SAVARONA
Bundan bir süre önce, değerli parlamenter arkadaşım, Cumhurbaşkanı Sn. Abdullah Gül’e bir mektup yazarak, Türk milletine Yüce Önder Atatürk’ün emaneti olan Savarona Yatının, devletin himayelerine alınmasını T.C. Cumhurbaşkanlığı yatı olarak, Cumhurbaşkanı’nın, Hükümetin, yabancı konukların kullanımına tahsis edilmesini istemiştim. Kuruçeşme’de kıyıda aylardır mahsun mahsun bekleyen bu güzel yatın, tahmin ediyorum ki, Cumhurbaşkanı Sn. Abdullah Gül’ün direktifleriyle ve delaletleriyle Kültür Bakanlığına devredileceğini ve koruma altına alınacağını duydum. Atatürk’ün bu emaneti hususunda Türk milleti fevkalade hassastır. Yeni statüsüyle Savarona zaman zaman öğrencilerimizin de istifadesine açılmalıdır. Eğer bu karar doğruysa, benimde katkım olduğu için fevkalade memnunum. Başta Cumhurbaşkanı Sn. Gül olmak üzere, Kültür ve Turizm Bakanı Sn. Ömer Çelik’e teşekkür ediyorum.

BANKA MI YOKSA…
Üyesi olduğum Finans Kulübün 2014 aidatını yatırmak için kuruluşun hesabı olan ve Türkiye’nin ilk iki büyük bankasından birisinin, banka şubesine gittim. Aynı bankada benimde hesabım var. Benden 40,00 TL’ye yakın komisyon istediler, vermem dedim. Bu sefer Finans Kulübün kendi hesabı olan bankaya gittim, yani hesap orada ve ben oradayım. Bu sefer gene para istediler. “Yahu! Hesap sizde, burada elinizin altında, neyi nereye göndereceksiniz? Bakın ben neredeyse 20,00 TL benzin yakarak buraya geldim”. Adetimiz budur, dediler ve komisyon ödemezsem parayı almayacaklarını söylediler. Bu anlaşılmaz durumu sindiremiyorum. Bu komisyonlardan bütün vatandaşlar şikayetçidir. Herşeye, her konuya karışan Hükümet, bankacılık sektörüne de çeki düzen vermelidir.

FRANSA METRESLER
Fransa Cumhurbaşkanı Francois Hollande’nin Türkiye ziyareti ilginç şartlarda gerçekleşmiştir. Efendim, Fransa Cumhurbaşkanı’nın metresi varmış metresinin üzerine de Julia Gayet (36) bir metres daha bulmuş. İlk metresi Valeria Trierveller (44) kriz geçirip, hastaneye kaldırılmış, sarayı dağıtmış. İlk metresi de saraydan çıkarmışlar. Bu kadın, erkek ilişkileri Fransızların bir geleneğidir. Onlar mutlaka yemeklerde nasıl şarap içerlerse, her Fransız’ın kadın – erkek evli olsa bile, sevgilisi ve metresi vardır. Olmayanı yoktur. Bu hadise bizim gibi tutucu toplumlarda garipseniyor, ilginç yankılar buluyor. Fransızlar için bu konular gayet normaldir. Kimse kimsenin özel hayatına karışmaz. Bizde ise adamın işine gücüne yaptığına bakılmaz, bu tip şeyler ortaya çıkarsa (genellikle çıkmaz) adamı, kadını rezil ederler.

KİTAPLAR
Bu ara eşten, dosttan kitaplar geliyor. Son gelenler, 2014’te şunlar:
- Sn. Jack Kamhi “GÖRDÜKLERİM YAŞADIKLARIM”
- Sn. Şarık Tara “SINIRLARIN ÖTESİNDE”
- Sn. Galip Demirel – Mülkiyeli / Vali “HİZMETE ADANMIŞ BİR ÖMÜR”
- Sn. Oltan Sungurlu – ANAP Milletvekili / Adalet Bakanı E. “VARLIĞINDAN UTANACAĞINIZ HİÇBİR GÜMÜŞHANELİ YOKTUR”
- Sn. Bülent Akarcalı – ANAP Milletvekili / Bakan E. “SEVGİLİ MİLLETVEKİLİM”
- Sn. Işın Çelebi – ANAP Milletvekili / Bakan E. “TÜRKİYE’NİN DÖNÜŞÜM YILLARI”
Topluma mal olmuş, çeşitli yönlerden Türkiye’ye hizmet etmiş siyaset, devlet, iş adamlarının yaşadıklarını, deneyimlerini kelimelere dökerek kitaplar yazmasını ve bunları yaşayan ve gelecek nesillerin istifadelerine sunmalarını fevkalade isabetli ve takdir edilecek bir durum olarak görüyorum. Kitap yazarak gönderenlere teşekkür ediyor ve tebrik ediyorum.

MOTOSİKLETLER
Gene bir motosiklet kazası oldu. Bu sefer motordaki çocuk öldü. Son yıllarda, özellikle Fast Food gıda satan işyerlerine ait motosikletli teslimatçılar ve kuryeler çoğalmıştır. Bunlar hiçbir trafik kuralı dinlemeden, kendi kurallarını yaratıp, trafiği alt üst etmektedirler. Yaya kaldırımlarına, girilmez yollara, ters ve tek yönlü sokaklara serbestçe giriyorlar. Hiç kimseye hesap vermiyorlar. Bu motosikletlere bir tek trafik polisinin müdahale ettiğini görmedim. Öte yandan, Bağdat Caddesinde gelişi güzel giden bisikletler ve kayak yapan çocuklar var. Yoğun trafikte bunların hayatı tehlikededir. İşte birisi öldü. Özellikle, bu motosikletlileri ya zapturapt altına alalım veya trafikten tamamıyla kaldıralım.

EVLERDE KÖPEK BESLEMEK
Çevre Bakanlığı evlerde hangi hayvanların bulundurulup, besleneceğini belirlemiş ve apartmanlara müeyyideler getirmiş. Aslında, evlerde ve apartman dairelerinde köpek beslemenin yasak olması gerekir. Daire sahipleri köpek besleyenlerden fevkalade rahatsızdır, bu yüzden kavgalar çıkmaktadır. Köpek beslemek isteyenler şimdilerde, şehrin dışında yapılan müstakil evlerde bu işi yapmalıdırlar. Bu bir hayvan sevgisizliği değildir. İnsanlar herkesin köpeğini sevmeye ve tahammül etmeye mecbur değildir.