2011 yılı tüm Kazakistan anlamlıdır. Yirmi yıl önce, 16 Aralık 1991 tarihinde Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev KC “Kazakistan Cumhuriyetinin bağımsızlığı” Anayasasını imzalamıştır. Bu gün, Kazakistan’ın başarılarını tüm dünya topluluğunun dilinde ve takdire şayandır.   Ülke yirmi yıl içerisinde devasa yol kat etmiştir. Bağımsız Kazakistan, uluslararası ve dinlerarası diyalog, nükleer silahsız dünya için harekete geçerek sadece 20 yıl içerisinde uluslararası arenada büyük başarılara ulaşmıştır. İktisadi ve siyasi sistemin oluşturulması, eşsiz kurum olan Kazakistan halkları Asamblesinin kurulması ülkenin önemli siyasi ağırlık ve uluslararası itibar kazanmasını sağlamıştır. Nazarbayev’in önerdiği bağımsız demokratik devlet modelinin oluşturulması ile ilgili inisiyatifine yüzlerce araştırmacı şüpheyle yaklaşmış ve yaklaşmaktadır. Ulusal güvenliğin pekiştirilmesine öncelik verilen ülkede toplumun iç siyasi istikrarının sağlanmasına dikkat edilmektedir. Kazakistan devlet modelinin kalkınmasının temel ilkesi : “Önce ekonomi, sonra siyaset”tir. Ayrıca, Kazakistan halklarının karşılıklı anlayışı, birliği ve hoşgörülüğü, ülkede barış ve huzurun korunması büyük önem arz etmektedir, zira bunlar ülkenin dünya arenasında başarıyla ilerlemesinin yegane şartıdır. Ülkenin bağımsızlığını ilan etmesini müteakiben tüm dünya kamuoyunun takdirini kazanan Kazakistan Devlet Başkanının aldığı ilk kararlarından biri, Semey nükleer poligonunun kapatılması olmuştur. Ülke liderleri Kazakistan’ın nükleer silahın yaygınlaştırılmaması, uluslararası terörizm, din temelli aşırıcılığa karşı mücadeleye katkısını olumlu değerlendirmektedir. Kazakistan’ın başkenti Astana Dünya ve geleneksel din liderleri Kurultayı ve çağdaş küresel sorunların çözümlenmesine yönelik diğer etkinliklerin merkezi haline gelmiştir. Nazarbayev, Kazakistan halkına son sesleniş konuşmasında şöyle belirtmiştir : “Bağımsızlığımızın yirminci yılına giriyoruz. Aralık 1991 tarihinde stratejik hedeflerimiz olarak istikrar ve başarıyı seçerek, her yeni aşama için yeni kalkınma programı oluşturmak suretiyle ilerlemeye başladık. İddialı hedefler belirledik ve ulaştık. 1994 yılında kişi başı Gayri safi milli hasıla 700 ABD dolarını aşmışken, 2011 yılında ise 12 misli artış göstererek 9 bin ABD dolarına ulaşmıştır”. Ülke bilhassa eğitim ve bilime büyük önem vermektedir. KC Devlet Başkanının iddialı hedeflerinden bir diğeri, Kazakistan’ı dünya bilim merkezine dönüştürmektir. “Ülke perspektifinin petrol ve gaza, sadece sanayi devlerine bağlı olmanın yanı sıra gelecek nesillere verebileceğimiz kaliteli eğitimle ilişkili olduğunun bilincindeyiz. Eğitim sisteminin durumuna bakarak ülke perspektiflerinden söz edilebilir” – diye belirtmiştir Kazakistan gençlik Kongresindeki konuşmasında. Sadece son 10 yıl içerisinde eğitim sistemine finansmanın 7,5 misli artması bunun sıradan sarf edilen söz değil, gerçek gelişim stratejisin olduğunu kanıtlamaktadır. UNESCO verilerine göre, bu gün Kazakistan Eğitimi geliştirme Endeksine göre dünyadaki 129 ülke arasında dördüncü sırada yer almaktadır. Nüfusun eğitim seviyesine göre ise 177 ülke arasında 14 sırada bulunmaktadır. Kazakistan 20 yıllık bağımsızlık döneminde, gurur kaynağını oluşturabilecek zor yollardan geçmiştir. Ülke, bir zamanlar SSCB’ne üye 15 birlik ülkesi arasında istikrarla ulusal çıkarlarını takip eden, hoşgörü ve güvenlik ilkelerini temel alan bölgesel lider konumuna gelmiştir. Başarıyla işleyen devlet ve sivil-siyasi toplum kuruluşları sayesinde ülke reformlar konusunda Arta Asya bölgesinde ve post Sovyet alanında lider durumundadır. Komünizmin zincirlerini kıran ülke kendine has milli özelliklerini korumuştur. Devlet Başkanı Nazarbayev ekonomi ve toplum şeffaflığı için, diğer deyişle komşularının ısrarla reddettiği alanlarda çabalamış ve böylece Kazakistan için uluslararası kuruluşlarda itibarı kazanmıştır. Kazakistan, Avrupa’da güvenlik ve işbirliği Örgütü başkanı seçilen ilk Asya, Müslüman, post Sovyet ülkesi olarak tarihteki yerini almıştır. Kazakistan Devlet Başkanı : “Bağımsızlığın 20.yılının kutlaması, sadece resmi bir etkinlik değil. Bağımsızlık, halkın önemli nimetidir ve bu fikrin her Kazakistanlıya ulaştırılması gereklidir kanaatindedir. Muhammet Ceyhan Stratejik araştırma merkezi Orta Asya uzmanı