Trump, Covid-19 salgınını başlangıçta ciddiye almadı; “Nezle gibi gelir geçer” dedi. Sonra da ölümcül salgının durdurduğu ekonominin çarklarını çevirebilmek için, 2008 küresel krizinde FED Başkanı Bernanke’nin yaptığı gibi, trilyonlarca dolar basarak, piyasalara pompalamak zorunda kaldı. Bu süreçte Hazine Bakanı Mnuchin’in bazı uygulamaları, Başkan Trump’ın çok ciddi sıkıntılar yaşamasına neden oldu.
Pentagon, Trump’tan, ABD hazinesini 5.3 trilyon zarara soktuğu gerekçesiyle, Hazine Bakanı Steve Mnuchin’i acilen görevden almasını istiyor. Söylenenlere göre Mnuchin, Covid-19 salgınından olumsuz etkilenen ve çoğu Rothschild kuruluşu olan bankalara, yatırım fonlarına ve şirketlere 5.3 trilyon dolar pompalamış. ABD yönetiminde Rothschildlerin etkisini sıfırlamaya çalışan Pentagon, bu dağıtıma büyük tepki gösterdi.
Anlaşılan o ki, kararsız tutumları nedeniyle Trump tuzağa düştü ya da düşürüldü. O nedenle Hazine Bakanı Mnuchin’in geleceği konusunda vereceği karar, kendisinin geleceği açısından da çok önemli.
ABD’de Kasım ayında başkanlık seçimleri yapılacak. Zaman daraldıkça kulis kavgaları su yüzüne yansımaya başladı. ABD derin devleti, bir taraftan içeride küresel finans baronlarıyla, dışarıda da bu baronların desteklediği, işbirliği yaptığı güçlerle savaşıyor.
ABD derin devleti yani Pentagon şahinleri, bugüne kadar çeşitli makamlara taşıdığı adamlarıyla devlet yönetiminde oldukça etkili olmuş olan Rothschild Ailesi’nin, bu seçimlere herhangi bir şekilde etki etmesini önleme konusunda kararlı görünüyor. Pentagon Rockefeller Ailesi, Walton Ailesi, Koch Ailesi, Mars Ailesi, MacMillan Ailesi, DuPont Ailesi ve Duncan Ailesi dahil, pekçok ünlü aileyi yanına alarak cephesini güçlendirirken, Rothschildler de İngiltere, Fransa, İsrail ve Çin ile temelini attıkları cepheyi genişletmeye çalışıyor. Bu arada, ölümcül koronavirüs salgını sürecinde yaşananlara paralel olarak, cephelerin kompozisyonunun sık sık değiştiğini de not etmeliyiz.
Dış görünümüyle ABD ile Çin arasında yaşanıyormuş gibi görünen mücadelenin, adı konmamış bir dünya savaşı olduğu giderek netleşmekte. Çünkü, Ortadoğu’da enerji merkezli vekalet savaşları şeklinde başlayan çatışmalar, koronavrüs salgınıyla birlikte tüm dünya ülkelerini içine çeken bir küresel mücadeleye dönüştü.
“Amerika’yı yeniden büyük yap” sloganıyla başkanlık koltuğuna oturduğu ilk günden beri Başkan Trump’ın çevresini kuşatan Pentagon şahinleri, çizecekleri çerçevenin dışına çıkmamak koşuluyla, Trump’la birlikte yürümek istiyorlar. Çünkü ellerinde, istedikleri anda Trump’ı hizaya getirecek dosyalar var. Hapiste intihar eden ünlü işadamı Epstein’ın “Lolita Ekspress”inde ve malikanesinde verdiği lolitalı partilerde, “bir gün gerekli olabilir” düşüncesiyle gizlice çekilen filmlerin tamamı bugün CIA’in arşivinde. Eski ABD Başkanı Bill Clinton ve eşi, eski ABD Dışişleri Bakanı Hillery Clinton, İngiliz Prensi Andrew, Arap şeyhleri, Amerikalı işadamlarının yanısıra Trump’ın görüntüleri de bu arşivde olmalı ki, platin saçlı başkan, Savcı Mueller’den çok çekiniyor.
TRUMP ARTIK “TOPAL ÖRDEK” Mİ?
Trump’ı görevden alma sürecini başlatanlar çok ciddi bir hazırlıklar yapmışlardı. Trump, koronavirüs salgını sonrasında gerçekten “topal ördek” konumunda. Belki hırçınlığı, bu durumu kabullenemeyişinden kaynaklanıyor. ABD’deki egemenlik savaşını, Pentagon adına Dışişleri Bakanı Pompeo ve Başkan Yardımcısı Pence, Rothschildler adına da Damat Kushner, yürütüyor.
Trump için, “Artık ABD Başkanlık koltuğunda oturamaz” raporu çıkarabilmek için hazırlıklar yapılmış, konu Kongre salonlarına taşınmış, Trump’ın eski avukatı Michael Cohen ciddi ciddi sorgulanmış, sonra gizli bir anlaşmayla konu kapanıvermişti. Dosya yakılmadı, belirli koşullara uyma kaydıyla şimdilik rafa kaldırıldı. Trump, Biden ve oğlu gibi olası rakipleri konusunda belge toplama hamlesi yapınca, bu dosya kendisine münasip bir dille hatırlatılıyor.
Dikkat etmişsinizdir, artık Trump, Biden’nın oğlu konusunda Ukrayna Başbakanı’ndan belge istemekten vazgeçti. Rus mevkidaşı Putin ile eskisi gibi sohbetler edemiyor, Damat Jared Kushner, tuvalette saatlerce kilitli kalmamak için, Beyazsaray’a eskisi kadar sıkça gelemiyor.
Damat Kushner, ilk zamanlarda, kayınpederinin çevresindeki kuşatmayı kırmayı başarmıştı. Hatırlayacaksınız, bugüne kadar hiçbir ABD başkanının cesaret edemediği bazı karalara imza atmıştı; 1)Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanımış, 2) Resmen Suriye toprağı olan Golan Tepeleri’ni İsrail’e bağışlamıştı. 3) ABD Başkanı Donald Trump İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile kameralar karşısına geçerek tek taraflı olarak hazırlanan "Yüzyılın Anlaşması" planını açıklamıştı. Trump, Kudüs'ün bölünmeden İsrail'in başkenti olacağını söylerken "başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin olacak" ifadelerini kullanmıştı. Plana göre Filistin'in bağımsız devlet olabilmesi için 4 yıllık süre öngörülüyordu.
Trump’ın bu atakları, küresel konjonktür gereği, İslam ülkelerinin ABD’yi açıkça kınamalarına engel olduysa da, gizli bir kırgınlık oluşmasına neden olmuştu. Trump’ın İsrail’e ilişkin kararlarını Pentagon’un onaylamadığı anlaşılmıştı, ama olan olmuştu. Bu olaylar Pentagon’un Damat Kushner’e olan öfkelerini daha da artırmıştı.
ABD-ÇİN-İSRAİL ŞEYTAN ÜÇGENİ
ABD derin devleti, Rorthschild Ailesi’nin yönlendirmesiyle Çin’e büyük destek veren İsrail’le yollarını ayırmıştı. İsrail Çin’e, ABD’nin beka sorununa dönüşen Yeni İpekyolu’na verdiği desteği artırdıkça, Doğu Akdeniz’in derinliklerindeki petrol ve doğalgazı çıkarıp, Girit ve Yunanistan üzerinden Avrupa’ya pompalama ısrarını sürdürdükçe, Pentagon şahinleriyle İsrail yöneticilerinin arası açıldı ve oluşan uçurum giderek derinleşti. İsrail’in bu tutumu, Pentagon şahinlerinin Trump’ın çevresine kurdukları kuşatmayı daha da güçlendirmelerine neden oldu.
ABD’nin çıkarlarını herşeyin üstünde tutan Pentagon ile Trump arasındaki savaş giderek derinleşerek sürüyor. Trump zeki ve başarılı bir işadamı. Göze aldığı bu mücadele sonunda, başkanlık koltuğundan daha güçlü bir işadamı olarak ayrılmayı hedefliyor. Fakat, Trump’ın zekası, kendisini köşeye sıkıştırmak, 2020 seçimlerini beklemeden emekli etmeye çalışanların saldırılarını önlemeye yetmiyor.
Trump, iş hayatında gösterdiği başarıyı ABD Başkanı olarak gösteremedi. Pentagon ile Rothschildler arasında sıkışan, evinde karısı ve kızıyla aynı masaya oturamayan Trump bunalmış durumda.
“DEAŞ’ı bitirdik Suriye’den çekiliyoruz” açıklamalarından dolayı Pentagon şahinleri ile arası açılan Trump’ın, ABD’nin beka sorununa dönüşen Yeni İpekyolu’nun önünü kesme konusunda başarısız olması, koronavirüs salgınının olası sonuçlarını doğru okuyamaması nedeniyle ekonomik ve sosyal sorunların çığ gibi büyümesi, ABD derin devletinin önceliklerini değiştirmesine ve Trump’ın koltuğuna yeni bir isim arayışlarının hızlanmasına neden oldu. Son yapılan kamuoyu yoklamalarında, Obama’nın yardımcısı J. Biden’ın Trump’ın önüne geçmesi, platin saçlı başkan içi alarm zilleri olarak değerlendiriliyor. Anlaşılıyor ki Trump, bundan böyle, ABD’nin iç ve dış sorunlarından çok, kendi konumunu koruyabilmek için mücadele etmek zorunda kalacak..
HAZİNE BAKANI TRUMP’I ZORA SOKTU
Washington kulislerinde kimlerin hangi kazanın altına odun taşıdığı çok yakından izleyen Haber Türk Washington muhabiri Serdar Turgut, “Bu defa iş ciddiye benziyor” diyor. Ergün Diler de, geçen gün Takvim’deki yazısında, Trump’ın Hazine Bakanı’nın kurbanı olduğunu duyuruyordu.
Trump, Covid-19 salgınını başlangıçta ciddiye almadı; “Nezle gibi gelir geçer” dedi. Sonra da ölümcül salgının durdurduğu ekonominin çarklarını çevirebilmek için, 2008 küresel krizinde FED Başkanı Bernanke’nin yaptığı gibi, trilyonlarca dolar basarak, piyasalara pompalamak zorunda kaldı. Bu süreçte Hazine Bakanı Mnuchin’in bazı uygulamaları, Başkan Trump’ın çok ciddi sıkıntılar yaşamasına neden oldu.
Pentagon, Trump’tan, ABD hazinesini 5.3 trilyon zarara soktuğu gerekçesiyle, Hazine Bakanı Steve Mnuchin’i acilen görevden almasını istiyor. Söylenenlere göre Mnuchin, Covid-19 salgınından olumsuz etkilenen ve çoğu Rothschild kuruluşu olan bankalara, yatırım fonlarına ve şirketlere 5.3 trilyon dolar pompalamış. ABD yönetiminde Rothschildlerin etkisini sıfırlamaya çalışan Pentagon, bu dağıtıma büyük tepki gösterdi. Pentagon bu dağıtıma büyük tepki gösterdi.
2008 krizinde, piyasalara bol miktarda para saçmasından dolayı “Helikopter” olarak anılan Bernanke’nin yaptıkları tepki çekmemişti, ama Hazine Bakanı Mnuchin’in bu dengesiz cömertliği Trump’ın ikinci kez başkan seçilmesini engelleyecek bir krize dönüşüverdi.
Amerika Birleşik Devletleri'nde düşünce kuruluşu görünümündeki çok önemli ve çok gizli yapılar vardır. 1981 yılında kurulduğunda Amerikan Derin Devleti olarak algılanan Council for National Policy’nin (Ulusal Politika Konseyi) de Trump’a verdiği desteği çektiği konuşuluyor. Anlaşılan o ki, kararsız tutumları nedeniyle Trump tuzağa düştü ya da düşürüldü. O nedenle Hazine Bakanı Mnuchin’in geleceği konusunda vereceği karar, kendisinin geleceği açısından da çok önemli.
Not düşelim; Yunanlılara hayranlığından dolayı “Bidenopulos” olarak anılan Joe Biden’ın Trump’ın önüne geçmesi Türkiye açısından hiç de olumlu bir gelişme değil.
