Amerika Birleşik Devletleri'nin geçmişte yürüttüğü Apollo programında görev alan tüm astronotların yaşadığı küçük bir olaydan bahsetmek istiyoruz. Ay yüzeyine inen ve çalışma yürüten astronotlar, yüzey aracına dönüp başlık, eldiven ve elbiselerini çıkarttıklarında ay yüzeyinde bulunan toz ile mücadele etmek zorunda kalıyorlardı. Bütün eşyaların üzerine yapışan bu toz, ne kadar uğraşılsa da dışarıda süpürülemiyor, kabin içerisine giriyordu. İçeri girilince de tozu hissetmek, koklamak hatta tatmak mümkün oluyordu. Bu toz yüzünden Apollo 17 astronotu Jack Schmitt dünya dışında ilk ateş hastalığına yakalanan kişi olmuştu. Başlığı çıkarınca burun deliklerine giren toz alerjik reaksiyona sebep olup kişiyi hasta etmişti, birkaç saat geçtikten sonra azalan ateş, diğer günlerde de tekrarlamış ancak Schmitt bir tür bağışıklık kazanarak daha az şiddette bu ateşi yaşamıştı. Diğer astronotların ileriki görevlerden alıkonulma kaygısı ile rahatsızlık belirtmekten kaçınması bu tozun sağlık etkisi hakkında fazla bilgi edinmeyi engellemiştir. Apollo 16 pilotu Charlie Duke, tozun kullanılmış barut tadı ve kokusuna sahip olduğunu ifade etmiştir. Apollo 17 ekibinden Gene Cernan da benzer ifadeler kullanmıştır. O zamanlar görev alan astronotların tümü silah eğitiminde geçtiğinden yaptıkları benzetmede bir sapma beklememek gerekir. Ancak barut tozu içeriğinde nitroselüloz, nitrogliserin gibi parlayıcı kimyasal maddeler bulunurken, ay tozu sadece silikon dioksit gibi kesinlikle yanıcı olmayan maddelerde oluşmaktadır. Demir, kalsiyum, magnezyum atomları olivin ve piroksen molekülleri şeklinde tozu oluşturmaktadır ve bunların barut tozu ile bir ilgisi bulunmamaktadır. Peki bu koku nereden gelmektedir? Bu sorunun cevabını kimse bilmiyor. Ay görevinde yer almayan ancak uluslar arası uzay istasyonu astronotlarından Don Pettit bir olasılık öne sürmektedir: Pettit'e göre, dünya yüzeyinde çöllerde de bir koku olmaz ancak nadir de olsa yağmur düştüğünde çöl yüzeyinden tatlı ve hoş kokular yükselmektedir Yerden buharlaşan su, aylarca kuru toprakta hapsolmuş moleküllerin burnumuza ulaşmasına yardımcı olur. Ay yüzeyi 4 milyar yaşında bir çöl olarak değerlendirilebilir. İnanılmaz derecede kuru olan bu yüzeyi kaplayan toz, ay aracı içerisindeki nemli hava ile temas ettiğinde çöl yağmuru etkisi yaratarak astronotların bahsettiği kokunun oluşumuna neden olabilir diye düşünülmektedir. Bir başka düşünce ise, güneş rüzgarları olarak bilinen oluşumdur. Dünyadaki gibi bir atmosfere sahip olmayan ay yüzeyi güneşten gelen hidrojen, helyum ve diğer iyonları içeren sıcak rüzgarların etkisi altındadır. Bu iyonlar ay yüzeyine çarptığında toza yakalanmaktadır. Ayak adımları ve toz fırçası darbesi ile kolayca açığa çıkabilen bu iyonlar yüzey aracı içerisindeki sıcak hava ile buharlaşabilirler. Böylece ne olduğu bilinmeyen bu koku kabin atmosferi içine yayılır. Güneş rüzgarının kokusunu merak edenler aya gidebilirler! NASA 2018 yılında ay yüzeyine tekrardan insan göndermek istemektedir. Apollo astronotlarından çok daha uzun süreler geçirmesi beklenen bu kişilerin aya dair gizemleri çözmek için daha fazla vakitleri ve daha iyi araçları olacaktır. Kaynak: The Smell Of Moondust, www. sciencenews.org