Çarpan bahar havası gibi haberler… 

Şanlıurfa’da İnsani Yardım Vakfı tarafından Suriye’li kardeşlerimize hane başı 500-2000 tl yardım verilmiş. (Çünkü Suriyeliler insan. Biz mi ? Bilmiyorum hanemize ne yazılmış )

Bayram öncesi vatandaşlar tatil için yollara düştü ama gözü dönmüş Carabosse Zam,  sotada yatıp bekliyor,  kocaman zam paketi geliyor.

Dolar tek gözü açık uyuyor. Kritik eşikteyim uçtum uçuyorum.

Sahi uçmak deyince…

İki adet Koca Yusuf’ umuz  Kiev’de maaile bekliyor. Personel ne yapıyor günlerdir bilmem. Tahrip olmuş havaalanı vızır vızır elçiler gidip geliyor buradan ama nedense bu yavrucaklar uçup geri dönemiyor.

Gezi de müebbet kararı… Protestolar devam!

İstanbul’da kira artışı yüzde 126 yı geçti. Dört ayda ikiye katlanan daire  fiyatları can yakıyor.

Marmara Denizi’nde yine müsilaj belası.( Eh içine bu kadar atıkla ne bekliyoruz ki…Sen de geber Marmara !!! )

Dünyada kızamık yüzde 80 arttı. ( Bırrr veba geri dönerse muhteşem döner!)

Günde 10 lirayla hayatı götürmeye çalışan örnek denek. Kadın, içi dolamıyan buzdolabına vitrinmiş gibi esefle bakıp oturuyor..

Tezgahlardan tane ile alınamayan… değil çalınan meyveler…

Bu kadar sıkıntıya içmeden durulmaz arkadaş, bari içkiye zam yapmayın…

Dilde tüy yoktur. O yüzden bitmez. Hep söylenir de söyleniriz. 

Bu arada yine ayarımı değiştirdim.

Köy yanarken saçını tarayan deli misali gibi, her şeyi kafamdan süngerle silip konsere gittim. İyi ki de gitmişim.

CRR in nazik davetiyle INSPEKTOR GADJE BALKAN BRASS  a katıldım . 

Müfettiş Gadje 80 lerin popüler çizgi filmiydi. Sakar, dalgın, dikkatsiz, çevresinden bihaber bir müfettişti. Maceralarında  insan olmasına karşın vücudunun çeşitli yerlerinden çıkan yararlı cihazlar, suçluları yakalamasını kolaylaştırmakta yani cool denilen cinsten.

İşte bu grupta ismini bu müfettişin sürprizleri gibi inişler çıkışlardan almış. Barokta olduğu gibi çok seslilik Balkan müziğinde  de çeşitli duyguları etkili bir biçimde aktarıyor. Bayılıyorum. Dinginlikler arkasından aritmi yaratacak kıvrak havalar… Ohhhh

Merkezi San Francisco olan grubun çağdaş klarnet sanatçısı İsmail Lumanovski’nin sevimliliği ve başarılı icrası pandemide çökmüş ruhlarımıza çok iyi geldi. New York Times boşa dememiş ‘Muhteşem ve Korkusuz’ diye.

Bu tür özel konserler sahnede bir kaç gün yinelense iyi olur kaçıranlar için. 

Roman kültürü enteresandır. Her duyguyu müzikle anlatır. Hüzün birden neşede patlar. Yıllar önce Edirne Kavala Şenlikleri’ne katıldığımdan bu yana ayrı bir ilgi duyarım. Sizlere o günleri ‘İlle de Roman Olsun’ adlı yazımla aktarmıştım . Okumak isteyene bilgi olsun…

Evet arkadaşlar,

Cemal Reşit Rey’de modern yeni anlayışlarda çok güzel performanslar oluyor hem de girişi çok uygun fiyatlarda…

O gece hepimizin  öyle ihtiyacı vardı ki, oturduğumuz yerde  ayağa kalkıp şakkudu şakkudu oynadık. Ortalık kocaman bir festival ortamına dönüştü. Biraz şaşkınlasam da keyiflendim.

Bu kez bizi Balkan Havası çarptı. Hayat hep  böyle güzel çarpsa pek bi  güzel olurdu… Teşekkürler emeği geçenlere.