BU DA GEÇER

Kitap Dünyası

Şiirli Günler ve Haftalar Çıktı

Güven Çevik’in yirmi yılı aşan öğretmenlik deneyimiyle çocuklar için şiirlerini kaleme aldığı Şiirli Günler ve Haftalar piyasaya çıktı. Çevik, cumhuriyet ve Atatürk sevgisiyle yoğrulmuş Şiirli Günler ve Haftalar’da hayatı, bir çocuğun umut ve sevgi dolu gözüyle anlatıyor. Sayfa Sayısı: 64

İç Baskı: Renkli – Resimli   Tür: Çocuk (7-9 Yaş)

Güven Çevik Hakkında

Bir hayaldi öğretmen olmak… Ve o hayal yolunda ilmek ilmek azimle, istekle, ilk günün heyecanıyla 20. yılı koşar adımlarla aşıyorum. Çoksevdim kalemi... İçimde nehirle coşarken, acılar denizinde boğulurken, hüzün kuşlarına hoşça kal derken içimdeki çocuk ve iki oğlum yazma serüvenime hız kattı, hep kaleme sarıldım… Güven Çevik’in “Değerlerimle Değerliyim” başlığı altında sekiz kitabı 2019 yılında yayımlanmıştır.

ECE TEMELKURAN’DAN BU DA GEÇER

Ece Temelkuran yeni kitabı “BU DA GEÇER” ve tüm kitaplarıyla yeniden edebiyatın zirvesi Everest’te! Birbirinden güzel romanların ve denemelerin usta kalemi Ece Temelkuran evine döndü.                          Yeni yılda Everest Yayınları’nda…”... Ben seni düşünüyorum yazarken. Seni içtenlikle düşünüyorum. Sözcüklerden bir sevgi olanağı doğmasını düşünüyorum. Bunun beni kurtarmasını ya da seni... Sen ve ben, sevgili okur, son on yıldır –ki bu on yıl ömrümüzden gitti– dedik ki, “Bu da geçer.” Birileri de hep karşılık verdi, “Böyle diye diye ömür geçti.” Eh, orası da doğru. Peki o zaman ne yapmalı bu ömürle?..  Ece Temelkuran içinden geçtiğimiz çıldırtıcı gürültünün ortasında sözcüklerle ferahlatan, soluk aldıran bir alan açıyor.” 175 Sayfa,  Türkçe Edebiyat  Deneme

KARA SİS

Çağdaş Türkçe Edebiyatımızın güçlü ve özgün kalemi bol ödüllü yazar Kemal Varol yeni yılda edebiyatın zirvesi Everest’te! “Kara Sis” adlı yeni romanıyla okurunun karşısına çıkacak Kemal Varol, başkalarına anlatıldığında en acımasız suçların, gerçeklerin bile hikâyeye dönüştüğü bir dünyayı resmediyor. Kemal Varol külliyatının en yeni parçası Kara Sis, birbirlerine hikâyelerini anlatarak varlıklarını sürdüren mahkûmların mevcut zaman içinde ve zaman dışındaki yaşamlarını konu ediniyor.  Mesut Hoca’nın anlatıcı gözüyle büyüyen ve perdeye yansıyan roman, yeni gelen mahkûmun, müebbet Barana’nın gizemli ve kendini açmayan mühürlü dudakları arasındaki sırra odaklanıyor. Günaşırı türlü bahanelerle dövülen Barana kimdir, ne suç işlemiştir, neden susmaktadır?

Bir kızıl saç telinin rüzgâra uyup geldiği, gelip de avluya, Barana’nın yanı başına durduğu gün değişir her şey. Taşkale Cezaevi’ne çöken kara sis dağılmaz değildir artık. Bir imgedir belki de Barana’yı yaşatan...  Kara Sis, başkalarına anlatıldığında en acımasız suçların, gerçeklerin bile hikâyeye dönüştüğü bir dünyayı resmediyor. Kemal Varol, şiddet ve pişmanlıkların, onarılamaz hataların savruluşlarıyla örülü bir avluya, erkeklerin avlusuna uzanıyor. “... susanlara, konuşmayanlara, içine atanlara, konuşmaya takati kalmayanlara, sadece izleyenlere kulak vermeliydi dünya. Belki de bir tek susanların içinden geçenler doğruydu.”  264 Sayfa, Türkçe Edebiyat Roman

AHUZAR

Gittiği bir yoldu ancak kendisi yolcu muydu?  Yolcu nereye varacağını bilen kişiydi fakat Ahuzar nereye varacağını, yolun onu nereye götüreceğini bilmiyordu.” “Sen yaşadığını sanırsın bazen; ama rüya seni giyinmiştir, sen rüya gördüğünü sanırsın ama rüya seni görmüştür. Sen her zaman rüya gördüğünü mü sanırsın, ya rüya seni görmek isterse?” Üniversite okumak için gittiği yerde, geçmişiyle ilişkili bir olaylar zincirinin içinde bulur kendini kahramanımız Ahuzar… Sır içinde sır, imtihan içinde imtihan gizlidir ömrünün bu deminde. Çözdükçe bulmaca büyür, büyüdükçe çözer, bir sarmalda bulur kendini. Hayal ile gerçeğin, uyku ile uyanıklığın, doğru ile yanlışın, sevgi ile aşk’ın… zamanda bir oraya bir buraya savrulduğu bir arayış ve hayatı anlamlandırma yolculuğu, Erkan Haras’ın kaleminden dökülenler. Sadece insan koşmaz, kaderine, kader de insana doğru koşar  182 sayfa,  Dizi: Edebiyat

LEYL SÛRESİ

Cemalnur Sargut’un Kur’ân-ı Kerîm Çalışmaları Serisi’ nin yeni eseri “Leyl Sûresi”  Nefes Yayınevi’ nden çıktı. Araştırmacı mutasavvıf yazar Cemâlnur Sargut’ un  derlediği Kur’ân-ı Kerîm Çalışmaları Serisi’ nin yeni kitabı Leyl Sûresi derin tefekkür izlerinin sürülebileceği muazzam bir eser. Mekke döneminde inen ve 21 âyetten oluşan Leyl Sûresi; hüsnâyı tasdik, takvâ ve Allah rızası için infak etmenin öneminden bahsetmektedir.Hüsnâyı tasdik, “Allah’ın isimlerinin gerektirdiği neticeleri kabul etmektir.” Hüsnâyı tasdik’ten gaye; hiç kimseyi kınamamak, hiç kimsede abes görmemek, herkesin kendi vazifesini yaptığını kabul etmektir. Çünkü herkes ezelî ismine göre hareket eder. Bu durumda kınanacak hiçbir şey yoktur. O halde bize düşen, herkesin ezelî ismine göre hareket ettiğini kabul etmek, ancak hareketi yapma şeklinden dolayı cezâ göreceğini bilmektir. Yani zarar verirse karşılığında o da zarar görecektir; iyilik yaparsa karşılığında o da iyilik görecektir. Abdülkādir-i Geylânî, gerçek takvâyı şöyle açıklar: “Kalbindeki bütün düşüncelerini toplayıp bir tabağın içine koysan ve onu üstü açık bir halde çarşıda bütün halka sunsan, eğer onda utanacağın bir şey yoksa, işte bu, takvâdır.”

Sülemî infak etmeye dair şu hadisi nakleder: “Hz. Aişe’nin (r.a) şöyle dediği rivâyet edildi: Allah’ın Resûlü’ne (s.a.s) bir koyun hediye edildi. Koyunu taksim etti. Dedim ki: ‘Bize sadece boynu kaldı.’ Allah’ın Resûlü (s.a.s) buyurdu ki: ‘Bize boynu hariç tamamı kaldı.’”

Araştırmacı yazar mutasavvıf Cemalnur Sargut eser için “Husnayı tasdik, takva ve Allah rızası icin infak etmenin oneminden bahseden bu sureyi calışmaktan buyuk bir zevk duyduk.” der.

Medya Dünyası

TRAKYA'DA İLKLERİ GERÇEKLEŞTİREN GÜÇLÜ KADIN GİRİŞİMCİ DİLEK ÇAKIR

Yaklaşık sekiz yıldır Trakya’nın Lüleburgaz ilçesinde yaşayan basın kökenli kadın girişimci Dilek Çakır Trakya’da ilkleri gerçekleştirmek için kolları sıvadı ve Filika Medyayı kurdu. Bütün iş planlamasının arkasında yine güçlü bir kadın vardı. En büyük destekçisi yardımcısı Sevtap Öcal Aşkın’dı İlk olarak 2016 yılında bir film atölyesi kurdu ve belediyenin destekleriyle ücretsiz eğitim vererek yönetmen ,kameraman, ışıkçı, sesçi, oyuncu yetiştirdi. Yetiştirdiği öğrencileri Türkiye’nin en ünlü yönetmen ve yapımcılarıyla bir araya getirerek iş imkanı sağladı. Bu süreçte ekibiyle birlikte festivaller konser düzenledi. Firmaların, belediyelerin ulusal basın işlerini yürüttü. 2019 yılında Trakya’nın ilk ödül törenini gerçekleştirdi. Trakya’nın Lüleburgaz ilçesine ünlü Hollywood oyuncusu gladyatör oyuncusunu getirdi ve halkla buluşturdu. Trakya bölgesinde o yıl içinde belediyelerin en iyi projelerini basına taşıdı.

2019 yılında Türkiye’nin ilk Türkçe Bulgarca dergisini çıkardı. Şubat 2021 yılında derginin 2.sayısını tüm Trakya ve Bulgaristan ile buluşturacaktır. Derginin amacı levanın TL karşısında değer kazanması sonucu bölgenin Trakya’ya yakın olması ve turizm amaçlı Bulgaristan’a kılavuzluk edip Trakya’ya turist yönlendirmektir.

2020 yılında down ve otizmli  özel çocuklar için toplumda farkındalık yaratmak adına “Bizde sizin gibiyiz” filminde ünlü oyuncularla özel çocukları aynı filmde buluşturdu. Filmde rol alan Sinan Bengier ,Şenol İpek, Mehmet Çepiç ve Ece pirim gönüllerini koyarak filmde rol aldılar. Pandemi süreci göz önüne alınarak galası İstanbul ve Kırklareli’nde gerçekleştirilecektir.

Dilek Çakır “Kadın isterse her yerde her ne engelle karşılaşırsa karşılaşsın her türlü zorluğun üstesinden gelebilir. Bu zorluklar kadın için engel olmamalı. Kadın üretmeli ve çalışmalıdır” diye sözlerine ekledi

Kim Kimdir

Gülçin Demircan

Gülçin Demircan çok genç yaştan itibaren medyaya yöneldi. Mesleki yolculuğuna Hey Girl Dergisinde staj yaparak başladı. İş hayatına ilk adımı TGRT Haber Muhabiri olarak başladı. Yasemin Bozkurt'un Türkiye'de ilk Olan "Kadının Sesi" programının yapım koordinatörlüğünü yaptı. Kanal 7 ekranlarının sevilen programı Şoray Uzun'un Altın Günü Programının yapım koordinatörlüğünü yaptı. Bir süre Özellikle Ulus Müzik bünyesinde basın danışmanlığı ve sanatçı menajerliği yaptı. Hakkı Bulut'un menajeri olarak tanındı. MKT'de 4 bölümden oluşan Ünlü Konuklar , Mekan tanıtımı - Doktorlar ve Sağlık , Yemek Tarifi ve Kültür Sanat içeriği olan Gününüz Aydın Olsun programını hazırlayıp sundu. İçerisinde Belediye Başkanlarının proje çalışmalarının da yer aldığı canlı yayınlanan Gülçin ile Hafta sonu programını hazırlayıp sundu. Kız Kardeşinin vefat etmesiyle bir süre medya çalışmalarına ara veren Gülçin Demircan sonrasında editörlük ve radyo programcılığı ile tekrar medyaya döndü. Köşe yazarlığı yaptı. Merkezi Almanya da olan Feyz Dergisinde sağlık üzerine yazılar yazdı. Medya alanındaki tecrübesiyle Rumeli Fm , Medya Fm Haber 365 Medyafaresi , Uçankuş Haber Channel gibi çeşitli medya kurumlarında çalıştı. Pek çok özel haber çalışması gerçekleştirdi. Simdilerde Tv Mor ve Tv 34 ortak yayınında Birlikte Öğrenelim programını hazırlayıp sunmaktadır. Ayrıca kendi E-ticaret ve haber sitesini kurma hazırlığındadır. Gülçin Demircan bu mesleğe dair yeteneği , çok yönlü birikimi , kendine özgü sunum yeteneği gibi özelliklerinin yanında pozitif enerjisi , ışıltısı ve güzelliğiyle de dikkat çekmektedir. Gülçin Demircan tüm bu nitelikleriyle gelecekte de adını sıkça duyacağımız çok önemli bir isimdir.

Sanat Dünyası

Buket Önyürü’den Yeni Resim Serisi : ARCHAEOART COLLECTION BY BUKETARTS

Resim Sanatçısı Buket Önyürü Hayvan Serisi resim çalışmalarının ardından yepyeni bir çalışmaya başladı. Buket Önyürü Çalışmayı şu ifadelerle anlattı :  Mağara döneminde ilk insanlar çevrelerinde olup biten olayları incelemiş, gözlemlemiş. Bu araştırmalarını, izlenimlerini mağara duvarlarına yansıtmaya çalışmışlardır. “İlk insan bir avcı toplayıcı ya da alet yapıcı değil bir sanatçıydı.” Arkeolojik belgeleri dikkate aldığımızda ilk insanın balta yapmadan önce çamurdan idoller yapmış, sopayla savunma aleti yapmadan  önce düz  çizgiler çizmiş. Paleolitik dönemde insanlar sadece etrafta gördüklerini mağara duvarlarına çizmekten öteye geçerek perspektifi de olan renkleri kullandıkları, sanat yapmışlardır. Hem bir Arkeolog hem de Sanatçı(Ressam) kimliğimle nonfigüratif bir seri yapmaya karar verdim. “ARCHAEOART COLLECTION BY BUKETARTS” isimli soyut eserlerden oluşacak yeni serimde Bilimsel ve sanatsal kimliğimden esintiler hissedeceksiniz. İNANNA, ARİNNA, REMUS&ROMULUS ve daha devamı geliyor... Arkeolog olarak yıllar içerisinde edindiğim birikimlerimi gün gelip sanatla birleştirebileceğim hiç aklıma gelmezdi. 2020 yılını pek iyi anmayacağımız kesin olsa da Sanat ve yaratıcı fikirler oluşturmak konusunda bana çok olumlu katkılar sağladı. Bu yeni eser serime Arkeolog (Bilim) kimliğimle , Ressam(Sanat) kimliğimi bir araya getirdiğim ARCHAEOART’ın eserleriyle sizleri tanıştırmak istedim.

Umarım beğenmişsinizdir. Buket Önyürü’nün Yeni çalışmalarını takipteyiz.