında görev aldı. Bir dönemin ünlü sunucusu Bülend Özveren’in Eurovision'da asistanlığının yanısıra  Eurovision’da yarışan bir çok sanatçınında danışmanlığını yaptı. Şarkı ve şarkıcıların Avrupa promosyonlarında görev alıp, Türk Eurovision fan kulüplerinin kurucusu ve lideri oldu. Paris’te yaşadığı için Miss France ve Miss Universe üzerine  çalışmalar yaparken tanıştığı bir kaç  Türk model yarışmasının sahibine Sponsor ve Proje yönetmenliği yaptı. Bu yarışmalarda aradığı kaliteyi  bulamayınca kendi projelerini uygulayarak yapma kararı aldı. Top Model of Turkey yarışması ve Top Model Of Universe yarışmalarının isim haklarındaı satın alarak bu yarışmaların kurucusu oldu. Türk moda sektörü ve model camiasının dünyadaki sesi ve adı olmayı hedefledi. 2022 ve 2023‘de dünyanın bir çok ülkesinden modacı, model ve basın mensubunu İstanbul’a getirdi. Top Model Of Turkey finallerinde derece alan modelleri yurt dışındaki yarışmalara götürerek ilk başarısına imza attı. Türk kızı olan Defne Şentürk'ün 2022 dünya birinciliğini kazandırmasını sağladı. Moda sektöründe 4 dünya birinciliği ve iki dünya ikinciliği kazandırarak Türkiye’nin adını yurtdışına gururla taşıdı. Ali Durgut “ Amacım Türk gençlerini ve modacılarını dünya podyumlarına taşımak, yarışmalara ve showlara farklılıklar getirmek“, “Bu yarışmalarla dünyada Türk imajına artı değer katmak, gençlerin hayallerine giden yolda bir köprü olmak ve Türkiye adını  bütün dünyaya sevdirmek istiyorum'', ''Dünyada Türk dizileri çok seviliyorsa oyuncu modeller sayesinde oluyor, yarışmalarımızla sektöre güzel ve başarılı isimleri kazandıracağım“ diyor. 07 Mayıs 2024'te Büyük Finalin gerçekleştirileceği  Top Model of Turkey yarışmasına yaklaşık 450 aday başvurdu. 2024 Dünya  Top Model Of Universe finali ise ekim ayında yapılması planlanıyor. Bu yarışma içinde 52 dünya ülkesi katılım için akredite olmuştur.

NİHAN BELGİN'İN YENİ TEKLİSİ ''KOZMOS'' BBI MUSIC CO. ETİKETİYLE YAYINDA...

Nihan Belgin, kendi kozmosuna hapsetme ve yalnızlık temasını işlediği son şarkısı "Kozmos"u dinleyicilerle buluşturdu. Sözlerinde metaforik öğeler kullanarak, dinleyicilere dış dünyadan soyutlanmanın ve karanlık duyguların derinliklerine bir yolculuk sunan Belgin, bu eserinde yüzleşmenin ve içsel bir arayışın izini sürüyor. "Kozmos", günümüz insanının yüzeydeki ilişkilerin hızlı döngüsünde kaybolma eğilimini ele alıyor. Sanatçı, soft vokalini dark synth melodileriyle birleştirerek, prodüktörü Anıl Ulusoy ile iş birliği yaparak synth-pop türüne modern bir yorum getiriyor. Şarkı, sadece karşısındakine değil, aynı zamanda dinleyiciye kendi iç dünyasında bir yolculuk yapma fırsatı sunuyor. Nihan Belgin, İstanbul'da bir sanatçı ailesinin çocuğu olarak dünyaya geldi ve çok genç yaşlarda film ve müziğe olan ilgisini keşfetti. Sinema sektörüne yönetmen yardımcısı olarak adım atan Belgin, yönetmen, senarist, yapımcı ve oyuncu olarak birçok önemli projede yer aldı. "Mavi Gözlü Dev – Nazım Hikmet" ve "Yarım Kalan Mucize" gibi filmlerle tanınan sanatçı, yönetmenliğini üstlendiği "Fırça Darbesi" ve "Kendini Yalnızca Kendinde Yok Et" gibi ödüllü yapımlara imza attı. Sanatçının müzik kariyeri ise Kasım 2021'de Cihangir Aslan'ın aranjesiyle yayınladığı ilk teklisi "Zeus Çok Kızgın" ile başladı. Ardından, Yiğit Keven'in prodüktörlüğünde Mayıs 2022'de "Jüpiter Fırtınası"nı dinleyicilerle buluşturdu. Kendi yazıp yönettiği belgesel filmi "Karanlık Kutunun Doğu Serüveni" festival gösterimlerine devam ederken, Şubat 2023'te yine Yiğit Keven'in prodüktörlüğünde "Gece Oldu" adlı üçüncü teklisini dinleyicilerle paylaştı. 2024 yılında müzik yolculuğuna devam eden Nihan Belgin, "Kozmos" şarkısını Anıl Ulusoy'un prodüktörlüğünde BBI Music Co. etiketi ile yayınlıyor.

''AİLE MİRASI REÇETELER'' KİTABININ LANSMANI DADA SALON KABARET'TE YAPILDI...

"Lezzet Göçünün İzinde… Aile Mirası Reçeteler" projesi çerçevesinde, Göçmen Artisan Bakery'nin desteğiyle, Selin Atasoy ve Sahrap Soysal tarafından hazırlanan ve Doğan Solibri Yayınları tarafından yayınlanan kitabın lansmanı büyük bir ilgiyle karşılandı. Bu etkinlik, Dada Salon Kabarett’te Selin Atasoy, Sahrap Soysal ve Okan Bayülgen'in ev sahipliğinde gerçekleşti ve Türkiye'nin dört bir yanından gelen değerli reçeteleri ve aile hikayelerini bir araya getirdi.Bu projede, Anadolu’nun en lezzetli hikayelerinin yanı sıra, Süryani, Ermeni, Musevi, Rus, Çerkes, Girit, Boşnak, Rum, Kürt, Arnavut, Bulgar ve diğer mutfak lezzetlerinin göçler sonrası Türkiye’de nasıl yaşatıldığı ve aktarıldığı keşfediliyor. Ayrıca, farklı gibi gözüken kültürlerin aslında ne kadar benzer olduğu vurgulanıyor. İstanbul’dan Erzurum’a, Trabzon’dan Gaziantep’e, Adana’dan İzmir’e, Van’dan Sinop’a, Adıyaman’dan Gümüşhane’ye uzanan, Türkiye’nin dört bir yanından 51 ailenin hikayeleri ve reçetelerini içeren kitabın tanıtıldığı etkinlik, gastronomi dünyasının önde gelen isimlerini, projeye katkıda bulunan aileleri ve basın mensuplarını bir araya getirdi. Konuşmacılar, projenin kültürel çeşitliliğe olan katkısını ve Türkiye'nin zengin mutfak mirasının önemini vurguladılar. “Lezzet Göçünün İzinde… Aile Mirası Reçeteler” projesini Göçmen Artisan Bakery’nin desteği ile hayata geçiren Selin Atasoy yaptığı konuşmasında, "Bu projeye katılan her aile, Türkiye'nin zengin mutfak kültürünün canlı tutulması için büyük bir rol oynuyor. Her bir reçete, çeşitli toplulukların yaşam tarzlarını, geleneklerini ve tarihlerini yansıtıyor, bu aile hikayeleri bizleri birbirimize bağlıyor ve ortak hafızamızı güçlendiriyor.” dedi. Projenin danışmanlığını yapan Sahrap Soysal, "Anadolu mutfak mirasının korunması ve tanıtılması konusunda bir köprü görevi gören bu kitap, farklı kültürlerin lezzetlerini bir araya getiriyor. Bu eser, yalnızca zengin lezzetleriyle değil, aynı zamanda bu lezzetlerin arkasındaki hikayelerle de kültürler arası diyalogun ve anlayışın kapılarını aralıyor." şeklinde konuştu. Projeye sesi ile de destek veren Okan Bayülgen, etkinliğin önemine dikkat çekerek, "Bu kitap, sadece reçetelerden ibaret değil, aynı zamanda bu toprakların, memleketimizin, insanımızın hikayesini de anlatıyor. Her bir sayfası, kültürel bir keşif yolculuğu sunuyor," ifadelerini kullandı. "Lezzet Göçünün İzinde… Aile Mirası Reçeteler" kitabı, Türkiye genelindeki kitapçılarda ve çeşitli online platformlarda okuyucularla buluşacak.

GEÇEN HAFTANIN OYUNLARI ''SEVGİ SOYSAL YAŞAMAKTA ISRAR EDİYOR'', ''BAY SAMİR'' VE ''SIRRIMDAKİ KAMBUR'' OYUNLARINI İZLEDİK

Geçtiğimiz hafta Üstün Akmen Tiyatro Jürileri olarak, Fişekhane’de 2 perde 110 dk olan Boğaziçi Gösteri Sanatları Topluluğu yapımı, Duygu Dalyanoğlu’nun yazdığı Aysel Yıldırım’ın yönettiği Banu Açıkdeniz, Burcu İsra Kanbakoğku, Duygu Dalyanoğlu, Nihal Albayrak ve Zeynep Okan’ın oynadıkları “SEVGİ SOYSAL YAŞAMAKTA ISRAR EDİYOR”; Bahçe Galata’da Kozmopolitan Tiyatro yapımı Trajedi & Dram ağırlıklı 60 dk tek perdelik Alper Kurbaloğlu’nun yazdığı Gökhan Gürün ve Kerim Urun’un oynadıkları “BAY SAMİR” adlı oyununu; Feyk Sahnede ise Pray tiyatro & Kreatif Sanat yapımı 75 dk Trajedi & Dram tarzında Mehmet Abdullah Salk ve Ufkum Kaloğlu’nun yazdığı ve Ufkum Kaloğlu’nun yönettiği Koray Atak, Zeynep Reyhan Keskin ve Mehmet Abdullah Salk’ın oynadıkları “SIRRIMDAKİ KAMBUR” oyunlarını izledik.

Saygılarımla...

Sağlıcakla Kalın ama Sevgisiz Kalmayın...