Geçen yazıda bu bölümün ilk bölümü yayınlanmış idi

Türkiye’de Kırk ile başlayan köyler ve dağlar vs. ikinci bölümü

 

HAŞİM ALBAYRAK- İBRAHİM TUNCER

 

                     Trabzon Çaykara ilçesi Şekersu yayla köyüne bağlı ve Bayburt il sınırında Kırklar Dağı ve Kırklar Mescidi var. Buranın adının kaynağının ne olduğu, nereden geldiği hakkında kesin bilgiler yoktur. Bu nedenle Türk kültüründe “kırklar”, İslam kültüründe “kırklar” Hristiyan kültüründe “kırklar” konusu önceki bölümlerde incelendi. Dede Korkut hikâyelerinde “kırklar” konusu incelendi.

                      Dede Korkut hikâyeleri, Türklerin yeni Müslüman oldukları dönemleri içerir. Bu hikâyeler daha sonra bütün Türk yurtlarında en önemli kaynaklar oldu. Hatta Dede Korkut sonrası dönemler de bu hikâyelerin içerisine eklendi. Bu nedenle Bayburt ve çevresinde Akkoyunlu Türkleri hâkimiyeti ile Doğu Roma İmparatorluğu ve sonrasında Trabzon Rum krallığı arasındaki dönemlere ait hikâyeler olması konumuz için önemlidir. Bayburt’un Dede Korkut ile ilişkili olması ve Dede Korkut hikâyelerinde geçen Trabzon Tekfuru ve Gürcistan krallıklarına komşu olması ve Dede Korkut’un mezarlarından birinin Bayburt’ta olması gibi nedenlere bakıldığında “kırklar” konusunun bu konu ile ilişkili ortaya çıkar. Önceki bölümlerde Dede Korkut hikâyelerinde “kırklar” konusu incelendiğinde genelde “kırklar”ın kırk kahraman, kırk atlı, kırk kız, kırk eşkıya gibi kavramlar çok sayıda vardır.

                     Dede Korkut hikâyelerinde Eski Türk adetleri ön plandadır. Konusu işlenen “Kırklar Dağı” ve “Kırklar Mescidi” hikâyelerden bir kısmının geçtiği Bayburt ve sınırlarındadır. Demek ki “kırklar dağı” ve “kırklar mescidi” Dede Korkut hikâyeleri ile ilişkilidir. Bu nedenle o adın Türk kültürü ile ilişkisi diğer kültürlerden daha ön plandadır.

                     Türkiye’de “kırk” ile başlayan birçok yer adı vardır. Eski kaynaklardan yola çıkarak bu adlar geçen yazının devamı olarak bu bölümde ele alınmıştır.

 

İSTANBUL BEYKOZ KIRKLAR SULTAN TÜRBESİ

İstanbul Beykoz Kırlar Türbesi tabelaları

                Kırklar Sultan adıyla bilinen ermiş din adamlarından biridir. Peygamberimiz Hz. Muhammed efendimizin soyundan gelen seyyid bir zat olduğu bilinir. Kabri Kanuni Sultan Süleyman zamanında o dönemim tanınmış şeyhlerinden Kemal Efendi tarafından bulunduğu rivayet edilmektedir. Kırklar Sultan ile ilgili söylenceler arasında “İnsanların düşüncelerini okuyan ‘Ledun’ ilmine sahip olduğu söylenir. Hatta Hızır Aleyhselam’ın talebelerinden olduğu da rivayet edilir. Ledun ilmine sahip olarak İnsanların akıllarında geçen düşünceleri bilmesi gibi kerametleri vardır.

            Kırklar Sultan Kabri fazla tanınan bir türbe değildir. Ancak Beykoz için kültürel bir değeri vardır. Beykoz kültüründe önemli bir yere sahiptir.  Kırklar Sultan’ın kabri adres olarak Beykoz’un Dereseki köyündedir. Orada Akbaba Hz. Türbesine çok yakın olup Yuşa Hazretleri türbesine de oldukça yakındadır. Beykoz Dereseki köyü girişinden itibaren tabelaların yönlendirmesi ile türbeye ve ziyaretgâhına ulaşmak kolaydır.  

           Kırklar Sultan’ın türbesi genelde büyük ermiş din adamlarının türbesi gibi; olması gerekenden çok daha uzundur.

Afyon Karahisar Kırklar Makamı (Doğancı Camii)

                                     Kırklar Makamı Camii, üçgen planlı bir avlu içinde yer alır. Resmi adı Kırklar Makamı Mescidi olarak tescil edilmiştir. Caminin yeniden yapılmadan önceki yerinde bulunan türbedeki yatan muhterem zattan dolayı bu adı almış olabileceği düşünülür. O muhterem zat hakkında kesin bilgi yoktur. Ancak bazı kaynaklarda bu mescid içinde yatan kişinin 1276 yılında ölen Karahisar-ı Devle kadısı TACÜİDDİN HOYİ adlı kişi olduğunu söylenir. Bu korkuluklu türbe aynen muhafaza edilmiştir. Ancak başka bir kaynakta Afyonkarahisar kalesinin Bizanslılardan fethi sırasında şehit düşen Horasan Erlerinden yada Kırklardan olduğu şeklinde bilgiler de vardır.

Afyon Kırklar Camisi.[1]

                    Eski caminin tek mekânlı mescit türünde taş duvarlı ufak bir cami olduğu bilinmektedir. Caminin taş söveli ve basık yuvarlak kemerli cümle kapısındaki kilit taşındaki cami kitabesinde caminin 1325 H. (M. 1907) tarihli olduğu yazmaktadır. Bu cami 1985 yılında kurulan cami derneği tarafından daha büyüğü ve sağlamı yapılmak üzere yıkılarak 1990 yılında büyütülerek yeni cami yapılmıştır.

                    Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıkları Yüksek Kurulunca Anıt eser olarak tescil edilmiş olan cami, Vakıflar Genel Müdürlüğünün 18.10.1983 gün ve 03-312 sayılı başvuruları ile aynı kurulun 13.1.1984 gün ve 113 sayılı kararı ile korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı niteliğini bulunmadığını kabul etti.

                  Eski camiden kalan, ardıç ağacı kökünden bir gürz ise yağlı boya ile boyanarak yatır başına konulmuştur.

 

KARAMAN’IN KIRKLAR YATIRI[2]

İsmet Öztürk

                         … siz değerli okurlarımıza Karaman’ımız da bulunan “Kırklar Yatırlarından” bahsedeceğim. Üçler, beşler, yediler, kırklar ve üç yüzler diye bilinen zatlar Allah’ın sevgili dostlarıdır. Şimdi, çoğu diyecek ne alaka Karamanda üçler, beşler, yediler, kırklar ve üç yüzler yatırları diye…

                   Kırklar Yatırı Karaman şehir kabristanının doğusunda bulunmaktadır. Üçler, beşler, yediler, kırklar ve üç yüzler erenleri darda kalanların, sıkıntıya düşenlerin, derdi olanların dertlerine derman olan erenlerdir. Bu Allah dostları dünyada her zaman hareket halinde bulunmaktadırlar. Sıkıntı ve bunalıma düşenleri takip ederler bu kişilerden Allaha el açmış olanların dualarına amin diyerek destek verirler. Dualarının kabul görmesine vesile olurlar. Onun için her ne kadar kabirleri Karaman’da olsa da, dünyanın neresinde olursa olsun haram yoluna gitmeyip derdi olanların dermanına koşarlar. Bunu kimi zaman görünerek kimi zaman görünmeyerek yaparlar. Sizlerin yaptığınız dualara amin diyerek tasdiklerler ve Allah katında kabul görmesini sağlarlar. Üçler, beşler, yediler, kırklar ve üç yüzler olarak bilinen zatlar kıyamet kopana kadar Allah’ın kendilerine verdiği vazifeyi yerine getirecekler. İnsanlık içinden her dönem üç, beş, Yedi, kırk ve üç yüz sayılarında itikadı güçlü olan kişiler bu erenlerin arasına karışacaktır.

                   DİYARBAKIR TÜRKÜLERİNDE KIRKLAR DAĞI'NIN YÜZÜ (SUZAN SUZİ)[3]

                Kırklar Dağından geçen çok ünlü bir Diyarbakır türküsü de vardır. En tanınmış yorumlanması Bedri Ayseli tarafından Suzan Suzi adıyla yapılmış olup türkünün konusu bir doktora tezinde şöyle yer almıştır:

                   “Diyarbakır'ın güneybatısında, Dicle Nehri kenarında Kırklardağı vardır. Bu dağın arkasında da Kırklar Ziyareti bulunmaktadır. Yörede bu ziyaret yeri kutsal kabul edildiği için hem Hristiyan zaman zaman da Müslüman birçok kişi tarafından ziyaret edilir.

                ... İşte burayı çok sık ziyaret eden bir Süryani ailenin de çocukları olmuyormuş. Bu aile oldukça da varlıklıymış. Evin hanımı bir gün ben de gidip Kırklar'da dilek dileyeyim; kurban keseyim, diye niyet etmiş. Hanım, bir gün Kırklar Ziyareti'ne gelip "çocuğumuz olsun" diye dilek dilemiş; kurbanlar kesmiş ve adak adamış... Aradan bir hayli zaman geçmiş ve bu zengin ailenin nur topu gibi bir kızı çocuğu olmuş. Bu şirin kızın adını da Suzi (Suzan) koymuşlar. Annesi Suzan'ı her doğum gününde en sevdiği elbiselerle giydirir, kuşandırır Kırklar'a götürürmüş. Kırklar'ı ziyaret edip, dilek diledikten sonra çocukları olduğu için kadıncağız orada şükür duygularını dile getirip dualar edermiş; kurbanlar kesermiş. Kızı Suzan'a da onun doğumundan önce nasıl dilek dilediğini, kurban adadığını ve bu sebepten dolayı sürekli buraya gelip adağını yerine getirmesi gerektiğini anlatırmış. Kırklar'ı her ziyaretine kızı Suzan'ı ve komşulardan birçok kişiyi de birlikte götürürmüş. Suzan böyle bin nazarla büyüyüp, güzel bir genç kız olmuş; selvi dal gibi uzayıp serpilmiş.

 

 

 

 Diyarbakır Kırklar Dağı Anadolu Lisesi[4]

 

              … Yine Kırklar'a gidip ziyaret etmek gerektir. Bu kez annesi kızının yanında gitmek istememiş. Suzi'yi hizmetçilerle beraber kurbanını kesmek üzere Kırklar Ziyaretine göndermiş. Her ziyarete gidişte Ali de gizlice oraya gider ve kimselere sezdirmeden Suzi'yi seyredermiş. Zaten Suzi'ye âşık olması da yine bir Kırklar ziyareti esnasında olmuş. Kırklar'a giden Suzi ve hizmetçilerin peşi sıra Adil de her zaman yaptığı gibi ziyarete gelmiş. Hizmetçilerin kurban kesme telaşından yararlanan Suzan, Adil'i bulup onunla dağın arka tarafına gidip oturmuşlar. İki sevdalı yürek böylesine yalnız kalmanın tadını çıkarmak arzusuyla uzun süre sorup söyleşmişler; diz dize oturup söz alıp söz vermişler. Dağın öte yamacında Adil ile Suzan uzun süre hasret gidermiş, sevip sevişmişler. Zaman bir hayli geçmiş ve Suzan ziyaret yerine dönmüş ama hava da kararmaya yüz tutmuş. Bir telaş içinde hemen eve dönmek üzere toplanıp yola koyulmuşlar. İşte olanlar o andan sonra olmuş. Kırklar Ziyareti bu ilişkiyi bağışlamamış ve Suzi'yi çarpmış. Kafile köprüden geçerken bir toz, bir fırtına kopmuş. Suzan bu esnada on gözlü köprü civarında Dicle Nehri'ne düşmüş. Bahar olması sebebiyle Dicle’nin suları da bir hayli kabarmış zaten. Suzi'yi nehrin sularında kimseler bulamamış. Sele kapılan Suzi boğulmuş. Acı haber tez duyulur derler; bu haberi duyan ananın yürekleri parçalanmış, sevenlerinin boynu bükülmüş. Suzi'nin bu vahim ölümünden sonra Adil ise aklını yitirmiş; deli olmuş. Divaneler gibi çalmış, söylemiş yıllarca ve o da ömrünü böyle tüketmiş. İşte rivayet edilir ki Suzan'ın ardı sıra Adil'in söylediği türkülerden birisi de bu türküdür. Suzan için daha birçok türkü söylenmiştir:

 

 

 

“Kırklar dağı'nın yüzü

Karanlık sardı düzü

Ben öleydim Suzan-Suzi

 Ziyaret çarptı bizi” ….diye başlar. İlgili doktora çalışmasında Suzan Suzi’nin Fırat'ın sularına kapıldığını da hikâye eder. Ancak bu türkü “Yitip giden sevgilinin ardından yakılan bir ağıttır bu türkü... Bir başka açıdan ise sevgi üstüne söylenmiş bir güzelleme.” Olduğu belirtilir ağıtta.Ayrıca bu çalışmanın kaynak kişileri şöyle açıklanır: “(Yöresi: Diyarbakır; kaynak kişiler: Muhsine Helimoğlu YAVUZ, Bibi Sabiha ÇİTÇİ; derleyen : Merdan GÜVEN)”

 

DİĞER KIRK İLE BAŞLAYAN YERLER

              Kırk Şehitler[5]: Şemdinli’dedir. Türk- İran sınırında bulunan şehitliktir. Buraya ancak Temmuz- Ağustos aylarında hayvan sırtında veya patika yoldan ulaşılır. Kırk şehitlerin asker oldukları, Cuma namazı kılarken düşman baskınına uğradıkları ve namaz esnasında şehit edildikleri söylenmektedir.

               Kırklar Camisi[6]: Kırklareli’ndedir. 1360 yılında yaptırılan cami, klasik Osmanlı camileri üslubundadır. Çift minarelidir. Minarenin birinde çift şerefe bulunmaktadır.

               Kırkkardeşler Şehitliği: Battalgazi İlçe merkezindedir. Yer olarak Karahan camisinin üst kısmındadır.  Burası adını 13. Yüzyılda Selçuklular Dönemi’nde şehit düşen 40 adet şehit düşen Selçuklu askerinin şehitlik mezarıdır. Halk arasında “Kırklar Mezarlığı” olarak bilinir. Döneminden kalan mezar taşları ve kitabeleri halen okunur durumdadır.[7]

               Kırkkızlar Türbesi: Tokat ilinde Niksar ilçesinde Kırkkızlar Türbesi iki katlı kümbet şeklindedir. 13. Yüzyılda Selçuklular döneminde yapılmıştır. Bu kümbette iki pencere bulunur. Kemerlerinin altındaki süslemeli tuğlaları ile ünlüdür. Türbede 40 şehit kız olduğu rivayet edilir.

1933 YILI DAHİLİYE VEKALETİNDE KIRK İLE BAŞLAYAN KÖYLER

                Dâhiliye Vekâleti (İçişleri Bakanlığı) 1933 yılı köyler listesinde içinde “kırk” ile başlayan köylerin listesi aşağıdadır. Burada köylerin bağlı bulunduğu il ve ilçe verilir iken 1933 yılın da Türkiye’deki il ve ilçe adlarının günümüz ile uyuşmayanları da ortaya çıkmaktadır. Örneğin Kütahya’ya bağlı Uşak kazası, Kocaeli’ne bağlı Adapazarı gibi veya Ankara’ya bağlı Şereflikoçhisar gibi. Liste aşağıdadır:

Kırkarmut: Kandıra- Kocaeli köylerinden

Kırkbulaka: Tuzluca- Beyazıt köylerinden

Kırkdilim- Sorgun- Yozgat köylerinden

Kırkdilek- Diyarbekir köylerinden

Kırkdilim- Çorum köylerinden

Kırkgecit: Pınarbaşı- Kayseri köylerinden

Kırkgöz : Divrik- Sivas köylerinden

Kırkgöz: Şebinkarahisar- Giresun köylerinden

Kırkhanlar: Giresun köylerinden

Kırkkavak: Uzunköprü- Edirne köylerinden

Kırkısrak: Pınarbaşı- Kayseri köylerinden

Kırkışık: Çine- Aydın köylerinden

Kırkkavak: Simav- Kütahya köylerinden

Kırkkilise (Yaylalar)

Kırkkilise:Zara- Sivas köylerinden

Kırkköpekli: Çorlu- Tekirdağ köylerinden

Kırkkuyu: Şereflikoçhisar- Ankara köylerinden

Kırklar: Ahlat- Van köylerinden

Kırklar: Akdağmadeni- Yozgat köylerinden

Kırkmara: Urfa köylerinden

Kırkpınar: Yıldızeli- Sivas köylerinden

Kırkpınar: Kangal- Sivas köylerinden

Kırkpınar: Sarıkamış- Kars köylerinden

Kırkpınar: Aziziye- Afyon köylerinden

Kırkpınar: Akçadağ- Malatya köylerinden

Kırkpınar: Kocaeli- Adapazarı köylerinden

Kırkpınar: Haymana- Ankara köylerinden

Kırkpınar: Pınarbaşı- Kayseri köylerinden

Kırktepe: Kandıra_ Kocaeli köylerinden

Kırkyaren: Uşak- Kütahya köylerinden

Kırkyalan: Mut- Mersin köylerinden

1968 YILI İÇİŞLERİ BAKANLIĞI KÖYLERİMİZ LİSTESİNDE

KIRK İLE BAAŞLAYAN KÖYLER

                İçişleri Bakanlığı’nın 1968 yılında yaptığı yılı köyler listesinde içinde “kırk” ile başlayan köylerin listesi aşağıdadır. Burada köylerin bağlı bulunduğu il ve ilçe ve var ise eski yeni adları aşağıdadır:

Kırkağaç: Eski adı Binat. Siirt Eruh ilçesine bağlı Fındık bucağı köylerinden

Kırkağıl: Eski adı Armutak. Bingöl Merkez kazası köylerinden

Kırkarmut: Kocaeli Kandıra ilçesi merkez köylerinden

Kırkat: Mardin ili Gercüş ilçesi Merkez köylerinden

Kırkbaş: Isparta Yalvaç ilçesi Kumdanlı bucağı köylerinden

Kırkbudak: Eski adı Büyük Parsiyan. Elazığ ili Palu ilçesi Gökdere bucağı köylerinden

Kırkbulak: Eski adı Sakköy. Bitlis ili Tatvan ilçesi Küçüksu bucağı köylerinden

Kırkbulak: Eski adı Harapul. Erzincan ili Refahiye ilçesi, Cengerli Bucağı köylerdendir.

Kırkbulak: Kars ili Tuzluca ilçesi Gaziler bucağı köylerinden

Kırkçatı: Eski adı Hazara. Van ili Özalp ilçesine bağlı köylerinden

Kırkdeğirmen: Eski adı Kenzek. Van ili Erciş ilçesine bağlı Merkez köylerindendir.

Kırkdikme: Erzurum ili Horosan ilçesi Merkez köylerinden

Kırkdilim: Yozgat Çekerek ilçesi merkez köylerinden.

Kırkdilim: Çorum ili Merkez köylerinden

Kırkdirek: Mardin ili Savur ilçesi Sürgücü bucağı köylerinden

Kırkdönüm köyü. Bitlis ili Ahlat ilçesi merkez köylerinden

Kırkgeçit: Kayseri Pınarbaşı ilçesi merkez köylerinden

Kırkgeçit: Eski adı Kasrik olup Van Gürpınar ilçesi Kırkgeçit bucağı köylerinden

Kırkgöz: Sivas Divriği Sincan ilçesi Bucağı köylerinden

Kırkgöz: Tekirdağ ili Çorlu ilçesi köylerinden

Kırkgöze: Eski adı Çipak olup Erzurum Merkez ilçe Dumlu bucağı köylerinden

Kırkgöze: Eski adı Kekerli olup Muş ili Bulanık ilçesi merkez köylerinden

Kırkgözeler: Eski adı Kamasor olup Erzurum ili Horasan ilçesi Merkez köylerindendir.

Kırkharman: Amasya ili Taşova ilçesi Destek bucağı köylerindendir.

Kırkharman: Bolu ili Düzce ilçesi Merkez köylerindendir.
Kırkışık: Aydın ili Çine ilçesi Merkez köylerindendir.

Kırkışla: Konya ili Cihanbeyli ilçesi köylerindendir..

Kırkkaşık: Eski adı Bahışım olup Diyarbakır ili Hazro ilçesi merkez köylerindendir.

Kırkkavak: Edirne ili Uzunköprü ilçesi Merkez köylerinden

Kırkkavak: Kütahya ili Tavşanlı ilçesi Merkez köylerinden

Kırkkepenekli: Tekirdağ ili Muratlı ilçesi Merkez köylerinden
Kırkkoyun: Eski adı Zinarcank. Diyarbakır Merkez ilçesi Pirinçlik bucağına ait köylerinden

Kırkkuyu: Konya ili Kulu ilçesi Merkez köylerden,

Kırklar: Eski adı Gireson olup Erzurum ili Horasan ilçesi Aras Bucağına ait köylerinden

Kırklartepesi: Eski adı Kırklartepe olup Rize Merkez köylerden.

 Kırkmağara: Urfa ili Payablı bucağına ait köylerinden

Kırkmeşe: Eski adı Göburge olup Tunceli ili Pülümür ilçesi Dağyolu bucağına ait köy.

Kırkköy: Ankara ili Kızılcahamam ilçesine ait köy.

Kırksakallar: Aydın ili Çine merkez köylerinden

Kırktepe: Sakarya ili Kaynarca ilçesi köylerinden

Kırktepe: Sakarya ili Hendek ilçesi köylerinden

Kırkyalan: Mersin ili Mut ilçesi köylerinden

Kırkyala:  Uşak ili Karahallı ilçesi köylerinden

             Kırkpınar Köyü: Ayrıca Kırkpınar Köyü olarak Türkiyede Afyon Emirdağ’da, Antalya Korkuteli’nde, Bingöl Kığı’da, Diyarbakır Dicle’de,  Gümüşhane Bayburt (Eski adı Çıphınıs) ilçesinde, Kars Selim’de, Kars Susuz’da, Kayseri Pınarbaşı’nda, Konya Kulu ’da, Malatya Akçadağ’da, Niğde Merkez’de, Sakarya Sapanca’da, Sivas Kangal, Sivas Yıldızeli’nde, Urfa Merkez’de, Van Erciş’te Kırkpınar köyleri vardır.,

OSMANLI ARŞİVLERİNDE KIRKLAR


Kırklar Dağı ve Kırlar Mescidi ile ilgili bilgileri bulabilmek ve okuyuculara aktarabilmek için ilmin her bölümünden de istifade edilmesi gerekir. Tarihin en önemli arşiv kaynaklarının başında Osmanlı Arşivleri gelir. Osmanlı arşivlerinde geçmişe dair ne var ise kayıt altına alınmış. Eğer Cumhuriyetin ilk yıllarında arşivler yağmalanıp çoğu kilo ile Bulgaristan’a kalorifer kazanına yakacak olarak satılmasa ve gönderilmese idi belki de bu gün Türkiye’nin bambaşka bilgilerine ulaşılması mümkün olacaktı. Ancak oradan özel şahısların kendi imkânları ile geri aldıkları, saklananlar ve kaçırılanlar ve diğer arşivde kalanlar da bu gün çok büyük yekûn tutmaktadır. İşte onların içerisinden taranarak içinde “kırklar” geçen yer adları incelendi. Sonuçlarından bazıları aşağıdadır:

01.    11. 09. 1326 tarih ve A)  MTZ. KB. B dosya ve 3  45 gömlek  nolu belgede Kıbrıs’ta Mesarye Köyündeki Kırklar Dergahından bahsedilmektedir.

02.   H. 08. 03. 1264 tarih ve A)  MMD dosya ve 3  63 gömlek  nolu belgede Halep’te Kırklar Hangahı ile ilgili bir belge vardır.

03.  H. 14. 10. 1309 tarih ve (Evkaf) BEO  3  179 gömlek  nolu dosyada Kırşehir’deki Hacı Bektaş Veli hangahı ile camisinin kubbe ve mimarileriyle Kırklar Meydanı ebniyesinin tamiri hakkında belge vardır.

04.  H. 30. 03. 1260 tarih ve A)  DVN dosya ve 4  34 gömlek  nolu evrakta Van Ahlat karyesi (Köyü) Kırklar Tekkesindeki Şeyh Musa ile ilgili evrak vardır.

05.  H. 01. 07. 1079 tarih ve İE. EV. dosya ve 17/ 2042 gömlek  nolu evrakta Akdağ kazası Kırklar köyünden bahsedilmektedir.

06.  H. 19. 06. 1287 tarih ve İ.. ŞD. dosya ve 19   814 gömlek  nolu evrakta Aydın Karahayt ve Kırklar köyü arazisi hakkında bir bilgi vardır.

07.  H. 06. 07. 989 tarih ve A..) DVNSMHM.d, dosya ve 42   362 nolu dosyada Celadettin-i Rumi Evkafına (Vakfına) ait Bayburt’ta Atçeken taifesinden Oğulbey’li ve Kırklar Cemaati ile olan münazaalı bir arazinin intacına dair Karaman Beylerbeyi’ne gönderilen ferman vardır.

08.   H. 18. 04. 984 tarih ve A..) DVNSMHM.d, dosya ve 42   1812 nolu dosyada Beyşehir Sancağındaki Seydişehir Nahiyesine bağlı Kırklar Köyüne ait bir evrak vardır.

09.  H. 29. 04. 1127 tarih ve A..) DVNSMHM.d, dosya ve 57   38 nolu dosyada Bayburt kazası’nın Kırklar köyünden ve Esklil ile İnegart köylerine ait arazi anlaşmazlığına ait bir belge.

10.  Bergama’da Kırklar köyü ile ilgili H. 29. 01. 1194 tarihli belge

11.  Kilitbahir kalesindeki Kırklar camisi ile ilgili H. 29. 01. 1326 tarihli belge

12.  Bolu İli Gerede ilçesi Rumşah Yaylası ve Rumşahkırı adlarının Kırklar Yaylası ve Kırklar Kırı adları ile değiştirilmesi hakkında 31. N05. N1955 tarihli belge

13.  Aydın Vilayeti Pargaca kazası Aşağı Kırklar Köyü hakkında R. 25. 11. 1315 tarihli belge

14.  Bozhöyük Kırklar köyüne cami yapılması hakkında H. 29. 12. 1077 tarihli belge

15.  Bitlis Ahlat kazası Kırklar mahallesi hakkında H. 21. 06. 1332 tarihli belge

16.  Suğla Sancağı, Çine ve Ayasluğ nahiyelerindeki Kırklar Köyü hakkında H. 29. 12. 1315 tarihli belge

17.  Kırkkilise kasabasında Kırklar Tekkesi hakkında H. 20. 07. 1320 tarihli belge

18.  İzmir Deryan’da nahiyesi Kırklar köyü hakkında H. 23. 06. 1289 tarihli belge

19.  Gelibolu’da Kırklar Tekkesi hakkında H. 20. 07. 1320 tarihli belge

20.  Karahisarı Sahip’te Kırklar Makamı Mahallesi hakkında H. 06. 12. 1289 tarihli belge

21.  Gelibolu Kasabasında Kırklar Kabristanı  hakkında H. 16. 12. 1308 tarihli belge

22.  Değirmenlik kazasında Kırklar Dergahı postnişini hakkında 07. 11. 1908 tarihli belge

23.  Kadiri tarikatından Kırklar Dergahı şeyhleri arasındaki ihtilaf hakkında M. 20.06.1909 tarihli belge

24.  Maraş Kırklar Kilisesi başpapazı hakkında H. 18.09.1313 tarihli belge

25.  Aydın’da Karahayt ve Kırklar köyünden arazi anlaşmazlığı hakkında H.19.06.1287 tarihli belge

26.  İzmir Torbalı Kırklar köyünde maden arama ruhsatının iptali hakkında 15.07.1933  tarihli belge

27.  Başka yerler ve Bayburt kazası Kırklar ve Eskiil köylerinden rüsum vergisi vermediklerine dair H.29.04.1127 tarihli belge

28.  Kırklar Dağındaki mescidin hangi vakfa ait olduğunun tespiti ve tamiri hakkında H.10.06. 1271 tarihli belge

29.  Kırklar Tekye-i Şerifesi vakfı hakkında M. 19.11.1931 tarihli belge

30.  Tokat’taki Kırklar Kilisesi tamiri hakkında H.10.02.1113 tarihli belge

31.  Ankara Mollahöyük mahallesinde Kırklar Kabristanı ve Kırklar Tekkesi hakkında 06.11.1953 tarihli belge
 

                 Trabzon Çaykara’ya bağlı Şekersu köyündeki Kırklar Dağı ve Kırklar Mescidi hakkında en doğru bilgilerin verilebilmesi başka Kırklar Dağı ve Kırklar Mescidi yada camisi ile karıştırılmaması için Türkiyedeki eski dönem yeni dönem bütün “Kırk” ile başlayan yerler incelendi. İnceleme sonuçları burada ele alındı. Bunlar yazılı kaynaklarda tespit edilebilenlerdi. Kimbilir kayda geçmeyen veya gözden kaçan bir çok daha vardır. Ancak gazetemizde bu kadar uzun yazılara gerek olur mu bilinmez. O nedenle haftaya “kırklar”ın tasavvufi açıdan ele alınması ve Çaykara’daki Kırklar Dağı ve mescidinin bilgileri ile bu yazı dizisinin sonuna gelinmiş olunacaktır..
 


[1] https://www.arkeobook.com/haber/kirklar-camii-kirk-erenler-afyonkarahisar-344.html

[2] https://www.karamangundem.com/karamanin-kirklar-yatiri

[3] Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Türk Dili Ve Edebiyatı Anabilim Dalı Merdan Güven Türkiye Sahasındaki Hikâyeli Türküler Üzerine Bir Araştırma Doktora Tezi Tez Yöneticisi Yrd. Doç. Dr. Dilaver Düzgün, Sf. 337-338

[4] https://kirklardagianadolu.meb.k12.tr/21/15/765323/okulumuz_hakkinda.html

[5] Bayram Altan (Altanoğlu), Kutsal Mekanlar- Dini Ziyaret Yerleri, Ankara, sf. 172

[6] Bayram Altan (Altanoğlu), Kutsal Mekanlar- Dini Ziyaret Yerleri, Ankara, sf. 236

[7] Bayram Altan (Altanoğlu), Kutsal Mekanlar- Dini Ziyaret Yerleri, Ankara, sf. 271