Sevgili Hüseyin Turan’ın da büyük katkılarıyla hafta sonu basın mensuplarının birçoğu, önümüzdeki günlerde açılacak olan Mosquıto tatil köyünde şirket yetkilileri tarafından ağırlandı ve yenilenen tesis tanıtıldı. Gencecik bir yatırımcı olan Mert Bölükbaşı’nın, 1.5 trilyon para harcayarak harabe görünümündeki bir yeri cennete çevirme çalışmalarına hep birlikte şahit olduk… KKTC gibi, geleceği siyasi gelişmelere bağlı olan ve henüz tam istikrara kavuşmayan bir ülkede bu kadar para harcayıp yatırım yapmak öncelikle cesaret işidir diye düşünmüşüzdür hep! Ama önce vatan sevgisi ve mesleğe duyulan saygıya bir de etik değerler eklenince insanoğlunun yapamayacağı bir şeyin olmadığını da kendi gözlerimizle görmenin mutluluğunu yaşadık doğrusunu söylemek gerekirse… Mert Bölükbaşı’nı tanıtan yazının hemen başındaki “en çok yapmak istediğim ve sevdiğim işle uğraşıyorum” cümlesi aslında başarının da bir nevi anahtarı niteliğindeydi! Çünkü günümüzde insanların belki de yarısından çoğu mesleklerinin dışındaki sektörlerde kazanç elde etmeye çalışıyorlar ve yılların emeği olan tozlu diplomaların çok da değeri kalmadı! Genç yatırımcı anladığımız kadarıyla işine hem duygularını hem de hayallerini katarak aslında ülkedeki turizm anlayışının da belki dönemeç taşlarından birisi olacak! Hiçbir yerde olmayanı yapmak, görülmeyeni göstermeye çalışmak ve bu sektörün aslında bilindiğinden çok daha öte bir şey olduğunu ispatlamaya çalışan bir emeğin alın terini döküyor! İyi de ediyor doğrusu… Zira ülkemizde turizm denince artık eskisi gibi ne kum ne güneş ne de deniz anılıyor… Tarihi eserler ise çoktan unutulmuş… Hele de dışarıdan birisine sorun KKTC’ye niçin tatile gidiyorsun diye, yüzde 99 cevap “kumar” için oluyor… Ama bu genç adam zaten tanıtıcı broşürlerinde de amacını ve hedefini zaten çoktan saptamış; diyor ki, “bizde casıno yok, gürültü yok, beton yok, lüks yok, asık suratlar yok, dolayısıyla bunlar olmayınca da stres de yok…” Hadi gelin şimdi böyle bir turizm anlayışını ülkeye getirmek isteyen bu genç yatırımcının alnından öpmeyin siz! Bir kere hemen şunu vurgulayalım; KKTC’ye sektörü ne olursa olsun atılan her temel, çakılan her çivi gurur kaynağımız olmanın çok ötesinde geleceğimize de güvenle bakmamızı sağlıyor… Her ne kadar böyle yatırımlar yapılırken çeşitli sıkıntılar yaşansa, bazı eleştiriler yapılsa da sonuçta başarılı bir işyeri, sahibinden önce ülkeye ve geleceğe yapılan bir yatırım için çok hassas ve önemlidir… Hele de artık KKTC’yi casinolarıyla değil de dünya standartlarında hatta daha da üstünde çılgın ve enterasan özellikleriyle pazarlamaya kalkmak, bunun için cebinde ki son kuruşa kadar harcamak gerçek yurtseverlik ve vatanseverlikten başka bir şey değildir… Başta Turizm Bakanlığı olmak üzere ilgili tüm kurumlara, medyaya hatta tüm bireylere de böyle geniş perspektifli beyinleri desteklemek, ama sözde değil özde desteklemekten başka ne kalır ki? Umarız hayalleri, umutları ve turizme değişim getirecek projeleri hem kendisine hem ülkemize hayırlı ve uzun ömürlü olur… (Foto-Mert Bölükbaşı) Hayyam’dan… Gerçek eren içinde kin tutmayandır, Varlığını korkusuzca hiçe sayandır, Bu topraklar üstünde en temiz kişi; Sağlığında toprak kesilmiş olandır Günün Fıkrası 20 dakika sonra… Karanlık ve ıssız parkta devriye gezen polis memuru bir ağacın altında park etmiş olan arabayı görür ve sessizce yaklaşır. Ancak bu kez alışmış olduğu manzara ile karşılaşmaz. Gerçi, çoğu zaman olduğu gibi, arabada genç bir kız ve oğlan vardır; ancak polisin düşündüğü şeyi yapmamaktadırlar. Oğlan ay ışığında gazete okumaya çalışmakta; kız ise örgü örmektedir. Düşündüklerinden dolayı utanan polis memuru, muhabbet olsun diye cama vurur ve arabaya girip konuşmaya baslar: - "Gençler, ne güzel bir gece, değil mi?... Siz de ne güzel, iki kardeş oturuyorsunuz..." - "Evet polis bey... Gerçekten güzel bir gece... Ama biz kardeş değiliz ki..." Polis kıllanır... -"Kardeş değil misiniz... Sonra oğlana sorar: - "Sen kaç yaşındasın bakiyim?..." Oğlan cevaplar: - "19..." Polis bu kez kızı işaret eder ve sorar: - "Pekiii.... O kaç yaşında?..." Oğlan, sinsice sırıtarak cevap verir: - "20 dakika sonra 18 yaşında olacak...." [email protected]