Hristofyas’ın Rum başkanlığına seçilmesine en temkinli açıklama Ankara’dan geldi… Ankara’da ki diplomatik kaynaklar Hristofyas’ın şimdi bir test edilme döneminde olduğunu, seçilmiş olmasının iyi ya da kötü olduğunun öğrenilmesi için belli bir süre geçmesinin ve eylemlerinin görülmesinin gerektiğinin altı çiziyorlar! Sanırız Rum başkanlık seçim sonuçları için yapılacak en iyisini Ankara yapıyor ve bir anlamda da Kıbrıs sorununda ki görüşmeler için Hristofyas’ın ağzından çıkacak tek kelime bile çok önemli ve bir kelime bile yıkıcı ya da yapıcı olabilecek! Oysa, KKTC’de özellikle sol çevreler geçmişte olduğu gibi bir hatanın içine düşmek üzereler… Zira Rumların çiçeği burnunda yeni başkanları hem seçim öncesi hem de seçim sonrası ‘adayı hep birlikte işgalden kurtaracağız’ söylemlerine rağmen kamuoyuna çözüm umudu pompalamaya başladılar bile! Aslında bakarsanız Cumhurbaşkanı Talat ve Başbakan Soyer, belki di Hristofyas’ı kutlayan ilk kişiler olmasına rağmen söylemlerinde temkinliler ve barış ve çözüm konusunda pek fazla ümitli değiller ama, sonuçta belli bir siyasi çizginin temsilcileri oldukları ve görev gelmeden önce barış ve çözüm vat ettikler için hem kendilerini hem de kamuoyunu 2008 yılı içinde bir çözüm olmaya endekslemiş görülüyorlar… Doğrusunu söylemek gerekirse, Talat-Soyer ikilisi de aynen Ankara hükümetinin yaptığı gibi, iyimser ama temkinli olmalı, halkı boş yere ümitlendirmemeli daha da önemlisi Hristofyas hakkında kesin kararlar alma yerine bir test dönemi için beklemede olmalıdırlar! Yılların yoldaş iki partisi CTP ve AKEL’in şimdi her iki tarafta da iktidar olması, Denktaş ile Papadopulos’un devre dışı kalması kalıcı bir çözüm için ilk bakıldığında daha yakın olarak görülse de, bunun tam aksinin de olacağı ihtimalini de göz önünde bulundurmak gerekmektedir! İki lider de şunu asla unutmamalıdır ki, adada bir çözüm için en fazla şansın olduğu Annan Planı sürecinde, çözüme bu kadar yaklaşıldığı halde, Hristofyas’ın son anda karar değiştirmesi çözümü engellemiş ve iki toplum arasında ki uçurumun da açılmasına neden olmuştur! Talat ve Soyer’in, pek tabi ki Hristofyas’ı kutlayan ilk siyasiler olması da önemlidir ve belki de olması gerekendir ama bu nezaketli kutlamadan sonra Talat ve Soyer, artık kibarlığı bir yana bırakıp, Hristofyas’a Annan Planı’nda çözümü niçin engellediğinin de hesabını sormak durumundadırlar! Bize göre, Talat ve Soyer’in işleri şimdi eskisinden çok daha zordur… Şimdi dışarıdan gazel okuyan Hristofyas gitmiş, Rum Yönetimi’nin en tepesinde oturan bir Rum başkanı Hristofyas gelmiştir… Hristofyas’ın, Kıbrıs konusunda ki çözüm parametreleri de bellidir… Türk askeri adadan gitmedikçe, yerleşik olarak tabir ettikleri göçmen vatandaşlarımız gönderilmedikçe, Türkiye’nin garantörlüğü sulandırılmadıkça, Hristofyas ile değil çözüme ulaşmak, bir çözüm masasına bile oturmak mümkün görülmemektedir! Bundan sonra ki tablo Türkiye-Asker ve Hristofyas arasında sıkışmış bir Talat-Soyer ikilisi görüntüsü olacaktır! Ayrıca Türkiye ve asker konusunda Kıbrıs Türk halkının hassasiyetleri de ortadadır ve bunlar alt alta konulduğunda KKTC başkanlığı ile hükümetini çok zor günler beklemektedir! Ama biz yine de her şeye rağmen, Ankara hükümetinin yaptığı gibi Hristofyas’ı bir test dönemine bırakmaktan yanayız! Kim bilir belki de bir gün Hristofyas’ın kafasına tepeden bir saksı düşecek ve adada gerçekten çözüm isteyen bin Rum başkanı gelecektir! Şimdi hep birlikte oturup ve yukarıdan bir saksı düşmesi için dua edelim! .. Rum başkanlık seçim sonuçları belli olduktan sonra herkes kendince bir yorum yapmış ve değerlendirmede bulunmuştur! Devlet kurum olan BRTK’de yıllardan sonra ilk kez özel televizyon kanallarını geride bırakarak Kıbrıs Türkünü kendi kanalına kitlemiştir, bu konuda bayta genel müdür Ahmet Okan olmak üzere tüm BRTK çalışanlarını kutlarız. Ancak, programlar anında bir konuk Hristofyas’ın seçim zaferi sırasında tek bir Yunan bayrağının bile kullanılmadığını iddia ederek izleyenleri bilerek ya da bilmeyerek yanıltmıştır! Zira her Rum seçimlerinde olduğu bu iki turlu seçimlerde de Rum sokakları ve meydanları Yunan bayrakları ile donatılmış, ‘Kıbrıs Yunandır’ imajı verilmeye çalışılmıştır! Zaten bu seçimlerin hemen ardından Hristofyas’ın Atina’yı ziyaret edecek olması da, Yunanistan’a bağlılığını göstermektedir… Lütfen koltuk başında oturup da yanlış bilgilendirmelerle ahkam kesmeyelim, ahkam kesenlere izin vermeyelim ve halkı yanlış yönlendirmeyelim! (Foto-rum seçimleri)