Ailenin hepsi yazar
Trabzon Çaykara ve Dernekpazarı ilçeleri ile ilgili ne varsa hepsini Çaykaralı Tuncer ailesi yazdı
Çaykaralı bir Tuncer ailesi var. Eşi de Çaykaralı olan İbrahim Tuncer, 3 çocuğu da dâhil olmak üzere aile yazarlar olarak yedi adet kalın ciltli ansiklopedik kitaplar yazdı. Çaykara ve Ötesi adlı proje kapsamında yazılan kitaplar ile ilgili bazı Çaykaralı büyük işadamı ve üst düzey bürokratlar, önce Çaykara ile ilgili yedi adet kitaba hayret ediyorlar. Hatta bazıları şaşkınlıkla “Çaykara ne ki bu kadar yazı çıkardın Çaykara’dan” şeklinde esprili yaklaşımda buluyor fakat alıp ta okumayı denemiyorlar. Deneseler, Çaykara için daha neler yazılabileceğini de düşünmeye başlayabilirler.
Yazar anne Zeynep Tuncer, yazar baba İbrahim Tuncer ve yazar kızları İlknur Kübra Tuncer
1-ÇAYKARA NUFÜS DEFTERİ ADLI KİTAP ÜZERİNE
Kıymetli arkadaşım ve Trabzon Yazarlar Birliği İstanbul Şubesi başkanı olan İbrahim Tuncer: Çaykara ve Ötesi Yayınları'nın ilk kitabı olan Çaykara nüfus defteri ile ilgili bir kitabı tarafıma gönderildi. Tarafımdan yazılan “Of ve Çaykara 1” ve “Of ve Çaykara” adlı 1986 ve 1991 yılı basımı olan kitapları Çaykara ile ilgili en eski kitaplar arasında idi. Onun dışında rahmetli Altay Yiğit’in Çaykara adıyla yazdığı “Çaykara ve Folkloru” adlı kitap Çaykara adıyla ilk kitap sayılabilir. Ondan sonra İstanbul’daki, Ankara’daki, Samsun’daki Of ve Çaykara dernek ya da vakıfları da zaman zaman dergi, prestij kitap ve almanaklar yayınlamış ve Çaykara adını eserlerinde kullanmışlardı. İbrahim Tuncer’in yönettiği Çaykara ve Ötesi grubu bu çalışmaların dışında Çaykara ile ilgili arka arkaya kitap serisine başladığında bende oldukça merak etmiştim. İbrahim Tuncer, arka arkaya Çaykara kitapları yayınlamaya başladığında Çaykaralı büyük bir iş adamının “Çaykara; ufacık bir yer. Ne buluyorsunuz da o kadar kitap yayınlıyorsunuz?” demişti. Evet, Çaykara ile ilgili ne buluyorlardı? Bu kitap serisi başlamadan önce benim Çaykara Sultan Murat Savaşları kitabım çıkmış idi. Bu kitap serisi devam ederken Çaykaralı Hüseyin Albayrak’ın Çaykara ile ilgili kitapları, Çaykaralı Hanefi Bostan’ın Trabzon ve Çaykara ile ilgili kitap ve makaleleri ile Vahit Tursun’un Çaykara dili üzerine yazdığı kitap ve makaleler yayınlandı. Çaykara demek bilgi için derin bir maden idi. Bu açıklığı iyi gören Çaykaralı İbrahim Tuncer, “doğduğum topraklara vefa borcum” diye Çaykara ve Ötesi adıyla bir çalışma grubu kurarak Çaykara ile ilgili ne varsa kayda alıp yayına sokmaya başladı. İşte Çaykara Nüfus Defteri adlı çalışma bu mahsulün ilk ürünü.
Bu çalışma ile ilgili olarak yaptığım İncelemede; bu çalışmanın harika bir çalışma olduğunu gözlemledim. Daha önce bu çalışmanın benzeri Of Nüfus Defteri” içinde Bir bölüm olarak yer almış idi. Burada farklı olarak; Of Nüfus defterlerindeki Çaykara bölümü; birebir orijinali fotoğraf şeklinde konularak orijinaline uygun birebir tercüme yapılması bu çalışmayı diğer “Of Nüfus Defteri” ve başka nüfus defterlerinden ayırmaktadır. Bu bakımdan bu çalışma, özel bir yere sahiptir. Bu çalışma ile aile tarihi konusunda kendi şelalelerini araştıranlar için; kendi köy tarihini araştıranlar için; o dönemde yapılan meslekleri araştıranlar için önem taşımaktadır. Çünkü bu çalışmanın içinde hem aile dizini var, hem de bu çalışmada anlaşılmayan eski kökenli sözcükler var. Ayrıca, aile dizini içindeki ailelerin hangi köylerde bulundukları bulunabilmesi için; aile dizinini açıp, vatandaş kendi sülale adının başka hangi köylerde olduğunu bu çalışma ile çok rahat görebilmektedir. Bu bakımdan çalışma büyük önem arz etmektedir. Bu bakımdan dolayı bu çalışmayı Çaykaralı olan ve Çaykara ile ilgilenen herkese tavsiye ederiz. Özellikle de bu çalışmayı yapan Rümeysa Kezban Tuncer kızımıza da bu hizmetinden dolayı bir tarihçi olarak, bir Oflu olarak, bir Trabzonlu olarak teşekkür ederim.
2- COĞRAFYASI VE BELGELERİYLE ÇAYKARA TARİHİ
Coğrafyası ve belgeleriyle Çaykara tarihi adlı İbrahim Tuncer'in yazdığı ve Çaykara ötesi Yayınları'nın bir çalışmasından bahsedeceğim. Öncelikle çalışmaya bakıldığında danışma kurulu olarak yöre tarihi ile ilgisi olan birçok isim yer almaktadır. Bunlar arasında Prof. Dr. Hikmet Öksüz, Prof. Dr. Cevat Ergin Ayan, Prof. Dr. Fikret Sarıcaoğlu, Prof. Dr. Mustafa Sıtkı Bilgin ve Prof. Dr. Nasrullah Hacımüftüoğlu ile araştırmacılardan ve yazarlardan Sadık Albayrak, Haşim Albayrak, Ali Hikmet Tuncer, Hanefi Tok, Ali Çakman, Hamit Gürhan, Rümeysa Keziban Tuncer, Berat Albayrak'ın adları danışma kurulunda yer almaktadır. Bu çalışmada Prof. Dr. Hikmet Öksüz’ün takdiminde kısa bir Of Çaykara tarihi girizgahı bulunmakta olup Fikret Saraçoğlu’nun da bir takdim yazısı İbrahim Tuncer'e övgüsü vardır. Ayrıca Haşim Albayrak’ın Çaykara tarihi konusunda girizgâhı ve ihsan Ayrancı'nın aynı şekilde bir giriş girizgâhı vardır. Devamla; Belediye Başkanı Hanefi Tok’un yazısı ile Çaykaralı üst düzey hukukçulardan Ali Hikmet Tuncer’in takdimi vardır. Bundan sonra kitapta; Çaykara'nın coğrafi konumu, dereleri, tepeleri, gölleri, şelaleleri, iklimi, bitki örtüsü, yabani ve evcil hayvanları, sosyal yapısı vardır. Ayrıca devamla; turizm, doğal su kaynakları ve ekonomik yapı anlatıldıktan sonra Çaykara tarihi konusuna gelinmiştir. Çaykara tarihinde; benim, Of ve Çaykara olarak çok geniş ve çok uzun süreli araştırmalar yapmış olmama rağmen “boynuz kulağı geçer” misali; İbrahim kardeşimiz, benim bulduklarım üzerine, burada Çaykara’ya yerleşmiş halklar ve onların bıraktığı izler ile Fetih ve Fetih sonrası Çaykara ve civarını anlatır. Sonra; 1914'ten sonraki olaylar ve Çaykara işgali, işgalden kurtuluş ve milli mücadelede Çaykara konuları ve Cumhuriyet sonrası dönemde Çaykara gibi konuları işlemiştir.
Daha sonra Çaykara'ya yerleşmiş halkları ve onların bıraktığı izleri incelerken Çaykara ve çevresinde yoğunlukla konuşulan Rumca dilinden dolayı bu bölgeye affedilen; hatta televizyonlarda konu edilen ve basit cümle ile “bu yöre adları Rumcadır” deyip bütün yöre halkını Rum diye itham edenler karşısında dik durmuştur. Çaykara'nın Rum döneminden önce de var olduğunu, Rum döneminde de burada birçok değişik boy ve kabilelerin olduğunu ve Osmanlı döneminde de buradaki Rumların peyderpey nasıl buradan gittiklerini ve yerlerine sürekli göçlerle yeni insanlar geldiklerini yazar. Fakat buraya yeni gelen bu yeni insanlar; bu yöreye geldiğinde yöre adlarıyla ve coğrafi adlar ile hiç ilgilenmediler. Çünkü yörede yerli insanlar yaşıyordu ve onlarla birlikte yaşayacaklardı. Ancak bu yerel adlar incelendiğinde; bu coğrafi adlarında genelde Rumca olmadığı; özellikle “Doğu Karadeniz'de Etnik Yapılanmalar ve Pontus” adlı kitapta da açık bir şekilde belirtildiği üzere yerel coğrafi adlarının çoğunun Rumca, Yunanca ve Grekçe dışındaki dillerden de olduğunu belirtmektedir. Bu bakımdan adı geçen kitabın yazarı olarak; İbrahim Tuncer’in bu çalışmasında benden de istifade etmiş olması bana da ayrı bir gurur verdi. Bu bakımdan dolayı İbrahim Tuncer'e de bu güzel çalışması için teşekkür ediyorum. Bu çalışmayı “Coğrafyası ve Belgeleriyle Çaykara Tarihi” adlı çalışmasını, tarih bölümünden sonra, son 100 yıllık bölümlerinde Çaykara'da görev yapan Çaykaralı olan milletvekili, senatörlerden ve Çaykara kurumları ile ilgili bilgileri verdikten sonra Çaykara göçlerine de değinmiştir. Bundan sonra Sultan Murat Yaylası ve Şehitliği, Şehitler ve Gaziler, Çaykara'da Nüfus Hareketleri anlatılır. Bundan sonra müderrisler ve hocalar anlatıldıktan sonra da Coğrafyası ve Belgeleriyle Çaykara köyleri tek anlatılmıştır. Köyler anlatılırken Osmanlı arşivlerinde bu köylerle ilgili varsa belgeler, köylerin fotoğrafları, köylerin eski ve yeni coğrafi adları bu eserde yer almıştır. Bu bakımdan dolayı İbrahim Tuncer’in yapmış olduğu bu “Çaykara Tarihi”; Trabzon tarihi bakımından ve özellikle Of ve Çaykara tarihi bakımından çok önemli bir çalışmadır. Bunun için İbrahim Tuncer'e tekrar tekrar teşekkür ediyorum.
3- ÇAYKARA VE FOLKLORU KİTABI ÜZERİNE
Çaykara ve Ötesi yayınlarında yer alan İbrahim Tuncer ve İlknur Kübra Tuncer’in yazmış olduğu “Çaykara Folkloru” adlı bir kitap daha var. Çaykara Folkloru çalışmasının Danışma Kurulu’nda Aysel İnan, İlyas Üstün, Zeynep Tuncer, Adnan Ağırman, Mustafa Afacan, Dr. Cengiz Aydın, Hacer Asanoğlu, Coşkun Bayraktar, Yavuz Ağıralioğlu, Muhammed Mustafa Tuncer, Serkan Süleyman Kaya, Ahmet Mutluoğlu, Dr. Mehmet Aşık, ihsan Zeki Sayın, Ahmet Baştürk, Havva Gümüş, Mustafa Terzi, Kemal Cuman ve Fatma Aktaş var. Demek ki bir tek ben yokmuşum. Bir de Ömer Aslan yok bu çalışmada. Bu çalışmanın girişinde; İstanbul milletvekili Çaykaralı Ahmet Hamdi Çamlı ile Prof. Dr. Bayram Akdoğan ve Çaykara Kaymakamı Salih Çiğdem'in yazıları var. Ayrıca Belediye Başkanı Hanefi Tok’un “Çaykara’da Atışma Kültürü” adlı yazısı var. Bu yazının yanı sıra Zeynep Tuncer, İlknur Kübra Tuncer ve İbrahim Tuncer’i girişleri var. Bundan sonra Çaykara Folkloru ele alınmaktadır.
Öncelikle yine Tuncer ailesinden, Muhammet Mustafa Tuncer, “Çaykara İnsanı Folklorik Yaşamı” adlı yazısı ile Çaykara folkloru başlamış olmaktadır. Bundan sonra da folklorik yaşam, yaşlıların folklorik yaşamı, erkeklerin folklorik yaşamı, kadınların folklorik yaşamı, genç erkeklerin folklorik yaşamı, kızların folklorik yaşamı, çocukların folklorik yaşamı ve ninniler, atışmalar, büyükler bilmeceler, destanlar beyitler, horon çeşitleri ve yörede oynanan çocuk oyunları gibi konular vardır. Devamla, oynanan çocuk oyunları, benim yüksek lisans tezi olarak hazırladığım “Trabzon İlinde Sporun Gelişmesinde Etkili Olan Etnografik Faktörlerin Ortaya Konması” adlı yüksek lisans tezinde yer alan Trabzon Çocuk Oyunları konularımı fersah fersah geçmiş durumda olduğunu düşünüyorum. Bu bakımdan dolayı bu çalışmayı hazırlayanlara çok teşekkür etmek gerekmektedir. Atasözü der ki “Boynuz kulağı geçer”. Böyle durumlarda kulak olmaktan hiç te gücenecek halim yok. Ve yine Çaykara folkloru içinde şiirler, kemençenin tarihi konuları var. Kaval ve kavalın tarihi var. Kaydeci var. Yine; yöremizdeki atışma türkücüler, atışma türküleri ile ilgili kısa bilgi ve atma türkülerden örnekler var. Bu konulara devamla; çok sayıda atma türkücü, şair ve sanatçılar ele alınmıştır. Bunlar arasında en eskilerden olan şair Bilal Efendi gibi şairler yanı sıra; Şerif Efendioğlu, Numan Vehbi Hutekoğlu, Ahmet Akyüz, İzzet Aydın, Süleyman Sırrı Aygün, İslam Topel, Ahmet Şükrü Abbasoğlu gibi çok sayıda şairler ve atma türkücüler yer almaktadır. Bunlardan benim bildiğim en tanınmışları arasında; Kasım Kıroğlu, Numan Sabit Osmançelebioğlu, Mustafa Sabri Bakkaloğlu, İsmail Hakkı Baltacı gibi de şairlerimiz, yazarlarımız var. Ayrıca bunlar dışında çok sayıda şair ve yazarlarımız ile ilgili bilgiler de vardır. Bunları bir araya getirerek bu şair ve yazarlarımızın arasında belki tanınmamış veya çok az tanınmış olan hatta bilinmeyen şairleri ve yazarları gündeme getirmesi bakımından önemli idi. Bu bakımdan dolayı da bu çalışmayı yapanlara teşekkür ediyorum. Çaykaralı ekâbir takımının bazılarının dediği gibi “yahu Çaykara ufacık bir yer. Bu ufacık yer için bu kadar kitap olur mu? Bu kadar kitap yazılır mı?” sözüne atıf yaparak demek ki; Çaykara ufacık bir yer olmasına rağmen tarihi değeri olan bir yer. Bu nedenle geçmişten günümüze Çaykara ile ilgili birçok bilginin ve birçok özelliklerin günümüze kadar ulaşmasını ibrahim Tuncer ve ekibi yazıya dökerek, ölümsüzleştirmiştir. O bakımdan dolayı İbrahim Tuncer ve Çaykara Ötesi ekiplerini kutluyor Of ve Çaykara'ya hatta Trabzon'a ve Türkiye’mize yerel tarih konusunda yaptıkları hizmetler için teşekkür ediyorum.
4- DERNEKPAZARI NÜFUS DEFTERİ 1834 1846 KİTABI ÜZERİNE
Çaykara ve Ötesi Yayınları arasında Rümeysa Keziban Tuncer kardeşimizin yazmış olduğu Dernekpazarı Nüfus Defteri 1834 1846 adlı kitap yine bu alanda yapılan çalışmaların iyilerinden birisi ve Çaykara Ötesi serisi kitaplarının ikincisidir. Bu kitapta giriş ve ek olarak Dernekpazarı’nın simge isimlerinden; araştırmacı ve gazeteci Değerli dostum Sadık Albayrak ile yine Dernekpazarlı Prof. Dr. Mehmet Aşık’ın giriş yazıları ve ekleri vardır
Daha önce birçok bölgenin nüfus defteri yapıldı bu nüfus defterlerinde çeşitli istatistikler çeşitli indeksler vardı. Daha önceki kitap olan Çaykara Nüfus Defteri kitabında yazdığım yazıyı aynen buraya yazıyorum: O kitap üzerine yazdığım yazıda şöyle demişim: “Bu çalışma ile ilgili olarak yaptığım İncelemede; bu çalışmanın harika bir çalışma olduğunu gözlemledim. Daha önce bu çalışmanın benzeri Of Nüfus Defteri” içinde Bir bölüm olarak yer almış idi. Burada farklı olarak; Of Nüfus defterlerindeki Çaykara bölümü; birebir orijinali fotoğraf şeklinde konularak orijinaline uygun birebir tercüme yapılması bu çalışmayı diğer Of Nüfus Defteri ve başka nüfus defterlerinden ayırmaktadır. Bu bakımdan bu çalışma, özel bir yere sahiptir. Bu çalışma ile aile tarihi konusunda kendi şelalelerini araştıranlar için; kendi köy tarihini araştıranlar için; o dönemde yapılan meslekleri araştıranlar için önem taşımaktadır. Çünkü bu çalışmanın içinde hem aile dizini var, hem de bu çalışmada anlaşılmayan eski kökenli sözcükler var. Ayrıca, aile dizini içindeki ailelerin hangi köylerde bulundukları bulunabilmesi için; aile dizinini açıp, vatandaş kendi sülale adının başka hangi köylerde olduğunu bu çalışma ile çok rahat görebilmektedir. Bu bakımdan çalışma büyük önem arz etmektedir. Bu bakımdan dolayı bu çalışmayı Çaykaralı olan ve Çaykara ile ilgilenen herkese tavsiye ederiz. Özellikle de bu çalışmayı yapan Rümeysa Kezban Tuncer kızımıza da bu hizmetinden dolayı bir tarihçi olarak, bir Oflu olarak, bir Trabzonlu olarak teşekkür ederiz.”
Yukarıdaki sözlere tekrar aynen katılarak öncelikle bu kitabı hazırlayan Rümeysa Keziban Tuncer kızımıza ve Çaykara Ötesi araştırmacılarına teşekkür ediyorum.
5- YAŞANTISI VE ANNELERİ İLE ÇAYKARA KİTABI ÜZERİNE
Çaykara ve Ötesi yayınları arasında İbrahim Tuncer'in yazdığı “Yaşantısı Ve Anneleri İle Çaykara” adlı çalışmayı bana gönderen İbrahim Tuncer’e teşekkür ediyorum. Bu çalışmada İsmail Müftüoğlu'nun girişi, Prof. Dr. Aydın Ayan’ın geçmişe dayalı uzun bir önsözü ve Çaykara Kaymakamı İhsan Ayrancı'nın bir sunuşuyla birlikte Çaykara Belediye Başkanı Hanefi Tok’un Çaykara halkı üzerine yazdığı yazıdan sonra İbrahim Tuncer önsözü ile kitap başlamaktadır. Kitapta önce Çaykara’da yaşantı ele alınmış olup burada abdest alma, büyüğe saygı, aile bağları ve komşuluklar, camideki hayat, cenazeler, Çaykara’da eğitim-öğretim, Çaykara’da mezarlıklar konuları ile Çaykara Yaşantısı ele alınmaktadır. Devamla Çaykara'nın pazarı, değirmenleri, delibal, düğünler ve düğünlere bağlı olarak; söz kesme, nişan, kına gecesi, toplanma, kız alma, nikâh kıyma ve düğün yedisi gibi sosyal olaylar da vardır. Ayrıca kendi yazdığı yazıların yanı sıra Mustafa Aygün'ün “Ev Ve Barınma Alanları”, Prof. Dr. Aynur Yazıcı’nı “Karadeniz'in Giyim Kuralı” ekleri vardır. Daha sonra “Hac Yolu”, “Hanlar Ve Konaklama Yerleri”, meranın karışması, kıtlık ve sefalet, yokluk yemekleri yazıları vardır. Ayrıca; Emekli General Şahmeran Gülbay’n “Kız Kaçırma Ve Uyuma Yazısı”, Eski Adalet Bakanı İsmail Müftüoğlu'nun yazısı, Mustafa Kocaman'ın “Dozerle Köylerde Hayat Ve Yaşam”, İhsan Zeki Sayın’ın yazısı, Serkan Süleyman Kaya'nın yazısı, Mevlit ve Kasideler, misafir ağırlamak, ölçü birimleri ve sebep ve sonuçları ile göçler gibi yazıların yanı sıra Salih Kalyon, İsmail Müftüoğlu, Kemal Cuman, Ahmet Baştürk, Aydın Ayan, Ahmet Mutluoğlu, Ayhan Nedim Kara, Salih Kalyon ve Musa Aydın'ın da yazıları vardır. Bunların yanı sıra Hakan Akbaş, Prof. Dr. Necati Ağıralioğlu, Cemal Ağırman, Salih Kalyon, Fahri Erdem, Şahmeran Baltacıoğlu, İbrahim Ethem Arslanoğlu’nun yazıları da vardır. Bu çalışma; bu çalışmalarla bitmiyor. Diğer konular arasında; takvimler, aylar, günler, Rumi Takvim, Osmanlı Devleti'nde takvim, “Miladi Yılın Rumi Yılı Miladi Yıla Çevrilmesi”, “Hicri Yılın Miladi Yıla, Miladi Yılı Hicri Yıla Çevrilmesi” Rumi sayılar, mevsimler, aylar, “Aylara Göre Çaykara Kadahor’da Yaşam Tarzı”, “Çaykara’da Haftanın Günleri” gibi yazılar vardır.
Bunlardan başka; zanaatkarlar konusu içerisinde Ayakkabıcılık, Bakırcılık, Kalaycılık Değirmencilik, Demircilik, Dokumacılık, Kilim Ve Keçecilik, Forodigo, Hızarcılık, Kiremit İşi, Çelik İşi, Marangozluk, Ağaç İşletmeciliği, Nalbantlık, Saatçilik, Semercilik, Sepetçilik, Sobacılık, Sünnetçilik, Taşçılık, Yorgancılık gibi meslekleri Çaykaradaki durumlar ile birlikte ele almıştır. Bunun yanı sıra Çaykara’ya uygun ananeler arasında; Aniğara, büyü ve sihir Caranbula, cinler gibi konularda vardır. Çaykara ile ilgili yaşantı ve ananeleri hakkında o kadar çok konu bulmuş ki İbrahim Tuncer ve ekibi bu konular ile kitabı bitirmediler. Devamla “ halk arasındaki inançlar”, “değişik isimli yerel terimler” devar. Hatta bugün gündemde olan corono virüsü adını burada yine “corono yani karga” gibi konuları da var. İlginç inançlar ile beraber değişik imeceleri ve bu imece çeşitleri arasında belleme imecesi, çayır biçme imecesi, evi yananlara imece, köy imeceleri, mısır soyma imecesi, taş taşıma imecesi gibi imeceler anlatılmaktadır. Son konular arasında Çaykara’da hayvanlar ve böcekler, Çaykara'nın unutulmayan renkli simaları, Çaykara esnafları anlatılmış olup sözlük ve kaynakça ile konu tamamlanmıştır.
İbrahim Tuncer’i Çaykara ve Ötesi adlı grubuna bağlı olarak arka arkaya birçok kitabın çıkararak bunları Çaykara'nın yerel büyüklerine de sundu. Ancak onlardan bazılarından aldığı tepkiye göre “Çaykara çok ufak bir yer bunda yazacak ne buluyorsun? Şeklindeki serzenişlere aldırmadan, arka arkaya Çaykara ile ilgili kitaplar yazan bu kardeşimize; Çaykaralıların, Ofluların, Trabzonluların ve Türkiye'nin çok teşekkür etmesi ve kutlaması ve bunun yanında da desteklemesi gerekmektedir. Ben de Haşim Albayrak olarak; “Yaşantısı ve Ananeleri ile Çaykara” adlı kitabını yazan kardeşime ve ekibine çok teşekkür ediyorum.
6- ÇAYKARA KÜLTÜRÜ ADLI KİTAP ÜZERİNE
Çaykara ve Ötesi Yayınları arasında İbrahim Tuncer'in yazdığı” Çaykara Kültürü” adlı çalışma bakılması, incelenmesi ve hakkında yorum yapılması amacıyla bana gönderildi. Hem de tam virüs ve salgının yoğun olduğu ve evde kalmanın gerektiği dönemde Mustafa Tuncer kardeşim getirdi. Yoğun evde kalma günlerimde benim için iyi bir uğraşı oldu. Hemen incelemeye başladım. İncelendiğinde bu çalışmada öncelikle Batman Valisi Hulusi Şahin’in takdiminde “Çaykaram Özlemi” ile ilgili yazısı beni de de duygulandırdı. “Çaykara'ya Güzelleme” adıyla Profesör Doktor Mevhibe Coşar adlı hanımefendinin güzellemesi ve yine “Çaykara” başlığı ile Profesör Doktor Ulvi Saran’ın, Çaykara ile ilgili eski anılarını kapsayan yazısı yanı sıra Dr. Cengiz Aydın'ın da “Takdim” yazısıyla ve haliyle kitabın yazarı İbrahim Tuncer'in önsözüyle Çaykara Kültürü başlamaktadır. Bundan önceki kitap analizlerinde de belirttiğim gibi Çaykaralı büyük bir iş adamının “Çaykara’da ne vardı da Çaykara ile ilgili bu kadar kitap yazabiliyorsun?” Şeklindeki serzenişini desteklemiyor. Çünkü bu kitap incelendiğinde aslında hiç te “Çaykara’da yazılacak ne var!” sözüne uymayacak derecede çok bilgiler var. Aslında iş adamımız okumaya fırsat bulamadığı için ve sanırım okumayı da anlaşılan hiç sevmediği için Çaykara ile ilgili hemen hemen hiçbir kitap ve dergi okumadığı anlaşılmaktadır. Hâlbuki daha önce, Oflu eski hocalardan, eğitimcilerden biri ve eski Samsun Belediye Başkanlığı da yapmış olan ayrıca eski Of direnişinde de etkin din adamlarından Hasan Hilmi Umur'un kitaplarını da hiç okumamış görünmektedir. Okusaydı; Of Tarihi içinde, o dönemler Of’a bağlı olan Çaykara ve Dernekpazarı'nın da tarihini okuyabilirdi. Yine, 1986 yılında, tarafımdan yazılan “Of ve Çaykara” adlı kitabı da okuyabilirdi. Belki de okumuştur ancak Çaykara’da Numan Bakkaloğlu’nun 1980'li yıllarda çıkardığı dergiler, daha sonra İstanbul'da çeşitli Çaykara dernek ve vakıfların çıkardığı dergiler ve hatta kitapları da okuyabilirdi. Belki de bu vakıf veya derneklerde yöneticilikte yapmış olan bu muhterem iş adamımız, bu dernek ve vakıflarda çıkartılan dergi ve prestij kitaplara katkıda da bulunmuştur. Ancak farkında bile değildir ona görev verilmiştir ki “bu çalışmalara yardım et” diye. O da etmiştir. Ama, yardım ettiği bu çalışmaları okumuş mudur, bilinmez. Neyse biz gelelim Çaykara ve kültürüne. İbrahim Tuncer ve ekibi müthiş bir çalışma yaptı. Buna bizzat ben şahidim. Çaykara'ya giden ekip tek tek, köy köy dolaşarak, yeni moda olan duronaları belki de bölgede ilk defa kullanarak, bölgenin resimlerini çekerek, bölgeyi arşivlenmiştir. Bunları daha sonra İstanbul'da İbrahim Tuncer başkanlığındaki ekip değerlendirerek konulara ayırmış ve İbrahim Tuncer'e de diğer kitaplardan bazılarının dışında Çaykara ve Kültürü”nü yazmak düşmüştür Bu kitapta; İbrahim Tuncer ve ekibi yapmış olduğu çalışmalarda köy hayatı ile ilgili birçok konuları ele almıştır. Bu çalışmalar arasında Hamit Gürhan’ın yazdığı “Memişoğlu İbrahim ile başlayan kültür çalışmalarında Mustafa Tuncer’in “Çaykara'da Kültür Ve Kültür Kalıntıları” yazısı ve İpek Yolu'nun konusu işleniyor. Bundan sonra çeşitli yazı kalemşorları Çaykara kültürünün, Trabzon'a ve Trabzon kültürüne olan katkısını anlattılar. Çaykara'da kültür geleneğini anlattılar. Çaykara'da köy ve şehir hayatını anlattılar. Çaykara’da kültürel yaşam, yaşlıların kültürel yaşamı, erkeğin kültürel yaşamı ve kadınların kültürel yaşamı anlatıldı. İhsan Aydın’ın “Gençlik Yılları” yazısından sonra kadınlar, kızlar ve çocuklarla ilgili konular anekdotlar tanıtıldı. Prof. Dr. Necmi Kurt tarafından “Göç Ve Yeni Gelin” anlatıldı. Ahlar içinde ot yapma geleneği anlatıldı ve yine Anadolu'da kadının erkek arkasında yürüme geleneği anlatıldığı gibi değişik mesleklerde anlatıldı. Bu meslekler arasında arıcılık, balıkçılık anlatılıp sonra bayramlar anlatıldı. Kültür ve sanat içinde camiler, saat uygulamaları, dokumacılık, aile. Soyunu yaşatma, forotigonun doğuşu, düğünler, lakaplar, fıkralar, kamyonculuk, hayvancılık anlatıldı. Değişik hikâyeler, kilisede verilen vaaz, Çaykara’da ulaşım, Taşımacılık anlatındı. Daha sonra “Kaz Uçarda Laz Uçmaz mı? Başlığı ile uçan adamın hikâyesi ve kurtuluş bayramları ve meslek edinme çalışmaları ile eğitim, ormancılık, oyuncaklar, özlü sözler de konular arasında vardı. Bunlar dışında; Rum kavramı ve Rumluk üzerine olan ayrıntılı bilgiler, Çaykara tarihi ve göçler üzerine ayrıntılı bilgiler yer aaldı. Bu arada Yesevi Vakfı'nın başkanı Erdoğan Aslıyüce’nin “Er Rum Suresi ve Doğu Karadeniz'de Türkler” adlı yazısı ve Trabzon Yazarlar Birliği Başkanı Mustafa Durmuş’un “Fetih Öncesi Trabzon'da Müslümanlık ve Türklük” yazısı ile İbrahim Hakkı Gündoğdu'nun “Rum Denince” yazısı ve Yahya Düzenli’nin Rum’un Romalı Kökenine Dair” yazısı var. Bu sayısız yazı ve makaleler geçtikten sonra kültür konuları içinde Çaykara’da spor ve doğa sporları anlatılmıştır. Ondan sonra serender, su taşıma, Çeşme ve tarımcılık konuları anlatılmış, tekerlemeler anlatılmış, yaylacılık, yöresel şenlikler, M. Nihat Malkoç; “Sultanmurat Şehitlerine” ile Hilmi Kanık, “Etkinliklerde Uzungöl”, Mustafa Aygün, Tarihi mekân veli yaylası” diye bir yazı yazdıktan sonra yörede kullanılan lakaplar konulu yazı ile konu bitirilmiştir. Benim için oldukça dolu kaynaklı, oldukça konulu, oldukça yazarlı bir çalışma idi. Zaman zaman konuları karıştırdığım, unuttuğum oldu. Bakıyorum bir yazarlar silsilesini okurken arada bir ara konuya denk geliyorum. Bakıyorum bir konuya bağlı ara konular işlenirler hiç ilgisi olmayan başka bir konu araya giriyor. O durumu kavrarken araya yeni bir yazar ve konusu giriyor. İbrahim Tuncer’e hayranım. Bu kadar yazarı, bu kadar eli kalem tutanı bir araya getirerek Çaykara konusunda buluşturdu. Hepsinin yazıları ile ayrı ayrı ilgilendi, takip etti ve büyük bir iş başardı.
Kitabımız, 488 sayfa olup, Çaykara ve kültürünü anlatması açısından önemli bir çalışmadır. Böyle bir çalışmayı yapan İbrahim Tuncer ve ekibine, bir Trabzonlu olarak, bir Oflu olarak ve “Of ve Çaykara” adıyla Çaykara'nın adı geçtiği ilk kitaplardan birini yazan biri olarak İbrahim Tuncer ve ekibine teşekkür ediyorum. Bu çalışmaları ile Çaykara'ya, Of'a, Trabzon'a ve memleketimize; milletin birliği ve bekası açısından büyük katkılar sağlayacağına inanıyor, İbrahim Tuncer’e ve ekibine teşekkür ediyorum.
7- ÇAYKARA VE ÖTESİNDEN PORTRELER KİTABI ÜZERİNE
Şimdi sizlere Çaykara ötesinden portreler adlı Muhammed Mustafa Tuncer'in yazmış olduğu “Çaykara Ötesi” grubunun ekip olarak hazırlamış olduğu bir kitaptan bahsedeceğim. Son yıllarda Çaykara ile ilgili arka arkaya birçok kitaplar dergiler makaleler yayınlanmış olup; bunların en önemlileri arasında Çaykara ve Ötesi Yayınlarının kitapları en başta gelir. Bu muhteşem ekip, çok kısa sürede yaklaşık 7 kitap yazmış ve halen yenilerini yazmaya devam etmektedirler. Bu Çaykara ve Ötesi yazı ekibinin; dış ayağı olan, her yere giden, bizzat fotoğrafları çeken, belgeleri temin eden, toplayan, bulan ve çalışmalarla ilgili olarak alanda, hatta alanın hem içinde, hem göbeğinde olan ve en çok bilinen ismi olan genç kardeşimiz Mustafa Tuncer yazmıştır.
“Çaykara Ve Ötesinden Portreler” kitabında önsöz olarak Süleyman Soylu'nun önsözü ile kitap başlamaktadır. Onun yanı sıra Prof. Dr. Nuray Gökçek Karaca adlı hocamız da şair Ahmet Kutsi Tecer’in memleket hasretini dinlendirildiği meşhur şiirinde belirttiği gibi “Orada Bir Köy Var Uzakta, O köy bizim köyümüzdür, Gezmesekte tozmasakta, O köy bizim köyümüzdür” adlı şiiri ile başlamıştır. Daha sonra “Memleketim Çaykara” adıyla eski milletvekili ve eski Başbakan müsteşarı ve Yargıtay onursal üyesi olan Ali Naci Tuncer Beyefendinin yazmış olduğu “Takdim” yazısı var. Takdim yazısında Çaykara Taşören köyünde doğması, yaşama imkânları ve gurbet imkânları ile birlikte kendi hayat mücadelesini anlatmış ve oradan Çaykara’da olan durumları kendi dönemi ile kıyaslayarak ele almıştır. Yine bir başka takdim yazısını da Profesör Doktor Hikmet Öksüz yazmış ve yazısında Çaykara'nın genel durumunu ile her köyde mevcut olan medrese ile ilgili bilgileri anlatarak bugünkü Çaykaralı insanların neden çok okumak zorunda kaldıklarını ve neden başarılı olduklarını irdelenmiştir. Ondan sonra Çaykara ve Ötesi grubunun da başı ve Trabzonlu Yazarlar Derneği İstanbul Şubesi Başkanı İbrahim Tuncer; Araştırmacı, Tarihçi Yazar olarak, bu kitaba kısa bir sunuş yazmış ve bu sunuşta Çaykara’ya olan vefa borcunu ödeyebilmek amacıyla bu projeyi başlattığını belirtmiştir. Ömer Deberoğlu’nun “Bize Her Yer Çaykara” başlığı ile teşekkür yazısı ve son olarak bu kitabın yazarı, sevgili kardeşimiz Muhammed Mustafa Tuncer’in “Başlarken” adlı yazısı vardır. Bundan sonra hemen konuya girilmiş ve kitap bitene kadar konu tamamen Çaykaralı çok sayıdaki portrelerin ele alınmıştır. Toplam 1435 civarında kişinin burada portreleri vardır. Alfabetik sıraya göre yapılan çalışmada genelde bölgenin müderris, âlim ve hocalarına fazla yer verilmeden yapıldığı ortaya çıkmıştır. Çünkü onları ayrı bir çalışma da ayrı bir kitapta ele alacaklar. Diğer Çaykara ile ilgili isim yapmış tanınmış ünlü bu kadar kişinin varsa fotoğrafları ile beraber portreleri ele alınmıştır. Bu portrelere bakıldığında Çaykaralı tanınmış isimlerin sadece bu kitapta geçen insanlardan ibaret olmayıp mutlaka eksikleri olabileceği anlayışıyla kitap incelendiğinde Çaykara yöresi insanlarının günümüze ve günümüz sonrasına kalıcı olması bakımından önemli bir kitaptır. Bu kitap için gece gündüz bizzat alan çalışması yapan, Çaykara'nın içinde, İstanbul'un her köşesinde bu portrelere ulaşmak için inanılmaz bir mücadele yapan Mustafa Tuncer kardeşimize ve Çaykara ve Ötesi ekibine Çaykara’yla ilgili kalıcı bir eser bıraktığı için teşekkür ediyorum.
ÇAYKARA KİTAPLARI NERELERDE ?
Çaykara kitapları, basılmasından kısa bir süre sonra yurdumuzda ve yurt dışındaki en önemli kitaplıklarda ve kütüphanelerde yer almaya başladı. Dünya çapında çoğu üniversite kitaplıklarında ve kütüphanelerde yer almaktadır. Bunlar arasında en önemlileri Harvard Üniversitesi, Princeton Üniversitesi, Newyork Üniversitesi, Columbia Üniversitesi, Stanford Üniversitesi, Yale Üniversitesi, Cornell Üniversitesi, Brown Üniversitesi, Pennsilvania Üniversitesi, Dartnounth Üniversitesi ile Amerika Birleşik Devletleri Kongre Kütüphanesi´nde ve ABD´nin en saygın üniversitelerinden biri olan PRINCETON UNIVERSTY Kütüphanesi´ndeki raflardaki yerini aldı. Bunların yanında yurdumuzdaki Trabzon ve ilçelerindeki kütüphaneler hariç 69 Halk Kütüphanesi ve diğer kütüphanelerde yer almaktadır. Ayrıca yurdumuzdaki Artvin Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, Bayburt M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, Elazığ E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, Erzurum H Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, Giresun Espiye L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, Gümüşhane E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, Samsun T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, Ordu E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, Rize L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, Trabzon Beşikdüzü T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu gibi birçok cezaevi kitaplık ve kütüphanelerinde yer almaktadır.