Bayramın son gününde adı Bayram olan otel 5.6 lık depremde toz yığınına dönüverdi...Tıpkı filmlerdeki gibi...yakılmış insan bedenini kavonoza alıpta boşluğa savururlar ya... kül toz bulutu biçiminde uçar gider... 40 yıllık mazisinde bir bayram günü- adıyla aynı gün- bu kaderi yaşaması ne acıdır Bayram Otelin...Oysa 2 sene önce yapılan makyaj çağın modasına uymayıp gerçek bir takviye ile güçlendirilseydi bu canlar yanmayacaktı. Eskilerin bir lafı var; “Karpuz değil ki içini açıp bakasın” Ne yani otel odalarına elimizde çekiçle mi girip alçıpan duvarların altını kontrol edeceğiz? “ Evet buraya da bakalım çatlak var mı” Böyle bir mantık var mı arkadaşlar kimseye güvenemez olmak ne psikopat bir yaşam tarzıdır. (Bu düşünce henüz subliminal mesaj yememiş beyin için geçerli-ileride açıklayacağım) Sağlam denilen yapılarda onlarca insan ölüyor kimi önceki depremi yazmaya, kimi millerce öteden yardıma gelmiş, kimi sağlam gördüğü makyajlı otelde emniyet unsuru bulmuş... Ben epeyidir yazmaktan usanmıştım çünkü parmaklarım güzel bir cümle yazamıyordu. Tepetaklak giden bir dünya, savaşlar, insanoğlunun dayanılmaz hırsı, çöküş ise Bayram Otelinden daha hızlı... İşte yine yazmak istememin sebebi; İsyanım... Hep gezi arefelerinde internetten baktığım gibi ikinci depremin ardından da otel bilgileri ve otelde daha önce kalanların yorumuna baktım... Bayram Otel Van...Yorumlardan birkaçını okuyorum...Ama ilk defa ben yorum yapamıyorum... 29 Mayıs 2010 hakkında yorum yaptı “Kısa bir iş gezisi için Van'a giderken aklımda Doğu'da düzgün otel bulamamak gibi bir endişe vardı.Sağolsun bayimiz olan firma Van'ı iyi bildiğinden Bayram otel'ini tavsiye etti.Otel 2010 yılında tamamen yenilenmiş.Yataklar havlular halılar hepsi tertemiz ve yeni.Otel şehrin tam kalbinde.Taksim'de The Marmara ne kadar merkezi ise Van'da Bayram oteli o kadar merkezi.Kapalı otoparkı olmasıda iyi bir avantaj.Aracımda bir sürü şey vardı onları yukarı taşımak zorunda kalmadım.Otel'de kahvaltı iyi ama Van'a gitmişken.Otelin altındsa bulunan Van Kahvaltı salonuna gidin bence.İyi ve temiz bir otel.Herkese tavsiye edebilrim.” “Çok iyi değer için para” 13 Eylül 2010 hakkında yorum yaptı “Kentin tarihi otel. Hala koþucu kimi chek-in sayaç alacaksınız kurucusunun oğlu tarafından. Şimdi yenileme sürecinde ki gerçekten büyük ölçüde en iyi Bu otel şehirde dönecek. Koþucu bussiness bilen peole tarafından. İngilizce konuşma ve gerçekten yardımsever otel personeli. İyi döşenmiş, ferah odaları ve gerçekten rahat banyo. Deniz seviyesinden şehir ancak yaz aylarında üzerinden 1,700 m yüksekliği önemli bir nokta gibi görünüyor havada conditined Odalar bu gerçekten sıcak rağmen olabilir. Kahvaltı büfesi mod olduğunu ve gerçekten çok iyi. Biz (tüm vistabe kasabasında olanlar bence) en az 6 otel ziyaret ve iki nghts başka bir harcama sonrasında bulundu. Hiçbiri-in onları klimalı odalar vardı. Eylül 2010 biz ödenen 100 tl için bir çift kişilik Oda-Kahvaltı dahil olan çok iyi bir fiyat dikkate teklif Merkezi Town. Öyle güzel (sürüklenmektedirler kentsel ve kısa mesafe otobüs) istasyonundan 500 m. Şehirlerarası otobüs terminali (1 km civarında) near öyle değil ama otobüs ya da taksi oradan kolayca erişilebilir (2-5 tl) ya da eğer bir sırt çantası taşımak yürüyüş. Sadece sokakta kalmak restoranlar, icecreams, tatlı mağazaları, alışveriş, yerel Müze (extremeley recomended) ziyaret ya da sadece arund gerçek "Kürt misafirperverliği" yaşamaya şehir dolaşıp ihtiyacınız...” • Eylül 2010 tarihinde çift olarak konakladı, seyahat etti “Mükemmel iyi değer merkezi konumdaki otel” 26 Temmuz 2010 hakkında yorum yaptı “Merkezi çok ziyaret değer Van Müzesi alışveriş alanında ve yakın bulunur. Mükemmel konuksever ve oldukça yardımsever otel personeli. Otel ana alışveriş caddesi ve personel İngilizce konuşur. Odalar çok temiz airconditioninig ile iyi boyutu vardır. Banyo iyi boyut Duşakabin ile büyüktür.Bir türlü restoranlar, tatlı Mağazalar, caffeterias ve süpermarketler için yürüme oteldir. O parayla iyi değerdir. Açık büfe kahvaltı çeşitleri bir seçenek içerir. Van tekrar ziyaret şansı varsa ben bu otelde gitmek ...” • Temmuz 2010 tarihinde konakladı Görüldüğü gibi kimse otel yorumunda çatlak patlak var mı yok mu ilgilenmemiş. Büyük olasılıkla da otele yapılan 1 milyonluk makyajdan sonra olan yorumlardı bunlar... Gelelim Subliminal Mesaja... Başka bir anlatımın içine gömülü olan bir mesaj veya işaret anlamını taşıyor. Normal insan algılarının limitlerinin altında kalmak, o anda fark edilmemek üzere tasarlanmışlar. Bilinçli dikkat tarafından fark edilemezler. Ancak bu mesajların bilinçaltını etkiledikleri deneyler sonucunda ortaya çıkmış... Reklamcılık, sinema, propaganda alanlarında da yaygın olarak kullanılmaktadır. Seneler önce çizgi filmler için de kullanıldığını duyduğum ama çevremde her zaman ki gibi diğer önemliler gibi ciddiye alınmayan ama etkileriyle bir uygarlığı sonlandırabilen “Bilinçaltı Silahları” Öncelikle Deşifre Programının yaptığı bu konulu program için minnettarlığımı ifade etmek istiyorum. Her kanalda geniş geniş program yapılmalı-Konferanslar düzenlenmeli ve de denetimin çalışmasını sağlanmalıdır... Bu meretin nasıl işlediğine gelince; Başta reklamlarda, filmlerde olmak üzere her film karesinde gözün yönlendiği yerlere ya pornografik yazı ya da görsel resimleri yerleştiriyorlar. Özellikle çizgi filmlerde koyuyor kurgucular. Çünkü genç beyinlerin ilgi odağını o alanlara çekip uzun vadede sadece cinsellik ya da kötülük simgeleriyle beyini besliyorlar. Film seyrederken hiç bilinçli görülmeyen ama bilinç altının yüzlerce kez gördüğü bu efektler insanları şartlıyor. Hiç düşündünüz mü yeni nesil neden bu kadar alkol sigara ve de cinselliğe düştü? İntahar düşünceleri, satanizm neden ilgi odakları? Neden her yerde uluorta heryerde birbirini okşayan, öpüşen, ar’dan nasibini almayan, kimin eli kimin cebinde olmayan gençler grupları nasıl bu kadar çoğaldı? Atalarımızdan kalan değerleri sizce neden yitirdiler? Bizler hiç mi birşey göstermedik? Tabii ki hayır ama son derece iddialıyım bu soruların cevabı budur. Bizim dışımızda gelişen bu tip sanal tehlikeler çocuklarımıza Ata değerleri şaşırttı. İnanılır gibi değil, duyunca tüylerim diken diken oldu. Bakın rezilliğe; MP3 dosyalarının içinde insan kulağının duyamayacağı çok yüksek frekansta satan (şeytan) kavramının işlendiği ve bu kavramlarla kedi köpek veya atlara bile uygulandığında hayvanları çılgına çevirebildiği kanıtlanmış. Şimdi gözünüzün önüne getirin konserlerde heavy-metal müzik dinleyen hayvansı hareketler yapan gençleri...Çok acı çoook... 1950 ‘li yıllarda Amerika’da bir reklamcı sinema salonlarında bu mesaj yöntemini denemiş ve patlamış mısır ve kola satışlarında %20 lik bir artış sağladığını görmüş. Yaptığı deney ise; Film izlerken saliselik zaman dilimleri içerisinde akan görüntülerde “aç mısın-patlamış mısır ye -kola iç” gibi mesajları izlettirmekten ibarettir. Kişiler bu görüntüleri hatırlamazlar ama bilinç altına verilen bu direktif ile film aralarında verilen mesajı yerine getirirler. Bu reklam türü artık yasaklamıştır. Şu anda 55 ülkede bu mesajlar denetimlerle yasaklanırken; ülkemiz de bu denetimin kontrol altında olmadığı gençlerimizin halinden apaçık ortadadır. Oysa; Madem bilinçaltına bu veya benzer yöntemlerle bilinçli bir algı yüklemesi yapılabilmektedir. O zaman kişinin ihtiyacı olduğu yönde bilinçli bir algı yüklemesiyle belki de en zayıf hissettiği noktalarda yardımcı olunabilecektir. Stres yönetimi, sigarayı bırakma, kendine güven eksikliği gibi daha onlarca farklı konularda artık bu subliminal mucizeden yararlanılmaktadır. Ama kişinin kendi rızasıyla...Siz rahatlatıcı müzik parçalarını dinlerken bilinçaltınızsa kendisine verilen mesajları hiç aksatmadan kayda alıyor ve uygulamaya başlıyor. Unutmayın bilinçaltı hiçbir mesajı es geçmez, unutmaz. İhtiyacı olduğunda koşulsuz uygular. İşte bu da bilinç altı eğitiminin en temel noktasıdır. Ama biz teknolojiyi hep ranta çevirmeyi seçeriz o da negatiftir. Daha da kötüsü bilinçaltımıza verilen bu mesajlarla beyinlerimizi izinsiz yıkamak suçtur. İnsanlık ihlalidir. Şimdi tekrar başa dönelim...Bayram Otelin yıkılmadan önceki yorumlarda da insanların makyaja-alışverişe-görselden başka hiçbirşey düşünmeden değer yargılarını belirtmeye...Sizce de alt yapısını sorgulamadan bu insanların bu makyaja kanmalarını sebebi de uzun zamandır yapılan bu görsele olan sempati mesajı verilmesinden değil midir? Alışveriş yapın, para harcayın, siz daha üstün olun...Herkes artist oldu farkında değil misiniz Allahaşkına? Sağlıklı düşünemez olduk kukla olduk... Subliminal tehlike her yerde ensemizde uyanın uyandırın lütfen...