“Milliyetimizin Dinî Temeli ve MİLLİYETÇİLİĞİN DİNLE KAVGASI” (Batı Tipi Milliyetçiliğe Cevaplar) Bu kitabın adı. Kitabın yazarı gazetemizin de değerli kalem erbaplarından Hüseyin Dayı. Bu kitabı nasıl yazdığını, nasıl emek sarf ettiğini nasıl çabaladığını yakından bilenlerdenim. Öyle ki zaman zaman iniltilerini duyar gibi oluyordum. Hemen her sabah onun uykusuz gecelerinde okumalarının ve tespitlerinin çok önemli başlıklarını paylaştığımız zamanlar olmuştur. Kitabın yazılması kadar basımı için de zahmetler çekildiğine ve Dayı’nın ıstıraplı hallerine de şahit oldum. Kanaatime göre kitabın fikir dünyamıza kazandırılmasında Hüseyin Dayı’nın gayret,bilgi birikimi ve öz verili çalışmasının yanında “BİLGEOĞUZ YAYIN EVİ” sahibi değerli dostumuz, Oğuzhan Cengiz’in entelektüel kapasitesinin, fikir haysiyetine hürmetinin de büyük payı vardır. Bu bakımdan her ikisi de takdire layıktırlar. Öncelikle bu kitabı, ülkemizde bitmek tükenmek bilmeyen ırkçılık, milliyetçilik, azınlık ırkçılığı, gericilik, ilericilik, Kürtçülük, Türkçülük.. vb gibi zihinlerimizi bulandıran kavramlara karşı aydınlık bir pencere olarak gördüğümü belirtmek isterim. Bu eser bir yandan; pozitivizm vurgunu yiyen aydınımızın ve fikir dünyamızın ser encamını gözler önüne sererken diğer yandan bu durumun giderek ağırlaşan faturasını önümüze koymaktadır. Kitap pek çok emsalinden farklı olarak; büyük bir samimiyetle bu dertlerimizin çözüm önerilerini de akıllarımıza ve vicdanlarımıza sunmaktadır. Ömrünün büyük bir bölümünü 1980 öncesi Ülkücü Hareket içinde tabiri caizse en ön saflarda ve kelle koltukta geçirmiş bu fikir adamına ülke meselelerinde iddia sahibi olan herkesin kulak vermesini dilerim. Hüseyin Dayı, bundan önce yayınlanan “TÜRKLER VE ÖTEKİLEŞTİRDİKLERİMİZ” adlı eseri (TİMAŞ Yayınları) ve bu eseriyle kanaatimce tam bir nefis muhasebesi de yapmaktadır. Kitapta nihai hedef “sen-ben, biz-siz” kavgasının terk edilerek bütün vatandaşlarımızın gönül huzuruyla yaşayacağı bir vatanın varlığında ittifak ve her ferdin devletinin adaletinden emin olduğu milletine mensubiyetten haz aldığı güven duyduğu bir milli yapının tesisidir. Bir kere daha Hüseyin Dayı’yı tebrik ediyor ve bu eseri fikir hayatımıza ulaştıran BİLGEOĞUZ YAYIN EVİ’NE şükranlarımı sunuyorum.