Ukrayna’daki son gelişmeler, Rusya ile ABD/AB arasında enerji kaynaklarının ve dağıtım yollarının kontrolü konusunda yaşanmakata olan bir paylaşım savaşı denebilir. Rusya, doğalgaz silahını kullanarak, AB ülkelerini, özellikle de Almanya’yı Ukrayna’dan uzak tutabiliyordu. Fakat Rusya’nın, eski arka bahçeleri olan Mısır, Suriye ve Kıbrıs konularında yaptığı ataklar AB’yi ve ABD’yi tedirgin etti.
Sovyeler Birliği’nin dağılması sonrasında organize ettiği renkli devrimler sonrasında kendine bağlı bir yönetim oluşturmayı, Timoşenk’yu iktidara taşımayı başaran ABD, son seçimlerde Rusya yanlısı Yanukoviç’in iktidara gelmesini engelleyememiş, Putin’e yenilmişti. Şimdilerde bütün gücüyle desteklediği Udar Partisi Lideri Vitali Kliçko’yu iktidara taşımaya çalışıyor. Çin’in, Ukrayna’da (Kırım’da) 50 yıllığına 200 milyon hektar toprak kiralayarak bölgeye gelecek olması, Ukrayna konusunun yakın bir gelecekte uluslarası bir sorun haline geleceğinin, hatta bir küresel çatışmaya neden olabileceğinin işareti sayılmaktadır.
MISIR’IN RAY DEĞİŞTİRME GİRİŞİMİ UKRAYNA YANGININ ALEVLENMESİNE NEDEN OLDU
Mısır’da Müslüman Kardeşler Lideri Mursi’yi askeri bir darbe ile deviren ABD, ülkeyi kaosa sürükleyip parçalamayı ve Suveyş çevresinde bir bağımsız devlet oluşturmayı planlarken, Putin devreye girdi ve eski arka bahçesi Mısır’la iki milyar dolarlık bir silah anlaşması yaptı. Mısır’ın ray değiştirme girişimi Kuzey Afrika’nın, Doğu Akdeniz’in, Ortadoğu’nun petrol ve doğalgaz ticaretinin kontrolü ve de İsrail’in güvenliği açısından çok önemli bir gelişmeydi.
Hatırlanacağı gibi, Rusya/Putin Suriye krizinde de devreye girmiş, inisiyatifi ele geçirerek Esad’ı kimyasallarını teslim etmeye ve muhaliflerle masaya oturmaya ikna etmişti. Bu gelişme, Ortadoğu petrollerini ve Kıbrıs’ın güneyinden çıkarılacak doğlagazı Kuzey Irak, Kuzey Suriye üzerinden Akdeniz’e ulaştıracak Kürt koridoru oluşturma girişimini de engellemiş oldu.
RUSYA, “KIBRIS’TA BEN DE VARIM” DİYOR
Gözden kaçan bir gelişme de, Kıbrıs’ta başlatılan toplumlararası görüşmelerin hemen öncesinde Rus savaş gemilerinin Limasol’da bayrak göstermeleriydi. Türkiye, Kıbrıs’ın güneyindeki 100 milyar dolarlık doğalgaz rezervi üzerinde Kıbrıs Türklerinin hakları konusunda sessiz kalmayı tercih ederken, Rusya, “Bu işte ben de varım” diyordu. Çünkü, “Doğalgazınızı keserim” tehdidiyle Avrupalıları Ukrasya’dan uzak tutmayı başaran Rusya, Kıbrıs’ın güneyinden çıkarılacak doğalgazın Türkiye üzerinden Avrupa’ya ulaştırılmasıyla bu kozunu kaybedecek.
Rusya, Kıbrıs konusuna ilgisiz kalamayacağını vurgularken, ABD de, Soçi Kış Olimpiyatları öncesinde de, sporcularının güvenlini sağlamak gerekçesi ile Karadeniz’e iki savaş gemisi göndererek misilleme yapmış oluyordu.
Özetle söylemek gerekirse, Ukrayna’daki son gelişmeler, Rusya ile ABD/AB arasında enerji kaynaklarının ve dağıtım yollarının kontrolü konusunda yaşanmakata olan bir paylaşım savaşı denebilir. Rusya, doğalgaz silahını kullanarak, AB ülkelerini, özellikle de Almanya’yı Ukrayna’dan uzak tutabiliyordu. Fakat Rusya’nın, eski arka bahçeleri olan Mısır, Suriye ve Kıbrıs konularında yaptığı ataklar AB’yi ve ABD’yi tedirgin etti.
Sovyeler Birliği’nin dağılması sonrasında organize ettiği renkli devrimler sonrasında kendine bağlı bir yönetim oluşturmayı, Timoşenk’yu iktidara taşımayı başaran ABD, son seçimlerde Rusya yanklısı Yanukoviç’in iktidara gelmesini engelleyememiş, Putin’e yenilmişti. Şimdilerde bütün gücüyle desteklediği muhalif Lider Vitali Kliçko’yu iktidara taşımaya çalışıyor.
UKRAYNA’DAKİ GELİŞMELER TÜRKİYE’Yİ YAKINDAN İLGİLENDİRMEKTEDİR
ABD, daha önceleri Soros Vakfı’nın desteklediği sivil toplum kuruluşları aracılığı ile bunu başarmıştı. Euromeidan’dan yükselen alevler Yanıkoviç’i iktidardan uzaklaştırabilecek midir? Daha doğrusu, Putin Rusyası ile ABD’li neo-conlar arasında kıyasıya sürdürülmekte olan paylaşım savaşını kim kazanacaktır?
Çin’in Ukrayna’da, daha doğrusu Kırım’da 50 yıllığına 200 milyon hektarlık toprak kiralama girişimi, Ukrayna coğrafyasının yakın bir gelecekte daha da karışacağının ve Ukrayna’nın uluslararası bir sorun haline geleceğinin, hatta bir küresel çatışmaya neden olabileceğinin işareti sayılmaktadır.
Ukrayna’daki savaşı kimin kazanacağını şu anda söylemek kolay değildir. Fakat, ülkemiz güneyden ve kuzeyden bir ateş çemberiyle sarılıyor olması her yönden kaygı verici bir gelişmedir.