Hayat hikayesi Türk filmlerini aratmayan türden… Babası sanat sahibi olması için onu küçük yaşlarda bir tamirhanede işe soktu. Ancak onun gönlünde şarkıcı olmak vardı. Hem tamirhanede çalışıyor, hem de düğünlerde şarkı söylemeye devam etti . Almanya’ya çalışmaya giden ünlü sanatçı Yunus Bülbül, burada da şakı söylemeye devam etti. Müzik onun vazgeçilmeziydi… 1980’li yıllarda yapmış olduğu albümüyle kısa süre içinde müzik dünyasına damga vuran Bülbül, milyonların gönlünde taht kurmayı başardı. Müziğin dışında yaptığı besteleri, filmleri, yönetmenliğiyle şöhretine şöhret katan ünlü sanatçı ile dününü bugününü konuştuk. Haydi buyurun keyifli sohbetimize…

Bize biraz kendinizden söz eder misiniz?

Ben 1955 yılında İskenderun’da dünyaya geldim. Babam meslek sahibi olabilmem için beni bir tamirhanede çalıştırdı. Oysa benim en büyük aşkım müzikti. Şarkı söylemek istiyordum. Tamirhanede çalışmam şarkı okumama engel olamamıştı. Düğünlerde, mahallede kısacası her yerde şarkı okumaya devam ediyordum. Selami Şahin’de İskenderun Esentepe Mahallesi’nde oturuyordu. Bazen karşılaşır birlikte şarkılar okurduk.  Ben tamirhanede çalıştığım için üzerim hep yağla bir oluyordu. Yüzüm gözüm yağla eve gidiyordum. Annem beni öyle görünce ‘Bu ne hal artık tamirhaneye gitmiyor sun’ dedi.  Annemin hassasiyetini bildiğim için o yağları bilinçli olarak üzerime dökmüştüm…(Gülmeye başlıyor…)

BABAM BENİ KÜMESE KİLİTLEDİ

Peki ne oldu?

Tamirhaneye bir daha gitmedim tabi ki… Artık Londra Pavyonunda akşamları sahne almaya başlamıştım. İsmail Baba kardeşim çalardı 3 kişiydik.1-2-5 lira para verirlerdi. Program bittikten sonra o parayla çorba içerdik. Daha sonra Kervan Sineması’nda çalışmaya başladım. Hem sinemayı süpürüyor, hem de şarkı söylüyordum. Sinema işletmecisi bana ‘Sen kim şarkı söylemek kim. İşine bak’ diyordu. Allah rahmet eylesin… Bu sözü beni kamçılamıştı adeta. Neyse sinemayı bırakmıştım babamın bisikleti vardı babamdan habersiz bit pazarına götürüp 60 liraya sattım. O parayla İstanbul’a şarkıcı olmaya gitmiştim. Henüz  15-16 yaşlarındaydım. İstanbul’da hüsrana uğrayıp memlekete geri dönmüştüm.

  

Babanız cezalandırdı mı sizi?

Hem de çok büyük bir ceza vermişti. Beni tavuk kümesine kilitlemişti. Annem beni çıkarmıştı. (Gülmeye başlıyor…) Neyse yaklaşık 2 yıl sonra sinemada çalıştığım dönem bir Ramazan ayında iftarını açması için simit ikram ettiğim 3 kızımın annesiyle tanışarak  1970 yılının Ağustos ayında evlendik.1971 yılında plak çalışmamı yarıda bırakarak Almanya’ya gittim. Orada bir fabrikada çalışmaya başlamıştım. Tabii aklım fikrim hep şarkıcılıktaydı. Köln’e gittim, oraya gittim, buraya gittim şansım yaver gitmedi. Bir araba firmasında çalışıyordum. Almanya’da müziğe devam ediyordum hafta sonları 50 mark karşılığında  saz çalıyor şarkı okuyordum. Bir gün çok acayip bir kar yağışı vardı, bizde lokalde şarkı çalıp okuduğumuz bir sırada oranın sanatçısı sahneden inip ilk kez beni dinledi. ’Vay be ne güzel okuyor bu çocuk deyip ‘beni yanına çağırdı. Rahmetli Mehmet Malatyalı, ‘Sana bir kaset yapalım Yunus kardeşim’ dedi. Ben de ‘Denedim olmadı be abi’ diyerek yanıt verdim. Bana beklememi söyledi. O dönem Avrupa’nın büyük kaset firmasının sahibi Tahir Minaveci’yi aradı. Benden söz etti firma sahibi bana albüm yapmayı kabul etti. Gidip sözleşme yaptık ilk albümüm büyük çıkış yakalamıştı. Daha sonra ardı ardına albümlerim çıkmaya devam etti. ‘Neden Saçların Beyazlamış ‘şarkısının yazarı Cengiz Tekin kardeşim bana bir mektup yazmış  film çekmek isteyen bir firmanın olduğunu bildirmişti bana.

  


  

BİRÇOK SİNEMA FİLMİ VE DİZİLEDE OYNADIM

Teklifi kabul ettiniz mi?

Tabii kabul ettim. Bu mektup üzerine bir süre sonra İstanbul’a geldim ve film için şirketle anlaştık. ‘Duy Kalbimin Sesini’ isimli ilk filmimi çekmiştim.  Şimdi G3 sinema filmim var.6 tanesi rahmetli Müslüm babayla…  TRT, Show TV, Star, Kanal D, TGRT olmak üzere birçok dizide oynadım. Merhum Müslüm baba ile Fox Tv’de Müslüm Yunus Show olmak üzere birçok kanaldı programlar yaptım.

  

  

  

  

Kaç albümünüz var?

45 kaset, CD dahil,4 lan pley, ve 3 tane 45’lik plağım bulunuyor.

Müslüm Gürses ile kaç yıl birlikte çalıştınız?

Müslüm Gürses, mükemmel bir kişilikti. Çok iyi bit dost ve arkadaştı. Biz Müslüm baba ile tam olarak 30 yıl birlikte çalıştık. Müslüm baba ‘Ağlama Çocuksu Mahzun Yüzüne’, ‘Yanlış Yaptın’, ‘Birileri Kandırmış’, ‘Benim Kalbim Taş Değil, ‘başta olmak üzere 40’ı aşkın bestemi okudu. Bülent Ersoy’u Bülent Ersoy yapan ‘Doğum Günüm Bana Geldiğin Gündü’ şarkısı benimdir. Aynı zamanda Kibariye’nin okuduğu, ‘Peri Kızı’ Ceylan’ın seslendirdiği ‘Birileri Kandırmış’, ’Aldanma Çocuksu’, Bülent Serttaş ‘Gonca Gülüm’, Kamuran Akkor ‘Borç Mutluluk İstiyorum’ gibi birçok sanatçı eserlerimi seslendirdi. Şarkılarıma tüm Arap ülkelerinde tanıtım reklam filmleri çektim. 

KARABÜK İDMAN YURDU SPOR İÇİN ÇALIŞMALAR YAPIYORUZ

Şimdi neler yapıyorsunuz?

Şimdi Karabük’te BRTV’ de Karabük İdman Yurdu Spor Kulübünün kalkınması için Gökhan Güney ve şarkıcı Ayfer Çalgıcı hanım ile birlikte çalışmalar yapıyoruz. Kulüp Başkanı Adem Aydım ve BRTV sahibi Mehmet Çetinkaya bey ile lider olan Karabük İdman Yurdu Sporu hak ettiği süper lige götüreceğiz. Karabük spor gümbür gümbür geliyor. Ben Hatay spor sevdalısı, Beşiktaşlı bir sanatçıyım. İnşallah Karabük İdman Yurdunu’ da hak ettiği yerde göreceğiz.

  

60’ından sonra baba oldunuz neler söylemek istersiniz?

3 kızım vardı… 60 yaşımdan sonra oğlum Yunus Emre dünyaya geldi. Rabbim hepsine uzun ve sağlıklı ömürler versin inşallah.

MÜSLÜM BABA SAHNEDE YERE YIĞILDI

Hiç unutamadığınız bir anınızı bizimle paylaşmak ister misiniz?

Müslüm baba sahneye çıkmıştı. Gazino hınca hınç doluydu. Herkes babayı dinliyordu başladı. Rahmetli ‘Toprak Gibi Ezdin Beni Kül Ettin/Kullarına Beni Oyuncak Ettin/Sanki Ezmez Gibi Eziyet Ettin/En Sonunda Beni İsyankar Ettin’ şarkısını okuduğunda ayağı takılıp yere yığıldı. Patron uzaktan görünce garsona ‘Oğlum git babayı yerden kaldır’ demiş. Garson koşarak sahneye geldi eğilerek ‘Baba seni kaldırayım’ dedi. ‘Dur oğlum. Bu şarkı böyle yerlerde sürünerek söylenir. Haydi işine bak ’dedi. Bu hiç unutamadığım bir anı. Nurlar içinde uyusun Müslüm baba…