Dokuz köyde herkes şaşkın/
Yol bilinmez, iz bilinmez/
Herkes ayrı telden çalar/
Söz bilinmez, saz bilinmez//
Çobanlar toyda, sefada/
Yokuş bitmez, düz görünmez/
Hava puslu, güneş batmış/
“Kim dost, kim düşman?’ seçilmez//
Tilkiler bekçi kümeste /
Damlarda çürük kereste/
Namertlik en son viteste/
Hiç kimseye el verilmez//
Mizan bozuk, ayar bozuk/
Hiçbir şey doğru ölçülmez/
Savrulan çok, kovulan çok/
Doğru söyleyen sevilmez//
Onuncusu bizim köydür/
Hile hud’a meyve vermez/
Suyu duru, kaynak belli/
Bu köyde, başlar eğilmez///