Geçtiğimiz haftalarda Meclis’ten geçen yeni Şans Oyunları Yasası’ndan sonra turizmin ve ekonominin önemli bir parçası olan bu sektörden de çatırdamalar gelmeye başladı! Konu bıçak sırtı bir konu olup, hassasiyeti bakımından turizmin önemli bir parçası olarak da yıllardan beridir ülkeye yerleşmiş bir konu! Kumarın savunulacak bir yanı kesinlikle olamaz ama 4 bin kişiyi istihdam eden büyük bir sektör olması ve önemli oranda ülkeye turist çekmesi açısından sürekli tartışılıp, gündemde tutulması gerekiyor! Daha şimdiden 800’den fazla personelin işine son verilmiş, bunun arkasının hızla geleceği söyleniyor! Belki bu sektörde çalışanların ezici çoğunluğu Türkiye’den gelmiş olabilir ama, bunların ülke ekonomisine katkılarını da düşünecek olursak, önümüzdeki günlerde çarşıyı kötü günlerin beklediğini söylemek sanırız çok yanlış olmayacak! Yasanın en fazla tartışılan konusu kuşkusuz ki, vatandaş oldukları halde buralara TC kimlik ya da pasaportu ile girenlerin durumu! İçişleri Bakanlığı ile polisin elinde kimin TC kimin KKTC yurttaşı olduğunun bilgisi var da, bunu gazino işletmelerinin bilmemesi uygulanacak cezalar bakımından epey cep yakacağa benziyor! TC pasaportu ya da kimliğiyle girip de, polis baskınında yakalandıktan sonra yurttaş olduğu anlaşılan bir kişinin yalan beyanından dolayı işletmelere adam başına kesilecek olan 5 bin Euro’luk ceza biraz insaf sınırlarının dışından yer alıyor sanki! Bir de kimsenin anlamadığı ama yasada yer alan “on call” psikolog olayı var! Yani, kumarda kaybedenlere anında hizmet verecek olan psikolog hizmeti meselesi… Sanırız para kaybeden ve bunalıma düşen insanların derdine çare olarak düşünülen bir sistem! Bunun da yükünü işletme çekecek ama, yasada detay belirtilmediği için, muallakta kalan bir konu! Bizim hükümetin başa geldiğinden beridir yaptığı hataların başında bir takım yasaları geçirirken acele etmesi geliyor! Bu kez de böyle oldu ve ‘sonradan düzeltiriz’ mantığıyla olaya bakıldı! Yine, gazinolara ağır yükler getiren yasanın bet ofisler için elini kıpırdatması ve adeta ülke genelinde sanki de çok yasal bir olay gibi göstermesi de düşündürücü ve gençlik için büyük tehlike! Eğer bir devlet kumara karşıysa, kökünden çözüm üretir ve ‘kapıyorum’ der, o zaman alkışlarız! Ama, bir takım tartışılan yasalar yapıp, insanların işsiz, turizmin sekteye uğrama olasılığı ortaya çıkarsa, bu da devletin ciddiyetiyle bağdaşmayan bir durumdur Günün Fıkrası Cenaze şoförü… Bir gün taksiye binen bir müşteri şoföre bir şey sormak için hafifçe omzuna dokunur. Şoför bir çığlıkla direksiyonun kontrolünü kaybeder, bir otobüse çarpmak üzere iken direksiyonu kırar, kaldırıma çıkıp, bir vitrinin önünde arabayı durdurur arkaya dönüp müşteriye: "hayatta bir daha bunu yapmayın!" diye bağırır. Müşteri ise sakinlikle bir ufacık dokunmanın onu bu kadar korkutup sıçratacağını düşünemediğini söyler. Bu arada kendini toparlamış olan şoför, müşteriye donup: "haklısınız, aslında sizin kabahatiniz yok" der. “Bugün benim ilk taksi şoförlüğüm, 25 senedir cenaze arabası şoförüydüm!” …