Öncelikle bize  kendinizden  bahseder misiniz?

Adana da doğan, öğrenimi için İstanbul’a gelen yıllarca özel sektörde satış, pazarlama ve iş geliştirme birimlerinde çalışıp sonrasında Beşiktaş kulübünde, Futbolda pazarlamayla tanışan biriyim. Yılların getirdiği birikimle, Üniversitelerde Saporda pazarlama konularda konuşmacı, Beşiktaş dergisi, Adafutbolu, Talent politan  da yazar ve  www.sportifpazarlama . com blogun da sahibiyim. Ayrıca davetler doğrultusunda da TV’lerde yer alan biriyim.

Sportif pazarlamayı nasıl tarif edersiniz ?

Ben iki tanıma ayrımıyorum; Kulüplerin marka değerlerini yükseltmek için yaptığı çalışmalar, sponsorların ise geniş kitlerlere ulaşmak için yaptığı pazarlama çalışmalarının toplamıdır.

Bu tanımın içinde, kurumların ticari hacimlerini yükseltmek için satış, reklam & tanıtım, insan ilişkileri ve marka yönetimi, marka işbirlikleri, sponsorluk yönetimi ve sosyal kanal yönetim işlemlerinin tamamı diyebiliriz.

Ülke olarak sportif pazarlamada ne durumdayız ? Neler yapılabilir ?

Rahat hareket edemeyen ama küçük adımlarla gelişmeye çalışan bir durumdayız.

En hızlı yöntem diğer liglerdeki örneklerden fikir edinerek bizim ligimize uygun çalışmalar üretmektir.

Ama asıl yapmamız gereken, tüm katılımcılara fayda sağlayarak pozitif, eğlenceli ve dikkat çeken çalışmalar yapmak.

Medyaya ilk adımı nasıl attınız?

İlk olarak öğrencilik dönemimde Milliyet gazetesinde çalışarak başladım.

Mesleğinizde bir rekabet baskısı/etkisi hissediyor musunuz? Eğer hissediyorsanız bu mesleğinize nasıl yansıyor? Bu rekabet ortamının size ve mesleğe olumlu olumsuz etkileri nelerdir?

Rekabet hissetmiyorum. Bu sektörde çalışan kişileri tanıdığım için  pozitif olarak etkileniyorum diyebilirim. Baskı kısmına gelecek olursak hissetmiyorum desem yalan olur, aklınızdakini kelimelere dökerken, filtreleyerek kullanmak zorunda kalabiliyorsunuz.

Kendime sorduğum, farklı ve ses getirecek neler yapabilirim soruları beni daha çok kamçılıyor ve geliştiriyor.

Medya dünyasında bir şeyleri değiştirme şansınız olsa neleri değiştirirdiniz?

Uzmanlık sınırlaması getirirdim. Boş hebarlere ve gerçeği göstermeyen çalışmalara denk gelen biri olarak, gerçeği ile çelişen haberlere yer verilmemesini sağlardım. Ayrıaca zeki espirili yapılan karikatürlere yer verilmesini sağlardım.

Kendinizde bir şeyleri değiştirme imkanınız olsa neleri değiştirirdiniz?

Spor sektörüne daha önce başlar ve daha genç yaşta yurtdışına giderek, bu sektörü araştırmak için daha uzun süre kalırdım.

Medya ile aranız nasıl? Televizyon, internet, gazete, dergi gibi iletişim araçlarından ne şekilde faydalanıyorsunuz? Sosyal medya ile aranız nasıl?

Maçtan maça Tv izleyen biriyim . Ama haber kanallarını internet ve sosyal kanallardan takip etmeyi daha çok seviyorum. Daha hızlı ve güncel oluyor.

Beşiktaş Tv’deki çalışmalarınızdan bahseder misiniz ?

Sevgili Sevde Kobak’ın proğramının gündemine bağlı kalarak, gerek premier league, gerek diğer lig ve Türkiye liginde yaşanılan yeniliklerin spor pazarlamasına katklılarını konuşmak için konuk oluyorum.

Beşiktaş dergisindeki yazılarınızdan bahseder misiniz ?

Eğer yurt dışında izlenilen bir maça gitmişsem, o ülkenin ve kulübünün tarihine değinerek spor pazarlamadaki farklılıklarına ve ülkemizdeki pazarlama karşılaştırmalarını yapıyorum.

Ülkemizle ilgili ise ligimizin gündemindeki konuların spor pazarlama etkileri veya nasıl daha iyi bir spor pazarlama çalışmalar olabilir konularında yazılar yazıyorum.

Sporla ilgili aklınızda bir tv projesi var mı ?

Var, var ama biraz daha zamana ihtiyacımız var.

Yeni Medyanın ( Sosyal Medya ve İnternet ) Geleneksel Medyayı ( Radyo – tv gazete ) Yok edeceği söyleniyor siz buna ne dersiniz ? Yeni Medya sizce ne yönde ilerleyecek ?

İnanıyorum ama bunun için biraz daha zamana ihtiyacı var. Çünki X ve Y kuşağının ilgi alanları hızlı geçişi kabul etmiyor sanırım. Y kuşağından biri olarak, fiziken bir gazeteyi elime almak ve kokusunu duymak da hoşuma gidiyor.

Bence ilgi alanımıza göre (spor, Futbol, ekonomi vs.) google gözlük vb. bir aparatlarla programın veya sayfaların içinde  aktif olarak dolaşabileceğimizi ve yapay zekanın daha ön planda olacağını düşünüyorum. O günü de bekliyorum.

Boş zamanlarınız nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bol oranda spor ( fitnes, yüzme ve yürüyüş) kitap okumaya bayılıyorum. Arkadaşlarımla bir araya gelerek sohbet ise beni tazeliyor, yeni insanlar tanımak ise geliştiriyor. Birde gezmeyi de ekleyebiliriz sanırım.

 Hayatımın Kitabı/Filmi diyebileceğiniz bir kitap/film var mı?

Film; Kemal Sunal’ın tüm filmleri ve Piyanist. Tiyatro; Lenanın Güzellik Kraliçesi Kitap; Atatürk’ün Yanıbaşında ve Mesnevi  


Gelecek planlarınız nelerdir? Şu an bulunduğunuz konumdan memnun musunuz ve gelecekte kendinizi nerelerde görmek istersiniz?

Memnun sayılırım ama daha farklı neler yapabilirim diye düşünmeden edemiyorum. Zihnimde yapmak istedeiğim 3 konu var, bunlarla ilgili temas halindeyim. Sizler de haberdar oalacaksınız.

Son olarak eklemek istediğiniz bir şey, takipçilerinize vermek istediğiniz bir mesaj var mı?

Spor ve maçlar bizim, sahip çıkalım.