Şimdilerde Türkiye’ye dönen ünlü oyuncu Didem Uzel Sarı ile 11 senelik ABD hayatını konuştuk


Didem Uzel Sarı ile Röportaj



2012 yılında finans sektöründe çalışan Selim Sarı ile nikah masasına oturduktan sonra Amerika Birleşik Devletleri'ne yerleşen oyuncu Didem Uzel Sarı Florida’nın Miami şehrinde yaşamını sürdürüyor. 2016 yılında oğlu Aslan'ı kucağına alarak ilk kez annelik duygusunu yaşayan Didem Uzel Sarı, karantina günlerini anlattı. Gerekli izolasyon kurallarına uyan Didem Uzel Sarı, Amerika'daki son durumu Önce Vatan Gazetesiyle paylaştı. Şu sıralar koronavirüsten dolayı Türkiye Didem Uzel Sarı ile 11 sene New York daha sonra Miami yaşamını ve COVID-19’u konuştuk. Röportaj konuşunda yardımcı olan değerli kibar eşi Selim Sarı’ya özellikle teşekkür ederiz...

Röportaj: Anıl Sural

Fotoğraf: Rona Doğan

Önce Vatan Gazetesi Washington DC

 

Öncelikle ABD hikayeniz nasıl başladı Didem Hanım?

Aslında Amerika’da yaşamak gibi bir düşüncem hiç yoktu. Selim ile tanışıp çok fazla New York-İstanbul seyahat etmeye başlayınca ben bir süre New York'ta yaşama kararı aldım. Okula gittim; sonra oyunculuk workshoplarına katıldım. Sonra Selim ile evlenmeye karar verdik. Aslan'da dünyaya gelince iyice kaldık bu gurbet ellerde. (Gülüyor)


ABD’yi Türkiye’de yaşarken nasıl görüyordunuz? Taşınınca farklı geldi mi?

Tatiller dışında gitmediğim; yaşamayıda düşünmediğim bir ülkeydi. Amerika fikri hep dışarıdan bakıldığında bize yazılıp çizilen den öğrendiğimiz; süper güç ya da ne bileyim hep finalde Amerika'nın zaferi ile sonuçlanan bir Hollywood filmi gibi gelirdi. Güçlü ve özgürlükler ülkesi... Ama içinde yaşamaya başlayınca öyle olmadığını gördüğünüz bir ülke burası. Evet fikir özgürlüğünüz var ama bunun yanı sıra çok da iyi işlemeyen başka şeyler var  Mesela sağlık sistemi gerçekten iyi değil. Üniversiteleri ve doktorları çok iyi olabilir. Ancak acil servise düşerseniz bir gün Allah yardımcınız olsun derim. Mesela acil apandisit teşhisi ile acile yollandım tam 9 saat sebepsiz sandalyede aç beklettiler. Sorduğunuzda da aldığım cevap hep sıra size gelecek. Sonunda olay çıkarınca beni kontrolden geçirip 'evet apandisit' teşhisi koyup sabah ameliyata alacaklarını söylediler . Soğuk bir koridorda tuvalet kapısının önünde sabaha kadar beni serumla yatırıp sabah da doktor ve hemşireler gelip "şu ameliyat önlüğünü tuvalette giy gel" dediler ve sonrada ameliyat. Apandisit  gibi çok da endişe edilmeyecek ameliyata ben ağlayarak girdim. Çünkü Aslan daha 10 aylıktı ve onunla vedalaşamadan ameliyata girmiştim. Bunları yaşadıktan sonra bu ülkede yaşadığım her an dua ettim bir daha acile düşmemek için.


Eşinizle tanışma hikayenizden ve ABD’de Selim Bey ne yapıyor bahsedebilir misiniz?

Selim ile aslında İstanbul'da tanışacaktık kısmet olmadı. Ortak arkadaşlarımız bizi hep çok yakışırız birbirimize diye tanıştırmak istedi. Yani aslında bir çeşit görücü usulü oldu bizimkisi. Sonra Selim her geldiği an da İstanbul'a işi bitince geri dönmek zorunda kaldı ve tanışamadık bir türlü. Sonra ben iş için New York'a gittiğimde bir fırsatını bulduk ve buluştuk. O gün bir tanıştık zaten bir daha hiç ayrılmadık. Selim o zamanlar, şu anda da içinde olduğu finans sektöründeydi. Kariyerinin tamamını New York'ta Wall Street'te geçirmiş uluslararası hisse senedi uzmanı.


Önce New York şimdi Miami memnun musunuz biraz bahsedebilir misiniz?

New York aslında pandemiden önce ve hatta bundan 3-5 sene önce rüya gibi bir şehirdi. Bekarlar ya da genç çiftler için yaşaması daha kolay ve renkli bir yer. Çok şanslıyım ki Selim ile ilk yıllarımız New York'ta harika geçti. Sonra Aslan doğunca ve çocuk büyütmeye başlayınca o kadar da şahane olmadığını gördüğüm bir yere dönüştü. Sokaklarda çok fazla evsiz yaşamaya başladı. Bir de sigara yasak olmasına rağmen ot içmek serbest olunca çocuk parkında bile kokusu burnumuzun içine kadar girince bu şehirden soğumaya başladım.  New York'tan Miami'ye taşınmak tamamen Aslan içindi. O daha iyi ortam ve şartlarda büyüsün diye. Aslında bu taşınma kararını geç kalmış olsak da tam zamanında terk etmişiz New York'u... O çok şikayet etmeye başladığım şehirde şu an da suç oranları arttı. Salgın hastalık sonrası yaşananlar, protesto gösterileri arkasından canım şehri yağmaladılar. Şu an turist yok, yaşam akmak zorunda olduğu için akıyor . Bana sorarsanız New York filmlerde kaldı. Çok uzun zaman kendine gelemez. Gelse bile süreç sancılı olacaktır orada yaşayanlar için. Miami nasıl memnunmuşun diye sorarsanızda inanının taşındıktan 2 ay sonra salgın ve eve kapanmalar başladı ve ben hiç bir yere gidemedim.  8 aydır burdayım market ve birkaç dükkan dışında bir iki pandemi öncesi yemek yemişizdir o kadar. Hiç bir yer görmedim bilmiyorum...


Koronavirüs sürecinde Florida eyaleti yeni merkez olma yolunda. Nasıl geçiyor günleriniz? Florida’da son durum nedir sizin gözlemleriniz nelerdir?

Florida pandeminin merkezi oldu bile. Çok yakında California’ı da geçip bir numaraya yerleşecek gözüküyor. Biz pandeminin sıkıntılı zamanlarını herkesten önce yaşamaya başladık çünkü Selim çok endişeliydi ve biz martın ilk haftası daha kendimizi kapatmıştık. İşte o günden beri Aslan ile birlikte üçümüz tam 6 aydır kimseyi görmeden yaşıyoruz. Psikolojimiz darmadağın. 4 yaşındaki bir çocuğu o kadar kapalı bir de eğlendirmek ve yetiştirme gerçekten çok zor. Bunu yaşamayan birinin anlaması mümkün değil. İlk 3 ay iyi idare ettim ama sonra gücüm bitti. Tam da öğrenmeye çok hazır olduğu bir zamanda eve kapadık çocukları. Umarım uzun vadede bunun psikolojik sorunlarını yaşamayız. Asi gelse bile en az 1-2 seneye ihtiyaç var. Durumu pek parlak görmüyorum çok yakın bir zamanda. Biz de aslında koronavirüsten dolayı Türkiye’ye geldik. Orada sıkıntılı bir süreç olduğundan dolayı ülkemizden geçirmek istedik. Biz 5 aydır dışarı çıkmadığımız evin içinde kavanozda gibiydik. Dolayısıyla hiç olmazsa bu dönemde sevdiklerimizin yanında olmak istedik. Tabii en önemli konu sağlık. ABD'de benim yaşadığım tecrübelerden dolayı sağlıkla ilgili Türkiye'nin daha başarılı olduğunu düşünüyorum. Oğlum Aslan ve eşim Selim ile bu süreci Türkiye'de geçirmeyi evin annesi olarak uygun gördüm ülkemize geri döndük. Çok uzun bir süre Türkiye'de kalmayı düşünüyoruz. Şartlar uygun olursa ABD'ye geri dönmeyeceğiz.


Türkiye’den ünlü arkadaşlarınız var mı ABD’de yaşayan onlarla görüşüyor musunuz?

Evet var ama fiziksel olarak pandemiden dolayı görüşemedik hiç. Sonra hepsi Türkiye'ye gitti. Malum hem yaz hem de burdan kaçış, tutamazsınız türk insanını temmuz ağustosta dünyanın hiçbir yerinde. İlla Çeşme Bodrum Göcek, Fethiye yapılacak (Gülüyor)


ABD’de hiç unutamadığınız bir komik bir de farklı bir anınızı paylaşabilir misiniz?

Yaa evet olmaz mı o komik haller ve pişmanlıklar. Selim ile ilk California tatilimizde araba kiralayıp uzun yol yapacaktık. Selim çok araba kullanmayı sevmediğinden ya da şöyle diyeyim ben daha iyi kullandığımdan tatillerde hep ben kiralardım arabayı. Neyse yola çıktık uçakta klasik muhabbet olur ya onu yapıcaz şuraya gidicez gibi! Sonra selim dedi ki "türk ehliyetin yanında diimi o olmadan kiralayamayız araç! " Ve ben o anda tatilimizin başlamadan bittiğini anlamıştım. Cüzdanımı değiştirdiğimden ve hiç de önemsemediğinde ehliyetimin evde kaldığını söylemiştim.


Koronavirüsten dolayı Türkiye’ye taşınmayı düşünüyor musunuz? Koronavirüs olması ABD’de hayattan memnun musunuz nasıl?

Pandemi sonrası bu ülkede ki gidişattan memnun değiliz ailece. Ben Aslan'ın uzun bir süre daha bu şartlarda yaşamasını istemiyorum.Ailece çok yalnız kaldık kimsemiz yok burda. Hasta olsak uzanacak bir aile eli yok. Aslan için hep en iyisini yapmaya çalıştık Selim ile birlikte. Şu anda da onun gelişimi ve sağlıklı olabilmesi için kesinlikle Türkiye'ye taşınmamız gerektiğine karar verdik. Her ne kadar çevremiz Amerika'yı bırakmayın buraya gelmeyin dese bile; buranın şu an da ki psikolojisini yaşamayan anlayamaz.  Biz izliyoruz Türkiye'yi resmen orda hayat normale dönmüş durumda. Hem bir yandan en azından Türkiye'de sağlık burdan daha iyi. Hastaneye düşsek en iyi  şekilde bakılırız. Burda mazallah her gece uykularım kaçıyor. Yani en kısa süre içinde bir dönüş gerçekleşecek...


Burada çalışmayı düşünüyor musunuz?

Aslında ben son 5 yılımda hamilelik geçirip, Aslan'ı büyüttüğümden   hiç çalışma zamanım olmadı. Ondan öncede gitgeller arasında Türkiye'de çalışıyordum. Ama şimdi zaten Amerika halkının çoğu pandemiden dolayı işsiz kaldığında burda çalışmakta  zor artık.


Türkiye’de en çok özledikleriniz neler?

Türkiye de o kadar çok şey özledik ki anlatamam. İlk sırada ailemiz var... Bu salgın hastalık Selim'e ve bana çok şey öğretti. Kendi adıma söylemeliyim ki bu yaşımda hayatımın kalanı için belirsiz bir Dünya görmekteyim ve günlerimi ona göre değerlendireceğim. Ve mutlaka önce kendi mutlu olduğum ne varsa onları en üst sıraya koyacağım. Bir yandan da bu pandeminin bana yaşattığı en iyi anılarda;  Aslanın her saniyesine aralıksız şahit olmak .... Pandemi olmasa okula gidecekti ven ben onu daha az görüp dışarıdaki işlere koşacaktım. Oysa tam beş aydır diz dizeyiz. Yüzlerce videosu var çünkü hep yanımızda :))