Koronavirüs-Kovid 19’un bize yeniden hatırlattıkları!...
George Bernard Shaw, “Öyle bir devir gelecek dünyadaki, müslim, gayr-i müslim bütün hekimler-tabib’ler, Âhirzaman Peygamberi, son Peygamber, Hazreti Muhammed-Mustafa salla’llâhu aleyhi ve sellem’in sünnetlerini, öğretilerini hastalarına reçete ile tavsiye edeceklerdir.” demişti. İnsaf sahibi bir garblı müsteşrıkın tahmini, öngörüsü, şimdi tecelli etmiştir.
Çin-ü Mâçîn’de zuhur eden ve bütün dünya’ya sirayet eden, Koronavirüs-Kovid 19’un daha da yaygınlaşmasını ve bütün insanlara sirayet etmesine mani olabilmek için, bütün dünya’da geçerli olmak üzere, başta, DSÖ (Açılımı, Dünya Sağlık Örgütü) olmak üzere, bütün dünyanın hekimleri-tabibleri vazgeçilmez bazı tedbirler ön görmüşlerdir.
1) Virüsün, hastalığın yaygın ve salgın olduğu şehirler, hatta ülkeler derhal “karantina” altına alınmalıdır. Sârî hastalıkların zuhur ettiği şehirlerin ve ülkelerin karantina altına alınması tedbirini, dünya tarihinde ilk defa, bütün insanlara Peygamber olarak gönderilen Şihanşümûl Peygamber, Sevgili Peygamberimiz, Muhammed-Mustafa salla’llahu aleyhi ve sellem Efendimiz koymuştur. Buharî’nin Sa’d İbn-i Ebî Vakkâs’dan rivayet ettiğine göre, Resûl-i Ekrem: “Bir yerde sârî (bulaşıcı) hastalık olduğunu duyarsanız oraya girmeyiniz, içinde bulunduğunuz bir yerde de sârî hastalık zuhur ederse, ondan kaçınmak maksadıyla oradan çıkmayınız! Buyrulmuştur ki, müstevli hastalıklarda tatbik olunan karantina en hayatî korunma tedbiridir.” (Tecrid-i Sarih Tercüme ve Şerh’i Cild 12 Sahife, 84 Dip Not, ikinci baskı)
2) “Temizlik dinin yarısıdır,” buyuran Cihanşümûl, Peygamber, şahsî özbakım temizliğe de çok büyük önem atfetmiştir. “Eller sabunla günde defalarca iyice yıkanmalı, kirli ve eşya ile sürekli temasta olan eller, asla, ağıza, buruna ve göze temas ettirilmemeli.” Müslüman’ın, haricî tesirlere maruz uzuvlarını, ellerini dirseklerine kadar, dirsekler dahil, yüzünü, ayaklarını topuklarına kadar, topuklar dahil, yıkaması başına mesh etmesi, günde en az beş kere farzdır.. Ağız bakımı, burnun iyice yıkanması sünnettir. Ayrıca, yemekten önce, yemekten sonra ve kirletici bir yere temastan sonra ellerin yıkanması, Peygamber’imizin tavsiyesidir. Virüsün solunum yollarından geçerek ciğerlere tutunduğu dikkate alınınca, el temizliğinin, ağız ve burun temizliğinin, ağız ve diş bakımının önemi ortaya çıkar.
Ebû Musa (El-Eşa’rî) radiya’llah anh’den: Şöyle demiştir: (Bir defa) Nebiyy-i Ekrem salla’llahu aleyhi ve sellem’in yanına vardım. Elindeki bir misvak ile dişini temizlediğini ve ağzında misvak olduğu halde öğürür gibi (ö’ ö’) dediğini gördüm.” “Huzeyfe (bin Yemânî) radiya’llahu anhüma’nın, “Nebiyy-i Mükerrem salla’llahu aleyhi ve sellem gece kalkınca ağzını misvak ile oğardı,” dediği rivayet olunuyor. (Tecrid-i Sarih, Cild, 1 Sahife 197, hadis No:180, 181, (Dördüncü Baskı)...
Ebû Hüreyre radiya’llahu anh’den rivayete göre, Peygamber salla’llahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: “Mü’minlere zor gelmeseydi, (Züheyr hadisinde ise) eğer ümmetime zor gelmeseydi her vakit namazı için abdest alırken, misvak kullanmayı emrederdim,” “Hâne-i Saâdete geldiğinde ilk işi misvak kullanırdı.” “Gece yarısı teheccüd namazı için kaldığında misvak kullanırdı,” “Sabah uyandığında ilk işi misvak kullanmaktı.” (Sahih-i Müslim, Taharet, Cild 1 Sahife, 151, 152)
Misvak, modern zamanların diş fırçası ve diş macunudur. Pek çok hastalığın, pek tabi’î ki, virüslerin ağız yolu ve diğer solunum yolları vasıtasıyla vücuda girdiği dikkate alınınca, ağız ve diş bakımının, ağız ve diş sağlığının önemi ortaya çıkar.
3) Sosyal Mesafeye dikkat edilmeli ve korunmalıdır. Ashab’dan bazıları Peygamber’imize, birbirimizle karşılaştığımızda tahiyye-selamlaşma tarzımız ne olmalıdır? Birbirimize sarılıp, muaneka (omuz omuz sarılıp) edip öpüşelim mi? diye sorduklarında, “Hayır! Karşı karşıya belli bir mesafeden selamlaşınız, en fazla musafaha edebilirsiniz,” buyurmuştur.. Her birinin bir diğerine sarî hastalıklardan birisini bulaştırma ihtimali mevcud ise, musafaha edilmez belli bir mesafeden sözlü olarak selamlaşılır.
4) Tecrid, (İzolasyon), Evde kal! Evde hayat var! Tecrid, (İzolasyon), karantinanın şahıs bazında uygulanmasıdır. İlim adamları, mesleklerinin mütahassısları virüsten korunmanın en iyi tedbirinin, kişilerin kendilerini tecrid etmeleri, (izole etmeleridir.)
5) Evlerden dışarıya çıkıldığında, mutlaka maske ile çıkılmalıdır. Maske, siz hasta iseniz, esneme, hapşırma ve öksürme ile, ağzınızdan, burnunuzdan çıkacak damlacıkların, zerrelerin yakınınızda bulunanların solunum yollarıyla vücuda erişip, hastalanmalarına sebep olur. Aslında maske başkalarına karşı sizi korumuyor, sizden başkalarını koruyor.
Cihanşümûl, kıyamete kadar bütün insanlara gönderilmiş son Peygamber, namazda olduğunuz haldeyken bile, esnerseniz, hapşırırsanız ya da öksürürseniz, sağ elinizin üstü veya sol elinizin içiyle ağzınızı kapatınız, ya da kolunuzula kapatınız,” buyurmuştur.
İşte bu tedbir, modern zamanların maske tedbiridir. Aslında bu tedbirler, yalnız virüs istilası zamanlarında değil, bütün zamanlarda, günlük, rutin hayatımızda da geçerli olmalıdır. Böylece mesafeli, ama çok samîmî ve sağlıklı dostluklar kurulabilir.
Bu müstevlî virüs beliyyesi, pek çok şeyin değiştiğini-değişeceğini göstermiştir. Ve bütün insanlığa, mümin kâfir, inansın inanmasın, bütün insanlığı saâdete selâmete ulaştıracak, davet (mesaj) Allah tarafından Kur’ân ile Hazreti Muhammed salla’llahu aleyhi ve sellem Efendimize indirilen ve onun bütün insanlara tebliğ buyurduğu, İlâhî davet (Mesaj)dır.
“Lâ gâlibe il’lallah!” sırrı tecelli etmiş, putlar, tâgût, mütekebbir ve gururlu devletler, milletler, mağlub olmuş yere serilmişlerdir.” Ey insanlar! Size bir misal verildi; şimdi onu dinleyin; Allah’ı bırakıp da yalvardıklarınız (taptıklarınız) bunun için bir araya gelseler bile bir sineği dahi yaratamazlar. Sinek onlardan bir şey kapsa, bunu ondan geri de alamazlar. İsteyen de aciz, kendisinden istenen de!” (Hac 22/73)
Sivri sinek kadar bile olmayan bir virüs, bütün dünyayı sarsmış, binlerce insanın hayatına malolmuş, dünya ekonomisini çökertmiş nice servet sahibi karun servetinin büyük bir bölümünü kaybetmiş, ellerinde bulunan atom bombalarıyla dünyayı mahvedebileceklerini iddia eden devletler, dünya jandarmalığına soyunmuş şımarık devlet, güneşin üzerinden batmadığı imparatorluk olmakla gururlanan devlet, sivri sinek bile kadar cirmi olmayan virüs karşısında teslim bayrağını çekmiştir. Allah’ın adaleti, yalnız zalimler için değil, zalimlerin zulmune rıza gösteren, ses çıkarmayanlar için de tecelli ediyor. Dünyada zalimler, mazlumlara zulümlerini artırarak devam ettirir, dünyadaki tuzu kuru devletler ve milletler buna karşı duymaz ise bugün Koronavirüs-Kovid 19, yarınlarda daha nice beliyyeler!...