Çaykara Şekersu köyü Kırklar Dağı ve mescidi efsanelerine ve yazılarına devam
Trabzon Çaykara Şekersu Köyü, Kırklar Mescidinin ve
Kırklar dağının Önemi ve tarihçesi
Türkiye’de Osmanlılar döneminde, Cumhuriyetin ilk yıllarında, yaklaşık 50 yıl önce Türkiye’de bulunan “kırk” ve “kırklar” ile ilgili bütün camiler, dağlar ve köyler ile ilgili bilgiler hakkında daha önceki yazılarımızda birçok bilgi verildi. Bunlar ile ilgili efsaneler ve kesin bilgiler kaynaklarıyla birlikte aktarıldı. Önce Dede Korkut hikâyelerinde “kırk” ve var ise “kırklar” anlatıldı. Kırk kahraman ya da kırk kız ya da kırk dağ ya da kırk haramiler vs. Türk edebiyatında yoğun olarak “kırklar” olduğu gibi İslam dininde de “kırk” ve “kırklar” önemli yerlere sahip. Bunun ile ilgili birçok kaynaktan yola çıkılarak “kırklar” konusu detaylarıyla işlendi. Peygamberimizin 40 yaşında Müslüman olması gibi üçler, yediler, kırklar” da incelendi. Bu inceleme aralarında konu Trabzon Çaykara ilçesi Şekersu köyüne ait yayla durumunda olan “Kırklar Dağı” ve “Kırklar Mescidi” ne atıf yapıldı. Nihayet Çaykara Şekersu köyüne ait Kırklar Dağı ve Kırklar” mescidine ait bilgilere, anekdotlara, rivayetlere ve efsanelere sıra geldi. Öncelikle Kırklar Dağı ve Mescidi hakkındaki ana bilgilere yer verilip daha sonra konu ile ilgili anekdot ve rivayetler için yapılan röportajlara yer verilecektir.
Kırklar Mescidinin veya Kırklar dağı caminin Önemi ve tarihçesi
Günümüzde inanç turizmi yani dini ağırlıklı turizmin canlandığı dönemde Trabzon Çaykara Şekersu Köyü, Kırklar Mescidinin ve Kırklar dağının yeni yeni bilinmeye başlaması ve akabinde yeni bir inanç turizminin başlangıcı olmaya aday. Bu durumu keşfeden Trabzon Büyükşehir Belediyesi, buraya giden eski toprak yolları, yeni yollarla burasını ulaşılır hale getirmesi bu konuya en büyük destek oldu. Of ve eski Of ilçesine bağlı Çaykara’da inanç turizmine uygun olarak birçok yer vardır. Bunların başında Of Eskipazar’daki Cami yanındaki Saçaklızade Hasan Efendi Türbesi, Çaykara Maraşlı köyünde Saçaklızade Osman Efendi’nin türbesi ve Çaykara Yente’de Saçaklızade İlyas Efendi’nin mezarı ya da makamı ile Çaykara Sultanmurat Yaylası’nda Maraşut Mezarlığı gelir. Ayrıca Sultanmurat Yaylasındaki Sultanmurat Camisi ve Hacı Ferşat Efendi’nin kendi köyündeki türbesi ve külliyesi ile Hayrat’ta ve Of’taki büyük âlim mezarları ve yanlarındaki mescitler artık dini turizm için önem arz etmeye başlamaktadır.
Son yıllarda yeni bir dini turizm merkezi olarak Kırlar Dağı’ndaki Kırklar mescidi yeni dini merkezlerden biri haline gelmeye başlamaktadır. Son zamanlarda Kırklar Dağına ağaç ağırlıklı güzel ve modern bir mescit yapıldı. Geçtiğimiz yıllarda da buraya açılan araba çıkabilecek toprak yolu yeni Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Genç’in önemli katkılarıyla belediye tarafından araba yolu yapılarak mescidin daha kolay ulaşılabilir bir dini merkez olmasına katkı sağladı.
Kırklar Dağı’ndaki Kırklar Mescidinin bulunduğu
Bölgenin Coğrafi durumu
Çaykara ile Bayburt arasında Doğu Karadeniz'de, Soğanlı Dağları'nın yalçın kayalıkları üzerinde, deniz seviyesinden 3 bin 200 metre yükseklikte inşa edilen
Kırklar Mescidi Tepesi enlem boylam 40,31- 40,20 yükseklik 3,157- 3 200 civarındadır. Çaykara bölgesi sınırları içinde bulunan Kırklar Mescidini ara ara Bayburtlular da sahiplense de Çaykara sınırları içinde kalmaktadır. Bayburt ile Çaykara arasında, Doğu Karadeniz Dağları üzerinde yer alan Soğanlı Dağları uç noktasında yapılan mescit yeri; yöre halkı tarafından Kırklar Tepesi olarak da anılmaktadır. Üç tarafı uçurum olan, tamamı ile bölgeye hâkim bir noktada inşa edilen mescit, ziyaretçilerini, müthiş bir manzarayla karşılamaktadır.
Çaykara; müderrisleriyle zengin tarihi ve kültürel mirasıyla bilinen bir ilçedir. Bu mirasın önemli bir parçası da Kırklar Mescididir. Çaykara Kırklar Mescidi, İslam kültüründe önemli bir yeri olan kırklar meclisini anımsatması ve manevi bir atmosfer sunması nedeniyle dikkat çeker. Kırklar Mescidi, doğa tutkunlarının da ilgisini çekmektedir.
Kırklar Dağı’ndaki Eski Kırklar Mescidinin tarihçesi
Çaykara Kırklar Mescidinin inşası, Osmanlı İmparatorluğu'nun güçlü dönemlerine dayanmaktadır. Mescidin yapılış yılı kesin olarak bilinmemekle birlikte, ilk olarak taşlarla çevrilerek küçük mescit yapılmıştır. Yapılış tarihi tahmini olarak 16. Yüzyılın sonların ya da 17. Yüzyılın başlarıyla tarihlenmektedir.
Kırklar Mescidi ile ilgili babası Hacı Mehmet Zazoğlu’nun hatıralarını anlatan Nusret Zazoğlu
Çaykaralı Nusret Zazoğlu ile 01. 02. 2025 tarihinde dijital kayıt altına alınarak yapılan röportajda Babası Hacı Mehmet Zazoğlu’nun 1930’lu yıllarda Kırklar dağın üst kısmındaki Kırklar Mescidine ibadet yapmaya gittiğini ve arkadaşları ile orada kaldığını anlatırmış. Üstelik babası mescidi anlatırken mescidin kayaların arasında olduğunu, minaresi olmadığını anlatırdı.
Kırklar mescidi namazgâhı
Camiye Of- Bayburt yolunda, Bayburt’a sınır bir yerde o zaman Çaykara ilçe olmadığı için Of’a bağlı idi. Daha eski kayaların arasındaki mescitten önce de orada kayalar arasında mescit olduğunu ve bu mescidin tahmini yüz elli- iki yüz yıllın olduğunu söylüyordu” şeklinde konuştu. 60 yaşlarında olan Nusret Zazoğlu’nun babası 2004 yılında 100 yaşında ölmüş. Oğluna sık sık anlattığına göre Kırklar mescidine ilk 30 yaşlarındayken gitmiş. Orasının kutsal bir yer olduğunu, orada evliyalar olduğunu anlatırdı”
Sürmeneli bölge araştırmalarında da uzman olan Prof. Mehmet Bilgin ile bu konuda röportaj yapıldı. Bu röportajdan genelde Kurtlar Mescidi ile ilgili yukarıdaki röportaja uygun bilgiler verildi. Daha önce de biz İbrahim Tuncer ve Haşim Albayrak olarak yaptığımız röportajlarda genelde aynı sonuçlara ulaştık. Yani Kırklar dağında eskiden kayalıklar arasında mescit vardı. Bu konuda Prof. Mehmet Bilgin’in röportajında elde edilen bilgiler şöyledir:
İbrahim Tuncer, Haşim Albayrak ve Prof. Dr. Mehmet Bilgin
“Benim adım Prof. Dr. Mehmet Bilgin. Sürmeneliyim. Kırklar Dağı’nı uzaktan gören bir Sürmene yayla köyünde doğdum ve orada büyüdüm. O zaman da Kırklar Dağı vardı. (60 yıldan fazla bir zaman önce). Çocukluğumda oraya gökten yıldızlar indiğini söylerlerdi. Oradaki ilk mescit, yüz elli- iki yüz yıl önce yapılmıştır. Orada patika yol dışında yol yoktu. Yamaca kadar arabayla gidilirdi. Orası çok fırtınalı bir yer olduğu için genelde cami, mescit gibi ağaç yapılar tutmaz kolay yıldır diye oraya kayalar arasında bir mescit yapılmış idi. Bu mescidin uzun tarihi geçmişi vardı.”
Yeni Kırklar Mescidi
Osmanlı döneminde Çaykara ve Bayburt, önemli bir ticaret ve kültür merkezi olduğundan, Kırklar Mescidi de bu dönemin manevi ve sosyal yaşamının bir yansıması olarak görülmektedir. Çünkü Kırklar Tepesi; Çaykara- Bayburt yolu üzerindedir. Yolun bir tarafındaki tepede ilk olarak yapılan yapının alt yapı taşlarına bakıldığında iki yüz, iki yüz elli senelik taş yapıdır. Ancak bunun yerine 1986 yılında Çaykara’da yaşayan müderrislerin kararıyla bu mescidinin günümüze ulaşan taş kalıntıları yakınına yeni bir ahşap bir mescit yapılır.
Bu mescidin inşasında çalışan kişilerin başında olan 1965 doğumlu, 60 yaşındaki İmam Hatip mezunu olan Çaykara esnaflarından İsmail Fidan, Kırklar camisinin yapılmasını
Kırklar Dağı’ndaki Kırklar Mescidinin Mimari Özellikleri
Trabzon ilinin Çaykara ilçesinin yayla köyü olan Şekersu (eski adı Sakarsu) köyüne bağlı en yüksek yaylanın Kırklar Dağı denilen en tepesindeki yerde zirvede bulunan büyük kayalık niteliğindeki taş oyularak bir düz alan elde edilir. Bu taşın üzerine, mescit amaçlı bir kalif yapılır. Bu kalifin[1] bulunduğu kayalığın çevresine bahçe duvarı örülür. Örülen duvarın bölgede bulunan kaya parçalarıyla dolgu yapılması suretiyle alan genişletme çalışması yapılır. Böylelikle düz bir alan oluşturulmaya çalışılır. Bu konu ile ilgili olarak adı geçen mescidin yapılmasında en çok katkısı olan ve çalışanlarından İsmail Fidan, bu konu ile ilgili şunları anlattı:
“Ben oraya ilk kez 1974 yılında gittim. Oraya ibadet amaçlı veya şifa amaçlı gidilirdi. Bizden çok önceki tarihlerde de oraya ibadet ve şifa amaçlı gidilirdi. Özellikle Bayburt yolunda Anadolu şehir ve kasabalarına, Malatya’ya hatta Bursa’dan bile insanlar gelirdi. Özellikle Kadir gecelerinde orada ibadet yapılırdı. Sadece gökyüzü, Allah ve insan olurdu. Başka kimse olmazdı. O zamanlar orada eski barınmak amaçlı bir yer vardı. Birde taşlık alanda ufak bir mescit vardı. Orası yine duruyor. Orayı bozmadık. Mihrabı da aynen kaldı.
Kırklar mescidinin müdavimlerinden Ahmet Akyüz hocamızın talebelerinden Muhammed Sezgin hocamız var. Şimdi 80 yaşlarında halen Trabzon Merkez Kireçhane’de Kur’an Kursu hocalığı yapmakta. Hocasından çok duyduğu, kendi de çok gittiği burada yeni ve kalınmağa uygun bir yapmamızı istedi. Talebeleri olarak bize öneride bulununca bizde kendimize görev addettik ve yola koyulduk. Biz inşaata başlarken burada patika yol dışında yol yoktu. Dağın dibine kadar arabayla gelinir. Oradan patika yol ile yük taşınır veya gidilirdi. Biz inşaata başlarken malzemeleri tepeye taşıyabilmek için önce teleferik kurduk. Sadece teleferik halatını bile oraya ancak 43 günde çıkarabildik. Malları aşağıdan yukarıya çıkarabilmek için telsiz ile bağlantı kurardık. Mescit yaptığımız yer taşlık alan ve mıcır idi. Orayı arkaya doğru kayalar ve içlerine, aralarına, yanlarına toprak doldurmak suretiyle yer kazanarak mescide ekledik. Sadece 30 cm ötesinde yeni mescidi kurmaya başladık. Bölgenin doğasına uygun olarak ahşap mescit yapmaya başladık. Aşağı kısımda daha önceden birkaç yıl öncesinden barınma yerleri yapmıştık. Çünkü zaman zaman çok yoğun gruplar geliyor. Lazım olur diye düşündük.”
Kırklar Dağında Kırklar Mescidi
Bayburt ile Trabzon arasında Doğu Karadeniz'de, Soğanlı Dağları'nın yalçın kayalıkları üzerinde, deniz seviyesinden 3 bin 200 metre yükseklikte inşa edilen Kırklar Mescidi, doğa tutkunlarının ilgisini çekmektedir.
Önce Vatan Gazetesi ile birlikte her hafta ek yaparak, her hafta yeni bilgiler toplayarak yazmaya çalıştığımız Trabzon Çaykara Şekersu Köyü, Kırklar Mescidinin ve Kırklar dağının Önemi ve Tarihçesi hakkında bu gün sekizincisini yayınladığımız yazının sonlarına doğru gelmiş bulunmaktayız. Bir sonraki yazımızda bu yazı dizimizi tamamlayacağız inşallah. Sadece halk arasında konuşulan efsaneler ile ilgili bir konuyu inşallah bir sonraki sayıda tamamlayacağız. Bu çalışmalar sırasında Türk Tarihinden, Orta Asya Türk tarihinden, Şamanizmden, İslamiyetten, Hristiyanlıktan aktarılan “kırklar” kavramı ve “kırk” kavramlarından, Türk Edebiyatındaki “kırk” ve “kırklar”dan, Dede Korkut’taki “kırk”lardan bahsedildi. Türkiye’de nerede “kırk” ile “Kırklar” ile başlayan yer adları ele alındı. Başka yerlerdeki Kırklar camileri, dağları ele alındı. Her şeyin bir sonu olduğun göre bu yazınında bir sonu olacaktı. Bu yazı sonun bir öncesi idi. İnşallah, mümkün olursa haftaya Çaykara Şekersu köyüne ait Kırklar dağı ve mescidi ile ilgili son yazılar ve efsaneler ile yazıya son verilecektir.
Önce Vatan Gazetesi, yayınlanmaya başladığı günden bu yana zaman zaman fahri olarak, bezen kendi adım ile bazen başka isimle sayısız yazı, makale, haber yazısı yazdım. Özellikle eğitim ile ilgili haberler, tarih ile ilgili haberler, spor ile ilgili haberler, yazı dizileri olarak çok sayıda yazı yazdım. Gazetemizin sahibi Abdullah Akosman ve ekibi yazılarımı genelde olduğu gibi yazdılar. Burası benim için okul vazifesi gördü. Hatta sadece benim değil burada yazan bir çok arkadaş için de okul vazifesi gördü. Yazdık, okuduk, öğrendik. Bu vesile ile Haşim Albayrak olarak Abdullah Akosman beyefendiye ve tüm ekibine sonsuz teşekkürlerimi sunarım. Sonraki yazımızda bu yazımızın son bölümünde görüşmek üzere kalın sağlıcakla.
[1] Kalif: Çaykara bölgesinde kalifin yapılacağı cevrede bulunan taşlarla kalif yapılır. Yaklaşık birkaç metre genişliğinde bir kaç metre uzunlukta yapılır. Genellikle çobanlar tarafından yapılan kalif, yağmurlu rüzgârlı havalarda çobanların ya da yolcuların korunacağı sığınak şeklinde yapılan bir kulübe şeklidir. Aynı zamanda yolculuk esnasında geceleyen insanların geceyi geçireceği bir sığınaktır.