Niyetim sigara reklamı yapmak veya sigara içmeyi özendirmek değildir. Sadece rahatsız olduğum bir konuya ufacık göz atacağım. Sigara kokusunu hiç sevmiyorum ve çevremde sigara içen bir sürü insan var...
İstanbul’da özellikle kadınların sigara içmesi ilk geldiğim günden itibaren dikkatimi çok çekmişti. Yine sizi memleketime Azerbaycan’a – Bakü’ye götüreceğim. Burada kadınlar hiç sigara içmez, içen varsa bile gizli gizli içiyordur elbet... Sokakta veya dışarıda yürüyerek sigara içen birine hiç rastlamadım. Eminim ki sigara içen biri olsa kötü kötü öyle bakarlar ki sana... Toplum gözüyle böyle kadınlar hiç iyi karşılanmaz. Azerbaycan’da sigara içen kadın olmak... anlatması bile zor... Bu sadece kadınlar için geçerli, erkek sigara kullanıcıları ise oldukça çok...
Ama şu an yaşadığım ülkede genç kızların sigara içmesi normal bir davranıştır. Hatta özgür bir davranıştır, gördüğüm manzaranın bana anlattıkları bu. Bir arkadaşıma sordum “Bir kadın neden sigara içer” cevap “Bir erkek neden sigara içerse ondan içer, yani sevdiğinden yada bağımlı olduğundan”.
Küçük bir araştırma yaptım... Türkiye, dünyada en fazla tütün ürünü tüketilen ülkeler sıralamasında ilk 10 ülke arasında yer almaktadır. Yaklaşık 12 milyon erkek ve 4 milyon kadın sigara içmektedir. Hem erkek, hem de kadınların çoğunluğu tütün kullanmaya 15-17 yaşları arasında başlamaktadır. Bu gösterge şunu diyor. Sigaranın arkadaşları çok bu ülkede...
Bir kadın niye sigara içer? Bu soruyu çoğuna sordum...
Hatta bir kez tadına baktım, belki zevklidir veya pasif kullanıcı olmaktan daha iyidir diye... Ama hiç hoş olmadı... Çok kötü mide bulantısı, baş ağrısı, gözlerim yaşardı, sevmediğim sigara kokusu bir kaç saat beni kapsadı... Bu ilk ve son oldu...
Düşünüyorum ki, her bir kadın içinde bir kapalılık, gizli bir kutsallık varken sigara dumanıyla çevresinde bulunmak hiç de güzel değildir. Ama bunun geniş halk yığınlarında genel kabul görmüş olması, kimi değerlendirilmesi biraz genel olarak konuya göz atmamı talep etti.
Özel bir hastanenin psikoloğu bunları anlatıyor röportajında; Tiryakilerin büyük çoğunluğu sigaraya gençlik, hatta bazen çocukluk döneminde başlarlar. İlk sigarasını ileri yaşlarda içipte sigaraya bağımlı hale gelenlerin sayısı çok daha azdır. Herkesin sigaraya başlamada kendine göre farklı sebepleri vardır. Bu bazen büyüdüğünü ve artık özgür olduğunu çevresine gösterme arzusudur… Bazen özentidir… Bazen arkadaşlarının çoğu içtikleri için onların arasında yer edinmek veya dışlanmamak içindir… Bazen bu nasıl bir şeymiş ben de deneyeyim merakıdır… Bazen sigara içen ünlü kişilere benzeme veya kendini onlarla özdeşleştirme hevesidir… Bazen de sigara reklamlarından etkilenme sonucudur.
Sigaraya başlamada anne, baba veya okulda öğretmenin sigara içiyor olması çok önemlidir.
Bundan başka Türkiye’de doktor ve hemşireler arasındaki sigara içme oranları da gelişmiş ülkelere göre çok daha fazlaymış. Özellikle doktorların sigara içmeleri hastaları olumsuz yönde etkiler. Sigarayı bırakmalarını güçleştirir. Her ne kadar halk arasında çok kabul gören ‘Doktorun dediğini yap, yaptığını yapma’ diye bir söz varsa da, ‘Zararlı olsa doktorlar içer miydi?’ diye düşünenlere verecek mantıklı bir cevapta bulmak zor maalesef. Kadınların ve toplumun sigarayla tanışmasının nedenleri bunlar olunca fazla söze gerek kalmıyor…
Şimdi oturup düşünelim!.. Kadın ve sigara… Yapılan araştırmalarda açık olarak görülüyor ve duyuluyor!.. Sigara içen kadının sağlıklı çoçuk doğurma ihtimali var… O zaman neden geleceğimizin hasta olmasına neden olalım… Nedenini sorgulamak ve sigara içme demek bize düşmez… Ama sigara içen kişiler bizim annelerimiz, kardeşlerimiz, ablalarımız, eşlerimiz, çocuklarımız olunca ve biz onları kaybetme korkusuyla onlara bir mesaj verebiliriz… Anne, abla, baba lütfen sigara içme... Benim için çok değerlisiniz… Çok…