Çaykara Şekersu köyü Kırklar Dağı ve mescidi efsanelerine ve yazılarına devam
Haşim Albayrak- İbrahim Tuncer
Gazetemizde Kırklar Dağı Ve Mescidi Efsaneleri yazılarımız devam ettiği müddetçe bir taraftan da araştırmalarımız devam etmekte idi. Bu araştırmalarımız sırasında camiyi yapanlar ile caminin fahri imamı ile ve bilim adamları ile görüşmeler yapıldı. Bu görüşmeler sırasında Bayburt’ta “Kırklar” ile ilgili bilgiler de soruldu. Bu bilgilier ışığında araştırmalar devam etti. 1928 yılı, 1933 yılı Dahiliye vekaletinin köy listelerinde Bayburt’a bağlı “Kırklar Köyü” çıkmadı. 1968 yılına ait köy listelerinde de bu ada rastlanmamaktadır. Ancak daha önce yayınladığımız yazılarda Osmanlı Arşivlerinde “Kırlar Köyü” Kırklar Dağı” vs. taranmış ve sonuçlar ele alınmıştı. Bu sonuçlardan birinde Bayburt’ta “Kırklar Aşireti” ve diğerinde “Kırklar Köyü” ile ilgili özetler vardı. Bu belgelerin orjinali temin edilerek belgeler incelendi. Burada belgelerin sonuçları aşağıda belgelerin aslı, özeti, bilgileri ve açıklaması olarak ele alındı. Bunlardan çıkan sonuca göre Bayburt’ta Kırklar Aşireti var idi. Ayrıca Kırklar Köyü de var idi. Acaba bu adlar ile Çaykara Şekersu köyüne ait “Kırklar Dağı” nın bir ilgisi var mı idi. Bunu bu belgelerin ışığında tekrar değerlendirmek gerekir.
OSMANLI ARŞİV VESİKALARINDA KIRKLAR VE BAYBURT
Osmanlı Arşivleri, Osmanlı Türk tarihinin ana kaynaklarının başında gelir. Çünkü Osmanlı devleti, devlet geleneğine uygun olarak çok düzenli kayıtlar tutarak belgelerin kendilerinden sonraya ulaşmalarına köprü vazifesi görmüşlerdir. Ancak yeni Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk yıllarında, bu arşiv belgelerine önem verilmemiş olup onların çoğu hurda kâğıt olarak Bulgaristan’a satılmıştır. Çok kişi bu belgelerden alabildiklerini kendi imkânlarıyla alıp geri kazandırmıştır. Ancak Özal döneminde 1980’li yıllarda Osmanlı arşivlerine gereken değer gösterilmiş ve bunun için genel müdürlük kurulup başına burada anlatmak istediğimiz Kırklar Dağı’na ulaşan yolların geçtiği Trabzon Çaykara asıllı ve Bayburtlu Prof. Dr. İsmet Miroğlu getirilmiştir. Onun ile Bayburt ile ilgili o belgelerden ilikte arşivler sistematik şekilde geliştirilmiş bütün arşivler bir merkezde toplanmaya başlanmış ve kayıt altına alınmaya başlanmıştır. Bu arşivlerdeki milyonlarca belge arasında konumuz olan “kırklar” dağı veya camisi gibi özel konulu evraklar da yer almaktadır. Daha önce yazılan Türkiye’nin çeşitli yerlerindeki “kırklar” ile ilgili 31 belgenin özeti verilmiş idi. Burada da şimdi Bayburt ile ilgili o belgelerden ikisinin açıklaması vardır:
BELGE 1-
Osmanlı Arşivlerinde Mühimme defterleri olarak kayıtlı olan defterler vardır. Bu mühimme derfterleri genelde Osmanlı imparatorluğunun ana karar defterlerinden biridir. Osmanlıların Bakanlar Kurulu olan Dîvân-ı Hümâyun’da yapılan görüşmeler, alınan kararlar, daha sonradan ülke içinde önemli davalarda alınan kararlar ve çeşitli konular üzerine alınan kararlar; padişahın onayı alındıktan fermana dönüşür. Bu fermanların sûretlerinin kaydedildiği defterlere denilir.
H. 06. 07. 989 (6 Ağustos 1581) tarih ve A..) DVNSMHM.d, dosya ve 42 362 nolu dosyada Celadettin-i Rumi Evkafına (Vakfına) ait Bayburt’ta Atçeken taifesinden Oğulbey’li ve Kırklar Cemaati ile olan münazaalı bir arazinin intacına dair Karaman Beylerbeyi’ne gönderilen ferman vardır.
Bu fermanda özetle ve genel olarak:
Hazreti Mevlana Celalettin Kuddise sirruhülaziz Kaza-i Bayburt’un Atçeken taifesinden Oğulbeyli ve Kırklar cemaati ile Evkaf-ı Merbırenin mümtaz ve muayyen mülazımı hususunda olan nizaları görülmesi için köy ahalileri ile muhatapları arasında ferman olunmağı üzerine varılıp ihzar-ı hüsema kılındıkta cemaatı mezbureden Cabbar kavli ve kardeşi Hacı Veli ve Hoca Selim muvacehelerinde Hazinei Amiremden ihraç olunmuş mühürlü sureti defteri cedidi, Hakan-i Kıraat olundukta mezkürun Cabbar kavli ve Hacı Veli ce Hoca Selim; inat ve muhalefet eyleyip şer ile istima (dinlenmesine) olunmasına anlaşmazlığın görüşülmesine mucibince amel ettirilmesi ( gereğinin yapılması emri)
BELGE 2:
H. 29. 04. 1127 ( 4 Mayıs 1715) tarih ve A..) DVNSMHM.d, dosya ve 57 38 nolu dosyada Bayburt kazası’nın Kırklar köyünden ve Eskiil ile İnegart köylerine ait arazi anlaşmazlığına ait bir belge.
Kureyş, Bayburd ve Eskiil kadılarına, Konya mütesellimine ve Konya Kalesi dizdarına hüküm
“Valide Sultan haslarından esbkeşan mukataası ve tevabii zabiti olan Mehmed, arzuhal gönderip Kureyş kazasından ve Bayburd kazasının Kırklar karyesinden ve Eskiil’den İnegart karyesinden ve Muradca’dan isimleri yazılı kimselerin rüsum vermediklerini ve halkı izlal eylediklerini bildirmekle ıslah-ı nefs edinceye kadar Konya Kalesi’nde hapsedilmeleri” hakkındaki belgenin geneli şöyledir:
“Kariys ve Bayburt kazası ile kadılarına ve Konya Mütesellimine ve Konya kalesi dizdarına hüküm ki;
Kırklar karyesinden Kadıoğlu İsmail, Eskiil kazasına tabi İnegazi nam karyede Hacı Himmet ve Muratça karyesinden Hüseyin Veli nam kimseler kendi hallerinde olmadıklarından mezbur kişiler ıslah-ı nefs edinceye kadar Konya kalesinde derbent olmaları”
Osmanlı Arşivlerindeki belgelerde Bayburt’ta Kırklar Aşireti geçmektedir. Bu duruma göre “kırklar” ermiş değil, erenler değil aşiret adıdır. Bunların genel olarak yaşadığı bölgeler arasında yine Bayburt’ta Kırklar Köyü” vardır. Kırklar Aşireti ile ilgili belgenin tarihi 1581 yılına ait. Bayburt’taki “Kırklar Köyü” ne ait belge 1715 yılına ait. O tarihten sonra Bayburt’ta Kırklar köyü, aşireti, tarihi geçmiyor, belgelere rastlanmıyor. Yani 1715 ten sonra Kırklar Köyü yok. Demek ki 1928 de ki Dahiliye Vekaleti kayıtlasrında olmadığına göre ortada o adla köy kalmadı. O zaman bu köy adı ne oldu? Ya da Çaykara’daki “Kırklar Dağı” ile alakası var mı sorusu akla gelir.
Ocak 2025 tarihinde karlar arasında Trabzon Çaykara Şekersu Köyü yaylası Kırklar Dağı ve mescidi
Cumhuriyetin ilanından sonra yeni siyasi yapılanmada şehirler, ilçeler, beldeler ve köylerin bazılarında karışmalar olmuş, isimler değişmiş, yerler komşu il yada ilçenin topraklarına karışmış idi. Bu durumda ortada Kırklar Köyü çok eskiden var idi. Bu köyue bağlı dağ da “Kırklar Dağı” olarak adlandırılmış idi. Köyün adı gitmiş olsa da dağın adı kalmış olması gerekir. Yeni düzenleme ile bu dağ günümüzde Trabzon ili Çaykara ilçesi Şekersu köyü sınırlarına dahil olmuştur. Bu nedenle bu zamana kadar ki yazılarımızda yazdığımız efsaneler, ritüeller, bilgiler doğrudur. Dede Korkut hikayelerindeki “kırklar”, İslam alemindeki “kırklar” ile ilgili bilgiler doğrudur. Bu bilgileri teyit eden konuşmalar ve röportajları bir sonraki yazımızda ele alacağız.