Merhabalar !

ATATÜRK BU VATAN-TÜRK MİLLETİ VE TÜRKİYE CUMHURİYETİ İÇİN CANINI VERDİ!!!

20 mayıs 1938'de  Ankara’da duramadı ;hasta yatağından kalktı ;”HATAY sorununun”çözümü için,ağır hasta olmasına;doktorların “gidemezsiniz”demesine rağmen MERSİN'e gitti...

Süreci yakından takip etti...

Yaveri Salih Bozok "HATAY'a gitmesi erken ölümüne sebebiyet verdi"der anılarında...

Antakyalı gazeteci Selim ÇELENK’in derlemesinden ;

ULU ÖNDER'in hayatına mal olan HATAY ziyaretini anımsayalım...

VE UTANÇ İÇİNDE GÜNÜMÜZDE TÜRKİYE TOPRAKLARI VE GAYRİMENKULLERİNİN %25'inin yabancılara satıldığını tespit edelim.

UNUTMAYALIM Kİ İSRAİL SATIN ALINAN FİLİSTİN TOPRAKLARI ÜZERİNE KURULMUŞTUR...

Gayrimenkul satışında mütekabiliyet ve % 10 sınırı önemlidir...

Ve görülüyor ki;

VATAN İÇİN CAN VEREN VE TÜM MAL VARLIĞINI MİLLETİNE BAĞIŞLAMIŞ LİDERLER;

BEDENEN EBEDİYETE GÖÇSELER BİLE;

İLANİHAYE KALPLERDE YAŞARLAR...

Ve sormak gerekir!

Gerçekten VATAN için “CAN”verecek lider ATATÜRK’DEN başka var mıdır?

ELBETTEKİ YOKTUR!

.../...

20 Mayıs 1938’e dönüp;

Gazeteci Selim ÇELENK’i dinleyelim:

"1938 yılının ortalarına doğru Atatürk hastalanmıştı. Hatay davası da o günlerde en hararetli devresini yaşıyordu. Büyük Kurtarıcı bu sırada hasta yatağından kalkarak Mersin’e gelmiş ve Mersin’de askeri birlikler Ulu Önder’in önünde büyük bir geçit resmi yapmışlardı. Rahmetli Ata’mız o hasta haliyle 4 saat süren bu geçit resmini ayakta izlemişti.³⁷

Aynı günün akşamı bu geçit resmini gösteren resimler özel bir kuryeyle bana geldi. Gelen talimatta ise bu fotoğrafların, özellikle Atatürk’ün geçit resmini ayakta izleyen resimlerin, ertesi günkü “Atayolu”nda yayınlanmasının Atatürk tarafından emredildiği yazılıydı.

Gazete, sabahları erken çıkıyordu. 

Biz klişeleri, burada klişe atölyesi olmadığı için Halep’te yaptırıyorduk. 

Emir kesindi ve bu resimlerin ertesi gün “Atayolu”nda çıkması gerekiyordu.

O sırada Suriye basını Atatürk’ün ölüm döşeğinde yattığını yayıyor;

Hatay davasının da suya düşeceğini ilan ediyordu.

Aslında Atatürk, Hatay davasını nasıl izlediğini ve gerekirse bu işi silah kuvvetiyle gerçekleştireceğini;sağlık durumunun mükemmel olduğunu ispatlamak için Hatay’ın burnunun dibinde bir geçit resmi tertip ettirmişti.

Kendisi de 4 saat ayakta, dimdik geçit resmini izlemiş, resimlerinin de gazetemizde yayınlanmasını emir buyurmuştu.

Özel bir araba ile hemen Halep’e gittim. 

Klişe atölyesinin sahibi bir Ermeni idi. Geceyarısı onu yatağından kaldırdım ve klişeleri yaptırarak sabaha karşı Antakya’ya döndüm. Atatürk’ün emri yerine getitrilmiş ve resimler ertesi günkü “Atayolu”nda yayınlanmıştı.³⁸

Bu olay, Ulu Önder’in Hatay davası ile nasıl yakından ilgilendiğini, bu konuya nasıl önem verdiğini ortaya koyan en canlı bir delildir."

...