Futbol, fiziksel ve sahada oynanan bir oyun olduğu kadar fazlasıyla mental özelliğe sahip bir oyun. Anlaşılan o ki; Avrupa sahnesinde Braga'yla karşılaşan siyah beyazlılar bu Avrupa işini bitirip öyle gelmeliyiz düşüncesiyle maça çıkmışlar. İlk yarı kendi evinde etkili bile olamayan Braga karşısında hiç üretemedi Beşiktaş. 

Beşiktaş'ta bunun en büyük sebebi hücum hattının diğer mevkilerle olan uzaklığı. Saha içindeki bu mesafe doğal olarak Umut Nayır ve Güven Yalçın ikilisini sahadan silerek görünmez kılıyor. Geçen sezon etkili oynayan Güven bu sistem içinde yok oluyor. Braga karşısında orta alanda oynayan Lens, Kartal Kayra, Oğuzhan ve Boyd dörtlüsünden sadece Boyd ve Kartal Kayra sahada mücadele eden iki isimdi. Bu ikili ligde uzun süreli forma istedikleri için mücadele ettiler. Ama Oğuzhan ve Lens ikilisinin sanırım böyle bir kaygısı yok!

Oğuzhan ve Lens'in orta sahadaki bu verimsizliği takımı ileriye taşıyamazken bunun üzerine Lens'in ilk yarının sonunda takımını 10 kişi bırakması maçı erken bitirdi diyebiliriz. Örneğin; Lens kırmızı kart görmeseydi sahada ne kadar kalacaktı? Oğuzhan ve Güven o kadar süre maç içerisinde kalacak ne yaptı? İlk yarı sonunda 2-1 gerideyken neden 2. yarı hamle yapmadan başlıyoruz? Oyundan ve skordan memnun olduğumuz için mi? Madem oynatmayacaksınız Adem Ljajic'i niye götürüyorsunuz? Bırakın burada dinlensin. 60. dakikaları görmeden oyunu değiştirmiyoruz, oyuncu zaten değiştirmiyoruz. Görüldüğü gibi soru çok ama cevap alabilir miyiz? O da meçhul...

Üstelik rotasyonlu kadroyla çıkıyorsun ve biz bu rotasyon işini hala tam olarak anlamadan uyguluyoruz içler acısı bambaşka bir durum. Litvanyalı hakem de oldukça kötü bir maç yönetti fakat Beşiktaş oynadı mı? Hayır! Korner olmayan bir atıştan yenilen gol, Lens'in haksız yere kırmızı kart görmesi, ceza sahası içinde gol pozisyonunda Boyd'un kaleci tarafından düşürülmesi ve Beşiktaş lehine verilmeyen bir penaltı. Tüm bunlara baktığımızda VAR sisteminin Şampiyonlar Liginde uygulanıp Uefa'da uygulanmaması da çok enteresan. 

Futbolda her türlü sonuç var yenilebilirsin, çok kötü de oynayabilirsin ama bu şekilde mücadele etmeden yenilmek olmaz. Sadece Beşiktaş mı Avrupa maçları olduğu zaman Pazar-Perşembe maç yapıyor? Rakibi Braga, Portekiz ligindeki ideal 11'iyle sahaya çıkarken Beşiktaş'ın hiç yan yana görmediğimiz bir 11'le sahaya çıkmasını ve nedenini bize kim açıklayabilir? Sadece bizim ülkemize has bir özellik sanırım Avrupa sahnesine çıkarken anlamsız bir rotasyon yapmak. Beşiktaş'ta bu işe birinin dur demesi lazım. Neye göre rotasyon yapılıyor? 4 maç oynanmış henüz galibiyet yok sıfır çekiyorsun. Uefa'nın bir getirisi yok diye düşünülerek bu tür bir yöntem izleniyorsa son derece yanlış. O zaman getirisi olan Şampiyonlar Ligine gitseydiniz demezler mi? Madem bu turnuvaya katıldınız oynayacaksınız tüm bunlar tarihe yazılıyor öyle keyfi hareket edemezsiniz. TFF, bu konuda bir düzenleme yapmalı. Çünkü Avrupa'da bu sene takımlarımızın aldığı sonuçlar ülke puanını etkiliyor ve Türk futbolu adına son derece vahim bir tabloyu ortaya koyuyor.

Öte yandan Braga maçında sahada mücadele eden yalnızca üç isim vardı. Karius, Boyd ve Kartal... Karius, son haftalarda yükselen bir grafik çizerken, Boyd ve Kartal Kayra ise rotasyonda kendilerini gösterebilmek için çok çalıştılar. Beşiktaş'ta yapılması gereken en önemli şey inanmayan, mücadele etmeyen deyim yerindeyse sahada yürüyen hiçbir oyuncuya forma verilmemeli. 

Bakış açısı nedeniyle saha kenarında maçı izlemesi zor olabilir, ekran karşısında Avcı'da daha rahat izlemiştir ve artık kimleri oynatmayacağını görmüştür umuyorum.