Nevruzda Diyarbakır’da Öcalan’ın PKK ve yandaşlarını çözüme davetinin Türkiye’de ve dünyada gördüğü ilgi yanında, hem PKK ve yandaşları ve liderler arasında hem de Türk toplumunu oluşturan her kuruluşta, her kademe ve tabakada ortaya çıkan keskin görüş ayrılıkları hemen, süreç için yapılan hazırlığın yeterliliğini gündeme getiriyor.
PKK yandaşları ile liderlerin kendi aralarında uyum için Öcalan’a müracaattan başka diğer seçenekleri de kullanmak ya işlerine gelmiyor gibi, ya da bazı aşamalar bekleniyor.
Cumhurbaşkanının ‘Akil İnsanlarla’ ilgili olarak “Büyük sorunlarla uğraşılıyor. Büyük sorunların çözümünde siyasi kurumlar, herkes angaje olursa o kadar kolay olur” diye ifade ettikleri sürece katkı beklentileri yanında, siyasi partilerin henüz bir ortak paydada buluşamadıkları biliniyor. Ancak bu sancılı süreçte ortaya çıkacak her tür sorunun çözümü için bir ortak paydaya olan ihtiyaç da ortada.
PKK liderleri ve siyasi uzantısının, militanların ateşkes ve yurt dışına çıkışları için bir yasal ortam beklentilerini Başbakanın açıkça reddini müteakip, Akil İnsanlar ve yeni imralı ziyareti bir çözüm olabilecek mi? Ne dersiniz?
Dana sürecin başlangıcında, yine Uludere’de kaçak mazot getiren köylülerin sınırda durdurulmaları üzerine bölge halkı ile güvenlik kuvvetleri arasında gerginlik çıktığı malumları. Bu gibi olaylar yanında pek çok ve değişik olayların bu süreç devamınca ve sonrasında ortaya çıkacağı aşikar. Bir kaç hafta önce de bu sütunda belirttiğim gibi, PKK lı teröristlerin yurt dışında kontrol altında tutulmalarından, rehabilitasyonlarına, parçalanmış aile sorunlarından iş ve aş sorunlarına, adli ve hukuki meselelerden ekonomik meselelere kadar pek çok sorunlarına çözüm gerektiği ortada.
Çözülmeyen sorunların anarşiye davetiye çıkaracağından hareketle kararlı ve hazırlıklı olmak gerektiği değerlendirilmektedir.