Başarı herkes tarafından arzu edilir. Ama herkes olmayanlar tarafından elde edilir.
Arzulanan ama elde edilmesi için neredeyse hiç çaba  sarf edilmeyen , kolay olduğu sanılan bir kavram. Ama zaman, emek ve sabırla elde edilen hayatta ki tek kavram belki de.
Atalet içinde olanlar için sadece bir hayal. Ve ulaşmak mı?'' Kim kaybetmiş de biz bulalım''  bahanesi altına saklanmak çoğumuz için en kolayı iken, başarı nerde? Gökyüzün de mi? Uzayda mı? Hayır. Kalbimizde, inancımızda,  beynimizde sonra fiilimizde.
Ve çok çok çalışmanın da yanında, sürekliliktir. İsteklerde, hedefte ve çalışmakta. Süreklilik, ısrarı tetikler. Israr vazgeçmediğiniz hedefinize kemikleşmiş kesinlikleri kazandırır.
Ve zamanla biriktirmiş acılar, hayal kırıklıkları ve yaşanmışlıklar birer birer tecrübeye ve tecrübe başarıya dönüşür.
Ve başarılı olursunuz. O  noktada başarının anne babası çoktur. Herkes bir şekilde kendine pay çıkarır benim sayemde oldu veya artık bizi tanımıyor diye. İçlerinde ki kıskançlık malınıza, başarınıza değildir. Kendi yapamamışlık ve kapasitesizlik komplekslerinedir.
En aşikar örneği, Acun Ilıcalı. Bir çok ortamda duydum; ''bir kaç yıl önce benden şunu isterdi, yok benim peşimdeydi''  vs vs . '' Ee şimdi bizi görmüyor nankör'' gibi cümleler kullanıyorlar.
Cevap çok net: İnsanlar başarılı olana kadar kaçınız sizden istenen desteği sağlamışsınızdır; aksine yapmayı vaat edip(kapasiteleri olmasa da) koşullar sunup hayal kırıklığına uğratmıştır çoğu da.
Başarılı olmak için çabalayanlara kötü davranırsanız, bir gün başardıkların da sizi unuturlar elbette ve aranızdaki yaşanmışlıklara göre de gün gelir haksızlıklarınızın karşılığını bulursunuz.
Başarı için çabalayan herkes, süreklilik ısrar ve emeği sabırlı davranarak göz ardı etmemeliler.
Ve Acun Ilıcalı' yı örnek alarak onu tebrik ederken, onunla tanışmış olmaktan memnuniyetim bir yana, projelerinde olmak, başarılı işler yapmaya devam etmek özel ve gurur verici bir neden olacak benim için.
Başarıların için tebrikler ve sürekliliğini diliyorum Acun Ilıcalı.