Bugün youtube kanalında bir video seyrettim. Gerçekten müthiş… Basit ve komik görünümlü olmasına rağmen, derinliği olan bir paylaşım… Bir tv programı canlı yayınında, seyircilerin arasında oturan genç bir arkadaşımız… Programa konuk olan profesör ve ilahiyatçıya şu inanılmaz soruyu soruyor…
“Ben camiye yaptığım yardımı dolar olarak verirsem. Dolar arttıkça benim sevabımda artar mı?”…
Tabi seyircilerden, hatta sunucudan haklı olarak bir kahkaha kopuverdi…
Bu arada üzerine konukta “Artar” diye başlayan cevap ile kahkahanın dozu önce biraz daha arttı, sonra kesildi…
Gerçekten komik, fakat bir o kadar da inanılmaz bir soru…
Neden mi?..
O zaman kısaca “değer” meselesini hatırlayalım!..
Bir toplumun; Mutlu veya mutsuz olma çabası, iyi veya kötü olanı bulma gayreti, hayata dair yaptıkları ya da yapmadıkları herşey insanin değerini belirler… Aynı şekilde barınma, giyinme, beslenme gibi ekonomik faaliyetleri, hem insani değerini, hem de o toplumun mevcut para biriminin değerini belirler…
Toplumlar, bu faaliyetleri yaradana en lâyık şekilde yapabiliyorsa hem insani olarak değeri artar, neşesi, mutluluğu, hayrı artar… Şerri kendinden uzak tutar… Hem de mevcut para değeri artar… Böylece de dış güçleri, düşmanı, savaşı kendinden uzak tutar…
Bu durumda “toplumun değer kaybedişini” biraz daha açalım…
* Bir toplumun içinde hırsızlık yoğun olarak yapılıyorsa,
* İnsanlar birbirleri hakkında fitne, fesat düşünceler içine giriyorsa,
* Kamusal ve hakkın korunması mutlak gerekli alanlarda ihalelere fesat giriyorsa,
* Rant ve faiz; Ekonominin temel felsefesi haline geldiyse,
* İnsanlar birbirlerinin arkasından iftira boyutunda konuşuyor ve yeriyorsa,
* Sigara, içki gibi “aklı örten” ürünler umarsızca kullanıp çevreye ve insanlara zarar veriliyorsa,
* Kul hakkı yeniliyorsa,
* Sana güvenen insanların arkasından onların sana emanet ettiği paralar keyfe göre kullanılıyorsa,
* Bu keyfi harcamalar incelenememesi için denetim mekanizmaları ortadan kaldırılıyorsa,
* Kadınlar dövülüp, sövülüp, öldürülüyorsa,
* İnsanlara zulüm yapılıyor ama zulmün karşılığında adil ve denk bir tutum sergilenemiyorsa,
* İnsanlar kötülük yapmaktan adeta zevk almaya başladıysa,
* Mübarek günlerde mesela Ramazan ayında iftarda lüks otel ya da restorantlarda, yenemeyecek kadar sofralar kurup, şaşaa, israf yaygınsa,
* Biraz güç elde eden kişi, kendini dev aynasında görüyor, ona değer veren, ona hizmet verenleri eziyorsa,
* Adalet dağıtanların önyargıları varsa,
* Adalet, fakire ayrı zengine ayrı, yanlıya ayrı yansıza ayrı çalışıyorsa,
* Rüşvet alıp vermek normalleştiyse,
* Diğer mezhep, din ve ırklar hor görülüyorsa,
* Obezite ve tembellik arttıysa,
* İftira arttıysa,
* Hele hele iyi ya da kötü eylemleri görmesine rağmen, nefsine yenik düşüp görmezden geliniyorsa,
O toplum da, bireyleri de değersizleşmeye başlamıştır…
Para sadece cebimizdeki kağıt parçasından ibaret değildir…
Paranın değeri; Toplumun yaşam biçimini ölçen en önemli göstergedir, pusuladır…
Bu durumda parasının değerinin düşmesi; o toplum içerisindeki yanlışların, işlenen günahların artışına dair bir gösterge olacaktır…
Artık soruyu soran arkadaşımıza kolayca cevap verebiliriz…
Diyelim ki 50 dolar camiye bağış yaptın… Ve diyelim ki o dolar bozdurulmadı ve dolar olarak ileriye dönük caminin kasasında kaldı… Ve bu arada dolar %4 arttı…
Evet 50 doların %4’ü kadar, camiye sağladığın “fayda arttığından” sevap artacaktır… Ama bu artışın getireceği enflasyon ile “fayda artmaz” ise haliyle sevapta artmayacaktır…
Amma velakin!.. Şurası mutlak, kesindir…
Parasının %4 değeri düşmüş bir ülkenin, ekonomisinde kapladığın alan kadar… Yani demokrasi, siyaset, politika, finans, futbol, sanat aklına ne geliyorsa, kapladığın payın %4’ü kadar “günah” sayılan eylemlerin artmıştır…
Ve muhtemelen yavaş yavaş kaynayan bu kazanın içinde, yaptığının günah olduğunu fark bile edemiyorsundur…
Bak benden söylemesi…
