Türk Dünyası’nın ilk demokratik cumhuriyeti olan Azerbaycan Cumhuriyeti 95 yıl önce, 28 Mayıs 1918’de Mehmet Emin Resulzade ve arkadaşları tarafından Tiflis’te ilan edilmişti. Azerbaycan Cumhuriyeti Avrasya tarihi açısından bir dönüm noktasıydı; Doğulu ve Batılı sömürgecilere karşı bir şahlanış hareketiydi. Azerbaycan Cumhuriyeti, I. Dünya Savaşı’nın hemen sonrasında, Osmanlı İmparatorluğu’nun hayatta kalabilme mücadelesi verdiği bir dönemde, çok zor şartlar altında kurulmuştu. Çok yaşa Can Azerbaycan!
Türk Dünyası’nın ilk demokratik cumhuriyeti olan Azerbaycan Cumhuriyeti 95 yıl önce, 28 Mayıs 1918’de Mehmet Emin Resulzade ve arkadaşları tarafından Tiflis’te ilan edilmişti. Azerbaycan Cumhuriyeti Avrasya tarihi açısından bir dönüm noktasıydı; Doğulu ve Batılı sömürgecilere karşı bir şahlanış hareketiydi. Azerbaycan Cumhuriyeti, I. Dünya Savaşı’nın hemen sonrasında, Osmanlı İmparatorluğu’nun hayatta kalabilme mücadelesi verdiği bir dönemde, çok zor şartlar altında kurulmuştu.
Azerbaycan Cumhuriyeti’nin kurulması, stratejik konumu ve zengin petrol kaynakları nedeniyle emperyalistlerin işine gelmemişti. Çeşitli ekonomik ve siyasi baskılar sonucu, büyük umutlarla kurulan Azerbaycan Cumhuriyeti ancak 23 ay varlığını sürdürebildi.
Azerbaycan Cumhuriyeti’nin kurucusu Mehmet Emin Resulzade, “Bir kere yükselen bayrak bir daha inmez” demişti. 1991 yılında Sovyetler Birliği’nin dağılması sonucunda Azerbaycan bağımsız bir devlet olarak tarih sahnesindeki yerini aldı.
Azerbaycan bu yıl kuruluşunun 95. Yılını kutluyor.
Can Azerbaycan’ın 95. Kuruluş yıldönümü, Azerbaycan’da olduğu gibi, kardeş ülkelerde ve dünyanın çeşitli ülkelerinde düzenlenen törenlerle kutlanıyor. 
Azerbaycan- Türkiye ilişkileri her zaman dünyaya örnek olacak şekilde, bir kardeşlik ilişkisi, bir stratejik ortaklık ilişkisi şeklinde sürdürülmüştür. Atatürk’ün sözleriye ifade edecek olursak, “Azerbaycan’ın neşesi bizim neşemiz, kederi bizim kederimiz” olmuştur. Azerbaycan’ın büyük devlet adamı Haydar Aliyev de bu özenilecek ilişkiyi, “Biz iki devlet bir milletiz” şeklinde özetlemişti.

 
AZERBAYCAN CUMHURİYETİ’NİN 95. YILI İSTANBUL’DA DA KUTLANDI

Kafkasya’nın yükselen yıldızı Azerbaycan Cumhuriyeti’nin 95. Yıldönümü İstanbul’da Ceylan Intercontinental Otel’de düzenlenen bir resepsiyonla kutlandı.
Resepsiyona çeşitli ülkelerin diplomatik temsilcileri ve Azerbaycan milletvekilleri, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, askeri erkan, işadamları, sivil toplum örgütleri ve sanatçılar katıldılar.
Resepsiyonda bir konuşma yapan Azerbaycan İstanbul Başkonsolosu Hasan Sultanoğlu Zeynelov, Azerbaycan’ın bu mutlu gününde sevinçlerini paylaşan konuklara teşekkür ederek, “İslam Alemi’nde ilk demokratik cumhuriyet olan Azerbaycan Halk Cumhuriyeti, ülkemizin ekonomik, sosyal, siyasi ve medeni gelişmesinin, halkımızın milli uyanışı, gelişimi gibi proseslerin mantığı neticesinde ortaya çıkmıştır.
Azerbaycan Halk Cumhuriyeti, halkımızın siyasi şuur seviyesini, entelektüel ve medeni potansiyelinin yüksek istidatlarının ve kabiliyetinim göstericisiydi” dedi.
Başkonsolos Sultanoğlu, konuşmasının devamında, Azerbaycan Demokratik Halk Cumhuriyeti’ni kuran ve önderlik eden kahramanları saygıyla andıklarını, bu kahramanlarının adlarının kalplerimize nakşedildiğini söyledi. “Azerbaycan Halk Cumhuriyeti’nin Avrupa’nın demokratik değerleriyle doğu medeniyetinin hususiyetlerini düzgün bir şekilde birleştiren yeni bir devlet ve cumhuriyet örneği” olduğunu vurgulayan Başkonsolos Sultanoğlu, konuşmasında, ayrıca, Azerbaycan Halk Cumhuriyeti’nin kurulmasında Nuri Paşa komutasındaki Kafkas İslam Orduları’nın da büyük hizmetleri olduğunu belirtti.
Azerbaycan Halk Cumhuriyeti’nin kurulmasıyla birlikte hayata geçirilen uygulamaların, Azerbaycan Türklerinde, devletçilik kadar milli şuurun uyanışına da öncülük ettiğini belirten Sultanoğlu, bu kazanımların 1920’de Cumhuriyet’in son bulmasından sonra da devam ettiğini, halkın bağımsızlık duygularının artarak sürdüğünü, bağımsızlık şuurunun kökleştiğini söyledi ve “Bu köklü duygular, bu milli şuur sayesinde halkımız, cumhuriyetin kuruluş ilkelerini esas alarak Azerbaycan devletini yarattı” dedi.
Azerbaycan devletinin bağımsızlığını yeniden kazandığı yıllarda büyük sıkıntılar yaşandığını belirten Sultanoğlu, sıkıntıları bu günlere de yansımış olan o dönemi şöyle özetledi:
“1990 öncesinde meydana gelen olaylar o noktaya gelmişti ki, yeniden kazandığımız bağımsızlığımız ve toprak bütünlüğümüz tehlikeye düşmüştü. Ermenistan’ın Azerbaycan’a karşı tecavüzkar bir siyaset sürdürmesi sonrasında, Ermenistan tarafından işgal edilmiş reyonlardan (bölgelerden) 1 milyonu aşkın insanımız göç etmek zorunda kalmıştı.
Bugün gelişen Cumhuriyetimiz dünya devletleri arasında layık olduğu yeri almıştır. Ülke ekonomisi, son yıllarda görülmemmiş bir hızla gelişmektedir.
Ülkemizin karşısındaki tek problem, Karabağ sorunudur. Üzülerek görmekteyiz ki, bu konu dünya kamuoyunun gündeminde gerektiği gibi yer almamaktadır. Azerbaycan’ın Birleşmiş Milletler tarafından tanınmış toprak bütünlüğü bozulmuştur. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde bu konuda alınan 4 karar hala yerine getirilmemiştir. AGİT’in, AB Parlamentosu’nun konuyla ilgili aldığı kararlar Ermenistan tarafından yerine getirilmemiştir. 1 milyonu aşkın Azerbaycan vatandaşı kendi öz toprağından kaçkın olarak yaşamaktadır.”
Başkonsolos Sultanoğlu, 1993 yılında, Haydar Aliyev’in yönetime gelmesiyle Azerbaycan’ın ekonomi ve siyaset alanında büyük başarılara imza attığını ve bu yolda hızlı adımlarla ilerlediğini söyledi.

İSTANBUL VALİSİ MUTLU: "CAN AZERBAYCAN HEM SİZE HEM BİZE VATAN OLSUN"

Resepsiyonda bir konuşma yapan İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu da, Azerbaycan’ın 95. Kuruluş yıldönümünü bütün İstanbullularla birlikte kutladığını belirterek geçmişte olduğu gibi günümüzde de, iki kardeş ülkenin her zaman her konuda elele olduğunu söyledi ve bu kardeşliğimizin sonsuza kadar sürmesini diledi. Atatürk’ün, “Azerbaycan’ın sevinci bizim sevincimiz, kederi bizim kederimizdir” sözlerinin her zaman geçerliliğini koruduğunu belirten Vali Mutlu konuşmasını şöyle sürdürdü:
 “Azerbaycan’ımızın gelişmelerini yakinen takip ediyoruz ve ifade edildiği gibi de Azerbaycan’daki her yükselişi, her başarıyı da büyük bir mutlulukla takip ediyoruz. Ekonominin ötesindeki, ticaretin ötesindeki dostluk bağlarıyla güçlenen bağlarımızın gelecekte daha da güçlü olacağına yürekten inanıyorum. (…) Bu duygu ve düşüncelerle Azerbaycanlı kardeşlerimizin devletlerinin ebedi olması dileği ile kendilerini yürekten kutluyor ve nice yılları huzur, mutluluk, bağımsızlık ve beraberlik içerisinde yaşamalarını ve bu yürüyüşlerinde Türk kardeşlerinin her zaman kendi yanlarında olduğunu bilinmesini özellikle ifade ediyorum; Can Azerbaycan daim en güzel vatan olsun, hem size hem bize vatan olsun”   
Kardeş Azerban’a, Can Azerbaycan’a her konuda gerçekleştirdiği başarılarını sürdürmesini diliyoruz.
Çok yaşa Can Azerbaycan!