Oy kaygısı ile pancar taban fiyatlarının yüksek tutulması fazla ekim yapılmasına ve şeker stoklarının oluşmasına neden olmuştur. Pancar fiyatlarının düşük tutulduğu yıllarda pancar ekimi azalmış, bunun sonucu olarak da bu yıllarda şeker ithal edilmiştir. Pancar taban fiyatlarının sağlıklı belirlenememesi pancar üretiminde istikrarsızlığa neden olmuştur. Şeker fabrikalarında yöneticilerin zaman zaman siyasî kayırmacılık nedeniyle işi bilmeyenlerden oluşması, şeker fabrikalarının verimsiz çalışmalarına yol açmıştır. Şeker fabrikalarında istihdam politikasının da zaman zaman yanlış uygulanması sonucu fabrikaların verimliliği düşmüş, şeker üretiminde istikrar kaybolmuştur. NİŞASTA BAZLI TATLANDIRICI ÜRETİMİ 1990'lı yıllardan sonra yabancı sermayeyi çekebilmek için plânsız ve programsız düzenlemeler yapılmıştır. Bunun sonucunda nişasta bazlı şeker üreten şirketlerin gereğinden fazla tonajlı fabrika kurmalarına izin verilmiştir. Nişasta bazlı şeker üreten fabrikalar, yıllık 935 bin ton tatlandırıcı üretim kapasitesine ulaşmıştır. Bunu da yeterli görmeyen bu fabrikalar, her fırsatta üretim tonajlarını artırmaya çalışmaktadır. Yasal eksiklikler nedeniyle şeker tüketimi denetlenemez hâle gelmiştir. Bu da pancardan üretilen şekerin yerine daha ucuz olan tatlandırıcıların daha fazla tüketilmesine neden olmuştur. Dünyada şeker üreten ülkeler dışarıya Türkiye'den daha ucuza şeker ihraç ettikleri için Türkiye şeker ihraç edemez duruma gelmiştir. Yasal boşluğun devam etmesi durumunda nişasta bazlı şeker, pazarı tamamıyla ele geçirmiştir. Bu da pancar üretimini neredeyse yok olma noktasına getirmiştir. Tüm bu olumsuzluklar nedeniyle ülkemizde şeker stokları büyümüştür. Şeker satılamayıp stoklarda beklerken TÜRKŞEKER, çiftçi ve fabrika giderlerini karşılamak için borçlanmaktadır. Bugün Türkiye'nin şeker tüketimi şöyledir: Pancar şekeri : 1 milyon 750 bin ton Nişasta bazlı şeker : 350 bin ton Toplam : 2 milyon100 bin ton. Türkiye'de yılda kişi başına pancar şekeri tüketimi yaklaşık 25 kg'dır. ŞEKER YASASI Şeker Yasası, 4 Nisan 2001 tarihinde TBMM'de kabul edilmiştir. Şeker Yasası ile Şeker Kurumu ve Şeker Kurulu kurulmuştur. Şeker Kurumu'nun görevi, Türkiye'de şeker pancarı, nişasta bazlı şeker ve diğer tatlandırıcıların üretim ve tüketiminin denetimini yapmaktır. Bu kurumun, ülkemizin şeker ithal ve ihracını belirleme görevi de bulunmaktadır. Şeker Yasası çıkarıldığı dönemlerde sert eleştiriler yapılmıştır. Eleştiriler hâlen devam etmektedir. Şeker Kurumu kurulmamış ve şeker üretimi ile denetimi yapılamamış olsaydı belki bugünlerde pancar ekilememe gibi bir durumla karşılaşabilirdik. Çünkü nişasta bazlı şeker, pancar şekerine göre daha ucuz olduğu için tüketicinin tercihi olacak ve pancar şekeri satılamama gibi bir durumla karşı karşıya kalacaktı. Şeker Yasası'nda belirlenen şeker tüketiminde nişasta bazlı tatlandırıcılara ayrılan kotanın yüzde 10 olması, yapılan en büyük yanlışlıktır. Avrupa Birliği ülkelerinde tatlandırıcılara ayrılan kota yüzde 2-3 civarındadır. Şeker Yasası tekrar düzenlenmeli ve tatlandırıcı kotası Avrupa Birliği düzeyine çekilmelidir. 430 milyon nüfusa sahip AB ülkelerinde yaklaşık 550 bin ton tatlandırıcı üretimi vardır. Yeni şeker politikasına göre, yılda 100 bin ton artırılarak 3 yılda 850 bin tona çıkarılması hedeflenmiştir. 70 milyon nüfuslu ülkemizde 350 bin ton tatlandırıcı kullanılmaktadır. Ülkemizde kişi başına yaklaşık 4-5 kg tatlandırıcı düşmektedir. 430 milyon nüfusa sahip AB'de 550 bin ton tatlandırıcı kullanılmaktadır. Buna göre, AB ülkelerinde kişi başına 1.27 kg tatlandırıcı tüketilmektedir. Yeni şeker politikasına göre, bu miktar, üç yıl sonra 1.90 kg olacaktır. Esas eleştirilmesi gerekenler, şeker üretimi ve tüketimini ülke gerçeklerine göre planlamayan yöneticilerdir. Konuya devam edeceğiz.