29 Nisan 2017 mükemmel bir hava ve eşimle İzmir kitap fuarındayım. Oldum olası Güzel İzmir’imizde açılan kitap fuarları benim için çok büyük bir anlam ifade eder. Aydınlık İlimizin umut veren ortamlarında dertlere ortak olunur, çözümler bulunur. Düşünen, okuyan, sorgulayan insanları bağrına basan kadir bilir kenttir Gavur(!) tabir edilen güzel İzmir’imiz. Demokratik, Laik Türkiye Cumhuriyetinin bekası için mücadele edenlerin, yıkılması mümkün olmayan kalesidir de aynı zamanda…
İzmir’le yakından bağlantısı olmayan Tuncay Özkanların, Güldal Mumcuların, Mustafa Balbayların ve ismini hatırlayamadığım nice aydın insanın değerini bilen, bağrına basan, millet vekilliğine layık gören mega kenttir.
Dünyanın göz diktiği coğrafya Türkiye olunca kitap fuarlarında bulunuş sebebimiz de farklılaşıyor! Haksız yere tutuklanan ve/fakat yurdunu ve milletini büyük bir tutkuyla seven, uğrunda her türlü özveriye katlanan insanlara Yalnız Olmadıklarını Hissettirmek, Manen Destek Olmak Gerekiyordu. Çünkü zamanında iç/dış düşmanlarca ve kader birliği yaptığı yol arkadaşlarınca kederleriyle baş başa bırakılmışlardı!.
Dijital ortamlarda yapılan asılsız yönlendirmelerle, vatanına, milletine ve Atasına gönülden bağlı yüzlerce yiğit vatan evladı tutuklanıyor ve cezaevlerinde adeta ölüme terk ediliyorlardı, o sıralar!..
Değerli silah arkadaşımın kitabını okumadan bu satırları siz okurlarımla paylaşmam hem inandırıcı hem de etik olmazdı!..
O nedenle dikkatle okuduğum “ Balyoz Kurgusu “ adlı kitabının imza gününde saygı duyduğum kardeşim ve aynı zamanda birlikte görev yaptığım silah arkadaşım Emekli General Süha Tanyeri’yi, ve aynı maddi/manevi işkenceye maruz kalan nice Tanyerileri (!) bu anlamlı günde yalnız bırakmamalıydım.
Zira Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ilke ve inkılaplarına sadakat ile bağlı vatansever olduklarıydı, tek suçları!..
Suçluların Dışarıda Elini Kolunu Sallayarak Gezindiği, Suçsuzların İse Akıl Almaz Sebeplerle Tutuklandığı Dönemde, Suçsuz Olduklarını Yazılı/Görsel Basında Okurlarımla Sıkça Paylaşıyordum..
Değerli kardeşim Tanyeri’nin kitabında dile getirdiklerine, olayın sıkı takipçisi olan bir asker olarak her ne kadar aşina olsam da, doğru bilgiye susamış insanları uyandırmak maksadıyladır şimdi yazacaklarım..
Demokrasinin kalesi olan İzmir’imizin dışında yaşayanların sekiz gün süreyle kitap fuarında olan bu ‘Mahşeri’ kalabalığı görmelerini çok isterdim.. Bu milletin sırtı yere gelmez dedirtecek kadar yani!..Özellikle gençlerin akın etmesi Türk ulusunun uyandığına delaletti.
İzmir farkıdır da biliyorsunuz, düşmana korku veren bu mahşeri kalabalıklar!..
Demokratik, laik Türkiye cumhuriyetini azimle koruyanların yalnız olmadıklarının da bir nişanesidir, bu kalabalıklar!..
16 Nisan 2017 Referandum Sonuçlarıyla Şahlanmışken, İtibarsızlaştırılmak İstenen Vatan Evlatlarıyla, (sivil/asker) Aynı Eziyeti Çeken Aile Fertlerinin Kaleme Aldığı Aşağıdaki Kitaplarını Okumadınız İse Lütfen Okuyalım…Okutalım derim!...
84 subayın “Balyoz Çığlığı”nı tek seste toplayan ve zamanında suçsuz olduğu halde Hadımköy Askeri Ceza Evinde yatan Tuğgeneral Turgay Erdağ’ın Balyoz Çığlığı”, Sayın “Nilgün Doğan’ın “Adını siz koyun”, sayın Semih Çetin’in “ Bir ihanetin öyküsü” ve sayın Ergin Saygun’un “ Türk Ordusuna Vurulan balyoz”. Şu anda ismini hatırlayamadığım ve aynı kaderi/kederi bizzat yaşayan yazarların sanatçıların ve bilim adamlarının tarihe kayıt düşülen kitaplarını burada dile getiremediğim için lütfen beni bağışlasınlar..
Süha Tanyeri’nin kitabının tamamını, özelliklede son altı sayfasını altını çizerek okumanızı öneririm. Çünkü; 2010 yılı milat kabul edilerek Türkiye (TSK) üzerinde oynanan tehlikeli oyunların ‘15 Temmuz 2016 kalkışmasıyla’ nasıl örtüştüğünü göstermesi bakımından bana göre kitabın en can alıcı bölümüdür!...
Sonuç: İyi ki varsın Gavur! İzmir..Dünyayı yönettiğini sananlar (!) neden korkar bilir misiniz? “Okuyan, düşünen ve korkusuzca doğru bildiği yolda mücadele edenlerden tabii ki!...” İnanmıyorsanız 2017 halk oylamasında üç büyük ilin başarı çizelgesine bakmanız yeterli olur!...
En derin sevgilerim saygılarım; okuyan, düşünen, sorgulayan ve zamanı geldiğinde hesap soran vatanseverleredir..