"TÜRK İNSAN MÜHENDİSLİĞİ, TÜRKLERİ MOTİVE ETMEK", 3 Kasım 2006 tarihinde Pegasus Yayınevinden çıkan dördüncü kitabımın ismi. Biz biliyoruz ki, Türk milli karakterinin oluşmasına, birlikte geçen binlerce yılın bilgi birikimi, iklim, arazi ve yaşam koşullarının avantajları, eğitim düzeyi, gelenek ve göreneklerimiz ile yaşattığımız kültür değerlerimiz etki eder. Amerikalı Coni ile Türk Selim'i bir tutamayız. Ayşe'yi ve Hasan'ı, Robert ve Jane gibi yetiştirip yönetemeyiz. Elbisenin modeli ayni olsa bile vücut ölçülerimiz uymaz. Çünkü genlerimiz farklıdır. Bizim insanımızın yetişmesinde Türk karakterine yönelik ve Türk insanının kabiliyetlerine göre hazırlanmış dokümanlar gereklidir. Fakat kitap raflarında Türklerin kaleme aldığı Türklerin nasıl yönetileceğini anlatan kitapları bulamazsınız. Elinizdeki kitap böyle bir ihtiyaçtan doğmuştur. Bilim ve teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin, yaratıcı vasfı ile ön plânda daima insan vardır. Çünkü insan kullanacağı teknolojiyi kendisi yaratır. Yarattığı makinelerin esiri olmadan onu kullanıp geliştirmek kendi elindedir. Hiç bir gelişme insanın değerini azaltamaz. Yenidünya düzenini iddia edildiği gibi makineler değil, bilgili ve kendini yetiştirme gayreti içinde olan insanlar kuracaktır. Teknoloji çağını yakalayan 2000'li yılların Türk insanının yönetimi kolay değildir. Türk yöneticileri; yönetecekleri insanlar kadar, yönetimde kullanacakları teknolojiyi de iyi tanımalı ve bizzat kullanabilmelidir. Binlerce yıllık kültür yapısına sahip ender toplumlardan biriyiz. Buna rağmen yeni nesilleri motive ederken; geçmişimizi ve günümüzü ayni kültür potası içinde bütünleştirdiğimizi söyleyemeyiz. Çünkü üzerimizde küresel kültür emperyalizminin büyük baskısı vardır. - Acaba biz kimiz? - Bizim isteklerimiz, arzularımız ve beklentilerimiz nelerdir? - Türk insanını dış baskılardan arındırıp nasıl motive edeceğiz? - Küreselleşmenin hâkim olduğu, bilim toplumu haline gelme çabalarının hızlandığı günümüzde nasıl bir yönetim ve nasıl bir yönetici istiyoruz? - 21 inci asrın İnsan Mühendisleri olarak yöneteceğimiz Türk insanını birbiri ile uyumlu bir ekip halinde çalıştırarak belirlenen milli hedeflere nasıl yönlendireceğiz? İşte bu soruların Türklere ait ve Türk'e göre çözümlerini bu kitapta birlikte bulacağız.. Türkleri motive etmek için; Türklük düşüncesinin ve Türk yaşam tarzının, yani tarihi süreç içinde günümüze ulaşan Türk Kültürünün bütün unsurlarıyla yaşayan ve gelecek nesillere aktarılması gerekmektedir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün genç kuşaklara emanet ettiği iki husus vardır. Bunlardan birincisi, "Cumhuriyetin temeli kültürdür" sözünde anlamını bulmuştur. İkinci husus, ise "Türk kültürünün çağdaş uygarlık düzeyi üzerine çıkarılması" hedefidir. Bu konularda Gazi, Gençliğe Hitabe'sinde Türk gençliğine büyük sorumluluklar yüklemiştir. Bu iki temel göstergeyi milli hedef alarak diyebiliriz ki; Türk milletinin sahip olduğu tarihi ve kültürel miraslar ile Atatürkçü Düşünce sistemi üreteceğimiz milli değerlerin temel dayanağı kabul edilmelidir. Bu nedenle mevcut ve yetişen nesiller her alanda Türk Tarihi, Türk Kültür mirasları ve Atatürkçü Düşünce ile donatılmalıdır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti varlığını ve bekasını Türk milli karakterini ve kültürünü yaşatabildiği ölçüde sonsuza dek sürdürecektir. Bunun için, Türk toplumunun bütün kesimlerine plânlı, programlı, sürekli ve dengeli bir şekilde en geniş seviyede verilecek eğitim ile Türk kültür öğelerinin toplum hayatında canlı tutulması sağlanmalıdır. Türk toplumunun dünya güç dengelerini kontrol eden ülkeler nezdindeki en güçlü yanı, enerjik, dinamik ve geleceğe güvenle bakan genç nüfusudur. İnanıyorum ki, bu genç nesiller Türkiye'yi önce bölgesel güç merkezi haline getirecek ve daha sonra dünya güç merkezi durumuna ulaşmasını sağlayacaktır. Ülkemiz üzerinde yıllardır sürdürülen yoğun psikolojik savaş uygulaması ile beyinlerimiz, yabancı kaynaklardan bize ait olmayan fikir ve düşünceleri almaya zorlanmıştır. Bununla Türk kültürü unutturulmaya ve Türklük şuuru ortadan kaldırılmaya çalışılmıştır. Gerçekleştirilen profesyonel saldırılar toplumumuzun aydın kesiminde etkili olmasına rağmen geniş halk kesimlerinde pek rağbet bulmamıştır. Çünkü verilmek istenen kültür unsurları Türk insanının normlarına uymamıştır. Türk toplumunu bilgilendirmek amacıyla ihtiyaç duyulan Türk tarihi ve Türk kültürü değerlerini kimler, nerede ve nasıl vereceklerdir? Sorun buradadır. Bu konuda öncelikle yapacağımız öncelikli iş, bu eğitimi verecek ve onları geniş halk kitlelerine ulaştıracak yöneticilerin yetiştirilmesidir. Milletin büyük çoğunluğu sahip olduğu üstün Türk kültürünü muhafaza etmesini bilmiştir. Kültürünü kaybeden ve yabancı kültürlerin esiri olanların çoğunlukla yönetim kadrolarını işgal eden aydın kesimden çıktığı ve ülkemizde süratle ciddi tedbirler alınmasını gerektiren aydın hıyanetinin hakim olduğu bilinen bir gerçektir. . Aydın hıyaneti gerçeği Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından büyük NUTUK'ta belgeleri ile defalarca vurgulanmıştır. Ülkemizde milli menfaati olan küresel mihrakların ilk hedefi işte bu aydın kesimdir. Bu kesimin yabancı ülke kültürleriyle bütünleşerek Türklük şuurundan ve Türk kültüründen uzaklaştıkları ve Türk toplumunun bu insanlar eliyle büyük sıkıntılara düşürüldüğü hususu tarihimizde çarpıcı örnekleriyle yer almaktadır. Aydınlarımız iyi eğitildiği ve gerçek Türk kültürü ile mücehhez kılındığı takdirde Türk toplumunun bütün kesimlerini Türk milli menfaatleri doğrultusunda milli hedeflere kolayca yönlendirebilecekleri değerlendirilmektedir. Dünyanın en önemli coğrafi mevkiinde bölge ve dünya barışının sağlanabilmesi, uluslararası dengelerin kurulup muhafaza edilebilmesi ve 21nci asra TÜRK ASRI olarak TÜRK MÜHRÜ' nün vurulabilmesi için hedefimiz, "AYDIN TÜRK İNSANININ YETİŞTİRİLMESİ" olmalıdır. Gayretler bu yönde teksif edilmelidir. İyi yetişmiş liderlerin eline teslim edilen Türk milletinin bütünü ile Türk milli menfaatleri doğrultusunda milli hedeflere sapmadan ve kolaylıkla ulaşabileceklerine kimsenin şüphesi olmamalıdır. "TÜRKLERİ MOTİVE ETMEK" kitabımda Türk İnsan Mühendisliği kavramına işlerlik kazandıracak hususları ortaya koymaya çalıştım. Tarihi süreç içinde bizi biz yapan değerlerimizin ışığında Türk toplumunun nasıl motive edilebileceğini kendi yetiştiğim ve otuz yıl hizmet yaptığım ordu yönetiminden kesitler alarak irdeledim. İnanıyorum ki bu çalışmam diğer sektör yöneticilerine de örnek olacaktır. Bu çalışmalar bir araya geldiğinde Türk Toplumunun bütününün yönetim esasları ortaya çıkacaktır. Yüce Atatürk'ün Türk milleti'nin özelliklerine göre oluşturduğu düşünce sisteminin her Türk'e rehber olmasını diliyorum.