Türkiye'de ve dünyada "Ampute Messi" olarak tanınan milli sporcu Barış Telli'nin hayatının anlatıldığı "Hayatla Barış" filmi izleyiciyle buluştu.Küçük yaşta geçirdiği talihsiz kazadan sonra bir bacağını kaybeden Barış Telli'nin hikayesini beyaz perdeye yansıtan "Hayatla Barış" filminin gala gösterimi yapıldı.

Gösterim öncesi basın mensuplarına açıklama yapan Barış Telli, yaşadığı mutluluğa işaret ederek, "Bu yola çıktığımızda yapımcımız Hünkar Doğan'ın, o heyecanı, 'Senin hayatın artık sinema olmalı, beyaz perdeye aktarılmalı ve herkese bunu izletmek lazım.' dediğinde, o inancını bana yaşatmıştı. Şimdi ise bu heyecanı aslında hep birlikte yaşıyoruz. 

Beni oynayan Taner'im canım abim, gerçekten yıllarca takip edip, onu izlerken, kişiliğini, yapısını, karakterini kendime benzetiyordum." dedi.

Filmi izleyenler arasında yer alan Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Batuhan Mumcu, sinema sezonunun yüzde 40'ın üzerinde bir artışla başladığına işaret ederek, şunları söyledi:

"Bugün çok anlamlı bir filmin galasındayız. Kardeşim mücadelenin, azmin nelere sebep olacağını, ne güzel mutluluklara vesile olacağını gösterdi. Öncelikle onun gıyabında kendisini spora teşvik eden Aysel annemizin ellerinden öpüyorum. Sanat özelinde, bazen hayattaki yaşanmışlıkların çok büyük etkileri ve sonuçları oluyor. Bugün, kardeşim verdiği mücadelenin nerelere ulaştığını hepimize güzel bir seyirle izletecek."

Senaryosunu Caner Erzincan ile Koray Yeltekin'in kaleme aldığı film, 23 Şubat'ta vizyona girdi.

Ünlü Koreograf Asil Çağıl "Kimseye Benzemeyen Model Bence En Güzel Olanıdır"

Ünlü koreograf Asil Çağıl  defile için manken seçerken dikkat ettikleri kriterleri şu şekilde ifade etti:Model seçimlerinde  markanın bize sunmuş olduğu koleksiyon ve defile için düşündüğümüz  tema  ve konsepte  uyumlu olması önceliklerimiz arasında ,tekniği yürüyüşü , duruşu, podyumla ve taşıdığı ürünle askı olarak bir bütün olması zaten bir modelin en önemli görevi ..

Biz markalarımızla defile öncesi sunumlarımızda konsepte hikayeye uyumlu yüzler ve fiziki özelliklerine göre en uyumlu adayları öneriyoruz ve yıllardır tekstil dünyasından edindikleri tecrübeleri sayesinde  markalarımızla her zaman uyumlu ve doğru  tercihleri yapıyoruz. Yabancı modeller konusunda çok ısrarcı olmamakla birlikte bu konuda biraz milliyetçi bir yanım olduğunu söyleyebilirim , mümkün oldukça yerli modellere daha fazla yer vererek bu mesleğe emek veren gençlerimize destek olmayı tercih ediyorum. Bizler onları desteklemezsek kendilerini geliştirip bu işe devam edemezler.

Asıl olan podyumda yürürken ya da modellikte yaptığı işten ve kendinden emin olması , disiplinli olması . Aksi halde zaten kısa bir süre bu işi yapabilirsiniz . Dakik olması  söylenen saatte prova ve defilede olması  bunları kriter olarak saymaya dahi gerek yok. Olmazsa zaten olmaz olamaz.

Markaların çalıştıkları modellere baktığımızda önceliğin dünya güzeli bir kız yada bir erkek olmadığını bir çok defilede görüyoruz . manken bir askıdır , mesela bu sektörde olmayan insanlar bunun neresi güzel nasıl manken olmuş yada sen çok güzelsin manken olsana . Bu salt güzellikle yapılacak bir iş alanı değil , fotomodellik ve podyum mankenliği ayrı kulvarlar. Hem podyumda hem modellikte iyi isimler var mı elbette var . Yıllardır değişen ve gelişen estetik anlayışı ile  tüm dünyada  beğeniler yer değiştirdi , defile ve çekimlerde çok farklı tiplere yer verebiliyoruz ki  zaten doğru ve özel olan da bence bu , Klişe yüzler yerine farklı doğal yüzlerle çalışmayı tercih ediyorum.

Güzellik aslen tek bir model tipine bağlı olmak birilerine benzemek değildir. Kimseye benzemeyen bence en güzel olandır….

“Veda” Tiyatro Oyununa Yoğun İlgi

Bu sezon Nedim Saban’ın imzasıyla sahneye taşınan, yazar Ayşe Kulin’in son Osmanlı nazırı dedesinin hayat hikayesini konu alan “Veda” oyununda, “Deli Saraylı” rolü ile seyirci karşısına çıkan, duayen oyuncu Nevra Serezli’nin oyundaki dans performansı son günlerde çok konuşuluyor. 

Rolü gereği sahnedeki dansı ile dikkat çeken oyuncu tiyatro ile geçen yıllarına rağmen etkili zinde, enerjik olmasının sırrını şöyle açıklıyor.  “Bu dans sahnesi için özellikle bir şey yapmıyorum. Genetik ve bünyesel özelliğim diyebilirim. 

Beni yakından tanıyanlar bilir, ekstra enerji hapı ya da içecek kullanmam. Aşırı vitamin almaya da inanmam. Fakat bence iyi uyku, hayata güzel bakmak ve mesleğinle ve ailenle mutlu olmak, zaten insanı mutlu eder. İnsan mutlu olunca her şeyi elde edebilir. “ diyor.

“VEDA OYUNU” 1 MART’TA AKM’DE

Türkiye’de turneye çıkmaya hazırlanan Veda oyunu 22 Şubat Ankara, 23 Şubat Mersin, 24 Şubat Adana, 25 Şubat Gaziantep, 26 Şubat Urfa, 27 Şubat Diyarbakır, 29 Şubat Yalova’da tiyatro severlerle buluşacak. Turne sonrası              1 Mart’ta oyun Atatürk Kültür Merkezi’nde ilk kez sahnelecek.

“Veda” oyunda’nın oyuncu kadrosu: Nevra Serezli, Aziz Sarvan, Leyla Feray, Fatih Gülnar, Meral Asiltürk, Zeynep Sevi Yılmazkapan, Alişan Özkan, Gizemnur Topaloğlu, Gizem Çayhanoğlu..  

Eflâtun Filmi 22 Mart’ta Sinemalarda! 

Yönetmen Cüneyt Karakuş’un ödüllü filmi Eflâtun seyirciyle buluşmaya hazırlanıyor. Görme engelli bir kadın ile sesine âşık olduğu adamın hikayesini konu alan ve başrollerini Kerem Bürsin ile İrem Helvacıoğlu’nun paylaştığı film, 22 Mart tarihinde seyirciyle buluşacak. 

İrem Helvacıoğlu ve Kerem Bürsin’in başrollerini paylaştığı filmin afişi yayınlandı. Filmde birbirine doğru bakan iki başrolün birinin görme engelli oluşu diğerinin ise gözlerinin kapalı halde onu hissetmeye çalışması dikkatleri çekti. Afişin alt görselinde iki oyuncunun birbirlerine ellerini uzatarak ulaşmaya çalışmaları aralarındaki aşkın ve engellerin ipuçlarını verdi. Filmde Kerem Bürsin ve İrem Helvacıoğlu’na Melisa Akman, Nazan Diper, Yıldız Kültür, Erman Okay, Haydar Köyel, Nagihan Gürkan, Semiha Bezek gibi birbirinden değerli oyuncular eşlik ediyor.

Eflâtun, beş yaşındayken görme yetisini kaybeder. Gerçek ile hayalin birleştiği noktada bir yaşam kuran Eflâtun, babasından kalma saat tamircisinde çalışır. Yağmurlu bir günde kendisine sarı bir şemsiye emanet edip giden bir adamın sesine âşık olur.

Banu Bozdemir’den Yeni Kitap!

Sinema eleştirmeni çocuk kitapları yazarı Banu Bozdemir’den yeni kitap. Epsilon yayınları etiketiyle çıkan Çiya Ülkesine Yolculuk, leyleklerin göç etmeyi bırakmalarını ve kabilesiyle sıcak bir ülkeye göç etmeyi reddeden Komaçi’nin maceralı, öğretici, keyifli ve çoğalan yolculuğunu anlatıyor.

Kitaplarında doğa, dostluk, bilgelik, yolculuk temalarına ve fantastik öğelere sıkça yer veren Bozdemir, Komaçi’nin Çiya ülkesine yaptığı yolculukta yine doğanın serzenişlerine yer veriyor ve birlikte hareket etmenin birçok soruna çözüm olacağına dikkat çekiyor. Kitabın kapak ve iç resimleri Funda Mengilli tarafından çizildi. 

Kabilesiyle sıcak bir ülkeye göç etmeyi reddeden Komaçi, bir gün kulübesinde kitap okurken duyduğu ağlama sesiyle irkilir. Merakla kapıya koşar ama gördüklerine inanamaz. Evin hırkasının cebinde bir bebek kollarını açmış umutla ona gülümsemektedir. Aklında bir dolu soruyla onu alıp içeri girer. Ancak bu karda kışta nasıl geldiğini çözemez. Bu sırada Çiya ülkesindeki bebek taşıma yarışında yolunu kaybeden Benek Kanat, çatıda kendine gelir ve bebeği kaybettiğini düşünür.

Bu eğlenceli ve farkındalık dolu hikâyede yer alıp tortilla bebeğin ailesine kavuşmasına yardım edebilirsin. Unutamayacağın bir maceraya atılmaya hazır mısın?

“Üç Arkadaş” Filmi Kadın Yönetmenler Filminde Gösterilecek 

Nursen Çetin Köreken’in yazıp yönettiği “Üç Arkadaş” filmi 09 - 15 Mart  tarihleri arasında Malmö’de düzenlenecek olan dünyanın en prestijli Çocuk ve Gençlik Film Festivalleri’nden biri olan 41. BUFF Film Festivali’nin uluslararası / resmi yarışma bölümü ile 26 Şubat – 2 Mart 2024 tarihlerinde İzmir’de yapılacak olan 7. Uluslararası Kadın Yönetmenler Festivali ulusal yarışma bölümünde gösterilecek.

Yapımcılığını Drama Yapım’ın üstlendiği, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü, TRT desteği ve Bursa/Yenişehir Belediyesi iş birliği ile Golfo Mistico Production ortak yapımı olarak çekilen Üç Arkadaş filminde rol alan tüm oyuncular Bursa’nın Yenişehir ilçesinde yaşayan amatör oyunculardan oluşuyor. Filmin başrollerinde Buse Demirağ (15), Halime Gülda Aydın (13) ve Görkem Sağ (14) ile Sarım Selim rolünde Mustafa Saraç yer aldı.

Filmin yönetmeni Nursen Çetin Köreken, Bursa/Yenişehir’de yaşayan 100’den fazla çocuğa 10 ay boyunca Kamera Önü Oyunculuk, Sinema ve Yaratıcı Drama eğitimleri verdi. Başroller ve diğer rollerde eğitim ve atölyelere eksiksiz katılan 40 çocuk rol aldı.

Çocuklarla yapılan atölyelerle birlikte Nursen Çetin Köreken, Bursa/Yenişehir’de yaşayan 50’yi aşkın yetişkine de 7 ay boyunca Kamera Önü Oyunculuk, Sinema ve Yaratıcı Drama eğitimleri verdi. Eğitimleri tamamlayan 25 yetişkin amatör oyuncu filmde rol aldı.

Nursen Çetin Köreken’in geliştirdiği ve üzerinde akademik çalışmalar yaptığı “Çocuklar İçin Sinema Oyunculuğu Metodu” kapsamında filmde rol alan çocuk oyuncular, kendilerine senaryo verilmeden filmdeki karakterlerini hayata geçirdiler. Nursen Çetin Köreken’in geliştirdiği bu metodu, çocuk oyuncuların aldıkları eğitimi, çocukların filme hazırlık aşamalarından filmin seyirci ile buluşana kadar tüm süreci anlatan “Sahne Çocukların” belgeselinin çekimleri film çekimleri sırasında da devam etti.

Yönetmen Nursen Çetin Köreken’in senaryo aşamasından çekim aşamasına, kurgu aşamasından post prodüksiyon aşamasına kadar dinlediği Gazapizm’in Yol adlı şarkısı Gazapizm / Anıl Murat Acar’ın desteğiyle filmde ve fragmanda yer aldı.

Oyuncu Mustafa Heper Reklam Filminde Oynadı 

Bugüne kadar yer aldığı projelerde sergilediği başarılı performansıyla isminden sıkça söz ettiren Mustafa Heper, bir zeytinyağı markasınınv reklam filmi için kamera karşısına geçti.

Reklam filminde Vahdet Çakar, Metin Yıldırım, Nilüfer Kurt, Kadir Gültekin ve Ece Baykal gibi bir birinden başarılı isimlerle kamera karşısına geçen yakışıklı oyuncu Mustafa Heper, usta oyuncular gibi rolünü başarıyla canlandırarak, çok sevdiği oyunculukta, hedefine emin adımlarla ilerliyor.

Çok keyifli geçen çekimlerde, daha önce bir sinema filminde birlikte çalıştığı eski dostlarıyla bir araya gelip hasret gideren Mustafa Heper, ilk reklam filmi olmasına rağmen, sergilediği başarılı performansıyla hem rol arkadaşlarından, hemde reklam filminin yönetmeni İhsan Taş’tan tam not aldı.