(Yavruları en yüce makama varanlar adına, empati yaparak yazılmıştır.)

Esme poyraz, yağma yağmur ne olur!/

Bu sessiz mekanda yavrum uyuyor/

O uçtuktan beri sonsuz aleme/

Yüreğimde bir yanardağ duruyor//

Kendini beklerken, haber verdiler/

‘Yavrun cennetine vardı’ dediler/

Beni kor ateşe, sele verdiler/

Bu sessiz mekanda yavrum uyuyor//

Bilirim ki; yavrum hiç dönmeyecek/

Konuşamayacak; hiç gülmeyecek/

Ama yaşayacak; hiç ölmeyecek/

Bu sessiz mekanda yavrum uyuyor//

Yalvardım Hüda’ya, yere kapandım/

‘Çok zor bir imtihan’, ona inandım/

Yandım ya Rab; yandım; ciğerden yandım/

Bu sessiz mekanda yavrum uyuyor//

Kusura bakmayın, üzdümse sizi/

Sağalmıyor yara, dinmiyor sızı/

İstedim ki; biraz anlayın bizi/

Biraz sessiz olun; yavrum uyuyor//

Kuru laflar ile hatır sormayın/

Tek bir papatyayla bana uğrayın/

Omzuma dokunun, yalnız koymayın/

Gürültü yapmayın, yavrum uyuyor//

Hakk nezdinde, belki benim yukarda/

Nefse uyup kalmayınız çukurda/

Kim yücedir, belli olur huzurda/

Bu mekanda öyle biri uyuyor///

(Canfer BALÇIK; 30.11.2022)

(Evlat acısı çekenlerin önünde saygıyla eğiliyor, bu şiirimi de onlara ithaf ediyorum)