Steve Jobs’un hayatını anlatan önemli eserden not etmişim; “Kim olduğunu hatırlamanın bir yolu, kahramanlarının kim olduklarını hatırlamaktır” diyor. Çoğu gitmiş azı kalmış ömrümde o kadar sahte kahramana ve o kadar sahte kahramanlık nutuklarına şahit oldum ki bu asil kelime gönül dünyamda soru taşır oldu. Hele sırtını milletine dayayıp iman dolu göğsü serhaddı kaplamış, bakışları düşmana korku, dosta güven vermesi gereken “Peygamber Ocağımızın” içinden millet iradesini tepelemeyi maharet sayan, hatta bu asil millete “koyun sürüsü” diyebilenlerin türemiş olması içimde tam bir hicrandır…
III. Selim’in inleyen mısralarıyla:
“Çok tel kırılır sine-i kanun-i cihanda
Na ehline mızrab-ı tasarruf verilirse”
Bu ehliyetsiz ve liyakatsizlerin milletimizin destan otağında barındırılmamasını diliyorum.
Kahramanlık denildiğinde bizim kültür ve iman coğrafyamızda iki isim duygulara tercüman olmak ve yaşadıkları hayat bakımından öne çıkarlar. Biri Mehmet Akif, diğeri Muhammed İkbal dir.
Son günlerde yaşadıklarımı anlamak ve anlatmak için bu, iki büyük mütefekkirden gönlüme gelen esintileri sizlerle paylaşmak istiyorum:
Maziyi bu güne bu günü de yarına bağlamalıyız. Dünden haberi olanın bu günü sağlamdır. Bu gününü sağlamlaştıran yarınını da garanti altına almış olur. Dünümüzü; ilmiyle, irfanıyla, kültürüyle, medeniyet anlayışı, yanlışları ve doğrularıyla bilmek zorundayız.
Mesnevide söylendiği gibi; geçmişin ipinin ucunu geleceğin yumağının ucuna sıkıca bağlayabilmeliyiz.
“Adalet mülkün temelidir.” Sözünü yeniden anlamak için kuru nutukların, boş sözlerin, işe yaramaz malumatın peşinden değil “HİKMETİN” peşinden aşkla koşmalıyız. Unutmayalım ki; bu kelime insanlığın kurtuluşunun şifresidir. Çünkü içinde “İMAN, BİLGİ, İRFAN; İDRAK VE ADALETİ TAŞIR.” Bunu öğrenmek, öğretmek ve insanlığın dikkatini bu noktaya çekmek zorundayız.
Hikmete ulaşamamış insan zulmettedir. Kendi soyu dâhil bütün mahlûkatı yok edecek bir potansiyel felakettir.
Allah’tan tekrar kendimize gelebilmek cehti için, kuvvet talep etmeliyiz. Bunun için ilahi lutfa mazhar olabilecek gayreti, azmi göstermeliyiz.
Bu lutfa ermiş bütün İslam kumandalarının ortak duası ile Allah’a yalvarıyoruz:
“Allahım!
Kula kul olup köpeklerden daha sefil duruma bizleri düşürme. Haktan gayrı bir gaye uğruna kılıçlarımız sıyırtma. Çünkü biliyoruz ki o takdirde o kılıçlar sinelerimize saplanacaktır.
Allahım!
Seni idrakten bizleri ayırma. Sevgin varlığımıza hâkim olsun. Bütün korkular bizden korksun… “