KIBRIS- GİRNE Doğal bir zerafet … Alabildiğine huzur… Şehrin hırçın yorgunluğundan uzaklaşmak isteyenlere…
Kıbrıs’ı tarih boyunca yaşadığı pek çok hikayenin, çatışmanın ve barışın izlerini taşıyan bir ada olarak tanımlasak yeridir. Girne de , burada yer alan bir çok tarihi yapıya ev sahipliği yaparak görenlerin gözlerini kamaştıran doğal güzellikleri ile Kıbrıs turizminin önemli noktalarından biri … Peki, bu canım Akdeniz cennetinde yer alan, tarih ve doğanın mükemmel bir noktada kesiştiğini bilen var mı?
Kıbrıs’a defalarca gitmeme rağmen ancak bu kez fırsatı yakalayabildim ve yeşiline havasına tarihine hayran kaldım. Deniz ve dağların buluşma noktası olan bu köyün adı Karmi …
Yavru Vatan’ın gizli harikalarından biri diyebileceğimiz Karmi Köyü 1870’li yıllarda İngiliz aristokrat kesimi tarafından keşfedilmiş ve savaş nedeniyle terk edilmiş. Köy, ilerleyen yıllarda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) tarafından yeniden canlandırılmış. Bugün ise bölgede ağırlıklı olarak İngiltere ve İskoçya asıllı vatandaşlar ikamet etmekte…
19. Yüzyılın başlarında bu köy, altyapısını oluşturan ve bugünkü güzelliğine sahip olmasını sağlayan İngiliz soylulara ev sahipliği yapsa da iç karışıklıklar sebebiyle bölgede yaşayanlar Karmi köyünü de arkalarında bırakarak adadan ayrılmışlar böylece ıssız ve esrarengiz hale gelen köy, tekrar savaş sonunda onarılarak inşa edilmeye başlanmış yeniden insanlar yerleşmiş, yıllar geçse bile hala az bir popülasyona sahip olmasıyla ıssız bir yerleşim olma özelliğini korumuş… Düşünebiliyor musunuz 2011’de yapılan nüfus sayımına göre sadece 55 kişi yaşıyor.
Karmi’nin coğrafi konumuna bakarsak Girne’nin batısında şehir merkezine yaklaşık 8 kilometre uzaklıkta. Beşparmak Dağları’nın eteklerinde konumlanıyor. Bu tarihi köy, Akdeniz’in göz alıcı manzarasına eşlik eden doğa manzaraları ile vizörlere enfes kareler verirken, meyve ağaçları ve rengarenk çiçekler size yavaşça cennetin kapılarını aralıyor …
Karaman (Karmi İngiliz Köyü) geleneksel Kıbrıs tarzına uyan mimarisinde nostaljik taş evleri, zarif bahçeleri ve ahşap detayları köyün karakteristik halini evlerin kapılarının canlı renklerle yarattığı dokuyla bütünleşiyor. Sokak adları doğadan ilham almış. Mesela ağaç türlerinden…hatta bazı köşkler ve villaların da özel isimleri var. Sakin ve huzurlu bir atmosferle uyumlu. Ha unutmadan… O küçücük köyün merkezinde yer alan İngiliz tarzı kırmızı telefon kulübesi adeta buranın simgesi niteliğinde.
Tarih ve kültürel zenginlikleri içinde barındıran Karmi oldukça küçük, samimi bir köy. Tunç Çağı’ndan kalma anıt mezarlar, köyün merkezinde yer alan Meryem Ana Kilisesi, 16. yüzyılda yapıldığı belirtilen St. George Kilisesi, Bizans dönemine ait Karmi Manastırı köyün geleneksel taş evleri bölgenin tarihi serüvenine tanıklık etmekte. Kilisenin etrafını çeviren evler, eski haliyle nostaljik bir his uyandırsa da, bazıları yeniden inşa edilmiş, bazıları ise tamir edilmiş. Bu evleri süsleyen ve güzelliklerini ön plana çıkaran faktör tabii dört bir yanında bulunan ormanlar ve fondaki dağlar. Hele sonbaharın hüzünlü sarısı Van Gogh’un tablolarına benzer görseller yaratıyor.