Rum Meclisi kararını aldı, garantörlük konusu kaldırılmazsa hiçbir çözümün altına imzayı atmayız dedi. Bizim için bu konuda olumlu tek şey şükür ki en azından bir konuda tüm siyasi partilerin bu karara olumsuz tepkileri oldu! Bunun ardından ne gelir artık bilinmez; Yarın çıkıp ‘Türk askeri adadan çıkmazsa görüşme masasına oturmayız’ diyebilirler pek ala! O zaman da çıkar Türk milleti olarak tepkimizi ortaya koyar ateşli nutuklar atarız. Sonra da “Hele bir de Maraş’ı da verin de görüşmeler sağlıklı bir şekilde yürüsün’ de diyebilirler. Ardından TC kökenlilere gelir sıra, sonra da donumuza kadar isteyebilirler! Bu gidişat çünkü bunu gösteriyor. … Dün biz de bir meclis kararı çıkartıp, "garantörlük hakkımız olmazsa olmazımızdır" diyerek, karşı atağa geçtik, hem de oy birliğiyle. Bu da bizim için toplumsal uzlaşı için önemlidir. Önemlidir ama yeterli de değildir! Rum’un akıl almaz isteklerinin ve aç gözlülüğünün önüne geçmenin tek yolu DP Genel Başkanı Serdar Denktaş’ın böyle bir süreçte görüşmelerin askıya alınmasıdır. Serdar Denktaş’ın dün Meclis’e sunduğu bu öneri DP dışında hiçbir parti tarafından dikkate alınmadı. UBP’si de, CTP’si de, ÖRP ve TDP’si de ‘görüşmeler devam etmeli’ anlayışıyla bu öneriye ret cevabı verdiler, akıllara durgunluk verecek bir şekilde .… O zaman DP dışındaki siyasi partilerimiz bundan sonrasında neyi görüşeceklerinin de bir listesini yapıp kamuoyuna sunmak zorundadır. Bizim olmazsa olmaz bir konumuz olan ve Kıbrıs Türkünün güvenliğiyle ilgili garantörlük hakkı Rumlar tarafından çiğneniyorsa, bundan sonra görüşsek ne olacak görüşmesek ne olacak Allah aşkına! Yıllardır dünyalı olalım, Avrupalı olalım, BM çatısına girelim, uluslar arası hukuka uyalım deyip kendimizi kandırdık. Şimdi uluslararası kurumlar tarafından bile hakkımız olan garantörlük hakkımızı hiçe sayan, uluslar arası toplumla dalga geçen, AB’yi kendine silah olarak kullanan bir Rum kesimi ile bundan böyle sonuç alıcı bir görüşme süreci yaşamanın imkan ve ihtimali kalmamıştır. … Şu anda Meclis’te ayakları yere basarak politika yapan tek bir DP kalmıştır. UBP ve ÖRP gibi partiler de aslında DP gibi düşündükleri halde, iktidar ve Ankara gaylesiyle gerçek politikalarını ortaya koyamamakta, bu da dışarıdan bakıldığında ilginç bir tablo ortaya koymaktadır. KKTC’ye inanan ve onun yaşaması için varız diyen siyasi görüşteki partilerin şu anda alacağı en mantıklı ve doğru karar, Rum Meclis kararının iptal edilmesine kadar, görüşmelerin dondurulması ve bu kararın tüm dünyaya duyurulması olmalıdır. Aksi halde Rum kesiminin saçma sapan isteklerinin arkasını kesmek mümkün değildir!