“Seçmen yeni bir parti arıyor”, “Merkez Sağ’da yeni bir partiye ihtiyaç vardır”, “Yeni Anavatan’a Doğru” başlıklı yazılarım büyük ilgi gördü, çeşitli yorumlar, öneriler aldım. Bunlar olumlu, olumsuz, hatta beni eleştirir biçimdeydi. Tüm bunlara teşekkür ediyorum…
Şurası anlaşılıyor ki, toplumumuzda hala Anavatan’a “ANAP”, “Doğru Yol”a, “Merkez Sağ”a ilgi duyan vatandaşlar vardır ve tüm bu seçmenleri kucaklayan yeni bir parti ortaya çıktığında, kerhen AKP’ye giden oylar hiç şüphe yok ki geri gelecektir. Bu istemin toplumda mevcut olduğunu görüyorum.
Eleştirilerin bir kısmı “Yeni Anavatan’a Doğru” yazım üzerine yoğunlaşmıştır. “Neden sadece Anavatan’ı dile getiriyorsun, Merkezde eski Demokrat, Adalet, Doğruyol Partileri de var, ayrı ayrı partilerin olması, oyları böler ve bu AKP’nin işine yarar” diyorlar ki, bu doğrudur. Aslında ben, ANAVATAN derken, tüm Merkezi ve Türkiye’nin partisi olabilecek, tüm Merkez Sağı kastetmiştim. Nitekim, bu konuları görüştüğüm, siyasi dava mücadelesinde, birlikte olduğum arkadaşlarım AKP’nin asıl tabanı olan %14 ile CHP’nin %22’lik oyunun dışındaki tüm seçmenleri kucaklayan bir partiyi ifade etmişlerdir.
Maalesef, ANAP ve DYP birleşmesi olarak ortaya çıkan, Demokrat Parti tabiri caizse dağ fare doğurmuş, tutmamıştır. Bu parti Merkezi ve Merkez Sağı toparlayamamıştır. Eğer, CHP akıllı bir politika izleyip, AKP’nin asıl oyu dışındaki seçmen tercihlerini, kendi bünyesine kanalize edebilmiş ve bir Türkiye partisi niteliğini kazanabilmiş olsaydı, bugün en az %45 oyla iktidara gelebilirdi. Ancak, bu bir yetenek ve siyaset mühendisliği işidir. Önceki, genel başkan Sn. Deniz Baykal bu durumu görmüş ve ANAP, DYP oylarını alabilecek yola girmişken, başına o komplo getirilmiştir. Bana göre, lüzumsuz yere, istifa etmiştir. Bunu kendisine de söyledim.
Bu fırsat kaçırıldığına göre, tüm merkezi ve Merkez Sağı hatta Merkez Solu’da kucaklayabilecek, bir Türkiye Merkez partisi kurulmasının zamanı gelmiştir. Bu hareket içinde yer alabilecek çok değerli insanlar ve siyasete ilgi duyanlar vardır. Bu siyasi partinin kurulmasında, en önemli etken büyük ölçüde gençlere yer verilmesi olmalıdır. Bu gençler değerli ve tecrübeli siyasetçilerle bütünleşmelidir. Yeni parti teşkilatlanması, Türk ferdinin refahına dönük olarak, yanlış yolda ilerleyen yatırım ve kalkınma hamlesini yeniden başlatmayı amaçlayacaktır. Türkiye’nin şeref ve itibarının korunması birinci öncelik olacaktır. Yeni Merkez hareketi 2015 yılında yapılacak Genel Seçimlere kadar hazırlık aşamasını tamamlayarak, asıl hedef olarak 2017 veya 2018 yılında yapılacak erken seçim sonucunda, Türkiye’nin kaderine el koyacak şekilde iktidar olma vetiresini gerçekleştirecektir. Bu yeni Merkez hareketi büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ilke ve inkılaplarının izinde, rahmetli Menderes’in, Özal’ın, Demirel’in hatta Rahmetli Ecevit’in politikalarının bütünleştiği bir sentez program ve tatbikata sahip olacaktır. Bu hareket, Milliyetçi, muhafazakar, dini değer ve inançlara öncelik veren, sosyal adaletçi, sosyal refaha dönük kalkınma stratejilerinin birleşkesi olacaktır. Bu hareket herkesin inancına, yaşam şekline dini itikatlarına ve inançlarına, etik değerlere, geleneklere önem ve öncelik verecektir. Asıl hedef, Türkiye’nin her yanında yaşayan tüm vatandaşları hiçbir ayrım ve ayrışma yapmadan kucaklamak ve Türkiye’yi dünyanın en gelişmiş ilk on ülkesi arasına sokmaktır. Bunu ancak, yeni bir Merkez Parti yapabilir.