Beşiktaş’ın sezon başından beri yaşadığı sorunlar belli. Kadro yetersizliği, mali sıkıntılar, önceki haftalarda alınan kötü sonuçlar nedeniyle oyunculardaki özgüven eksikliği ve hücum hattının verimsizliği. Tüm bunlar Beşiktaş’ın handikapları…

Fakat siyah beyazlıların en önemli sorunu; son vuruşu yapmakta sıkıntı yaşaması. Beşiktaş’ın oynadığı son 3 maça baktığımızda Başakşehir, (D) Trabzonspor, Alanyaspor (D) toplam 66 şut çektiğini ve bunların sadece 4’ünü gole çevirebildiğini görüyoruz. Normal şartlarda şampiyonluğa oynayan bir takımın hücum hattı oyuncularının bu kadar vasat olması kabul edilemez.

Beşiktaş, maçın ilk yarısında Lens, N’Koudou ve Burak Yılmaz’la birçok pozisyona girmesine rağmen bunları gole çeviremedi. Takımın kanatlarında ve merkezinde oynayan oyuncuların sezon başından beri skora katkısı neredeyse bir elin parmaklarını geçmiyor.

İkinci yarıda daha üstün oynayan bir Beşiktaş izledik sahada fakat girilen pozisyonlara rağmen kaçırılan goller sorunu tam olarak özetliyor. Süper Lig’in 24. haftasına gelindiğinde artık bunlardan bahsetmenin de pek bir anlamı kalmadı.

Bu saatten sonra yapılması gereken en önemli şey; var olanı en iyi şekilde ortaya koymak.

Özetle dersimiz futbolda optimizasyon…

Optimizasyonu, eldeki kısıtlı kaynakları en uygun biçimde kullanarak sonuca ulaşmak olarak tanımlayabiliriz ya da belli şartlar altında herhangi bir şeyi en iyi yapma becerisi. Kısacası en iyi kararları vermek zorunda olan Sergen Yalçın ve ekibi var karşımızda.

Sergen Yalçın, rakip takımlara göre elindeki kıt kaynaklarla en uygun ve en verimli futbolu oynatmaya ve maç kazanmaya çalışıyor. Teknik heyet saha içini doğru kurgulayarak, eldeki oyuncularının yeteneklerine göre onları en uygun mevkilerde oynatma mantalitesiyle hareket ediyor. Bu sayede Beşiktaş’ın oyunu da her hafta ilerleme kaydediyor.

Zorlu deplasmanı, ikinci yarıdaki güçlü oyunuyla geçen Beşiktaş, Alanyaspor karşısında maçın ilk yarısında deplasman takımı gibi oynadığı maçı, ikinci yarı ev sahibi gibi eline aldı. Neticesinde ikinci yarı Sergen Yalçın’ın taktik üstünlüğüyle Beşiktaş istediği skoru buldu. Öyle ki deplasman maçlarında geriye düştüğünüzde dönüş yapmak, iç saha maçlarına göre daha zordur. Hele ki karşınızda Alanyaspor gibi iyi oynayan ve sistemi belli bir takım varsa.

Bütün bunlar gösteriyor ki; Sergen Yalçın kadrosunu en uygun sistem ve dizilişle oynatıp başarıya giden yola ulaşmak için optimizasyonu sağlamış vaziyette. Sergen Yalçın’la birlikte oyuncular da olumlu bir havaya girerek bu optimizasyona katkı sağlamaya devam ediyor. Zirve takibini sürdüren Beşiktaş’ın önünde rakibi çok, fakat oyunu umut veriyor. Fikstüre baktığımızda ise adeta ateş hattı her şey mümkün. Özetle bu sezon ligde sadece iyi oynayan takım değil, vazgeçmeyen, kriz yöneten takım zirvede yerini alacaktır.

Böyle bir günde maç yazmak zor fakat ertelenmeyince yazmak zorundayız. Bir evlat kolay yetişmiyor. Şehitlerimizin ailelerine ve yakınlarına dayanma gücü ve sabır diliyorum. Başımız sağ olsun.