TRUMP-BEZOS SAVAŞI
Trump, önümüzdeki başkanlık seçimlerinde önüne çıkarılmak istenen Amazon’un kurucusu, dünyanın en varlıklı adamı, Yahudi kökenli Jeff Bezos’tan çekiniyordu. Onu zayıflatmak amacıyla yaptığı ilk hamlede ilk hamlede ikiye bölmeyi başarmıştı. Jeff Bezos, eşinden boşandığı takdirde servetinin yarısını eşi MacKenzie’ye vermesi gerekiyordu. Trump’ın hesabına göre, servetinin yarısını kaybedecek olan Jeff Bezos’u yutmak daha da kolaylaşıyordu. Magazinciler, Bezos çiftinin neden ayrılma kararı aldığını irdelerken, olayın siyasi boyutunu atlamışlardı.
“Trump kimden korkuyor?” ( 14.01.2019) başlıklı yazımıza şöyle bir giriş yapmıştık:
“…Bu sorunun yanıtı olarak, aklınıza ilk gelen isim Savcı Müller olmuştur. Geçmişte kırdığı cevizler nedeniyle, kendisini yargı önüne çıkarabilmek için fırsat kollayan Savcı Müller pusuda bekleyedursun, son zamanlarda Trump’ın korkulu rüyası olan kişi, Amazon’un kurucusu olan Jeff Bezos..
Hayatımızın içinde olmasına rağmen, çoğumuz Jeff Bezos adını ilk kez, geçtiğimiz günlerde magazin sayfalarına düşen boşanma haberi dolayısıyla duymuş olduk.
12 Ocak 1964 doğumlu Jeff Bezos Bezos “dünyanın en zengin erkeği” olarak anılıyor. Yüzde 16.5 gibi bir hissesine sahip olduğu halde, internet alış-veriş devi Amazon’u kendi kurguladığı stratejiler doğrultusunda gönlünce yönetebiliyor.
Yabancımız değil Jeff Bezos, internetten alış-veriş yapanların yolu, mutlaka, ya Amazon’dan ya da Amazon’un çatısı altına girmiş bir internet sitesinden geçmiştir. Bugün ABD’de internet satışlarının 10/4’ü Amazon üzerinden yapılıyor.
Yalnız Amerika’nın değil, dünyanın en zengin adamı olarak anılan Jeff Bezos, 7 Nisan 1970 doğumlu eşi MacKenzie’den boşanıyormuş. Boşanma haberinin tüm dünya medyasında bu derece geniş yer bulmuş olmasının nedeni, boşanmaya konu olan ortak servetin büyüklüğü.
Yalnızca, 194 yılında kurduğu Amazon’un değeri bile, 800 milyar 1 trilyon dolar arasında gidip geliyor. Blomberg Milyarderler Kulübü’ne göre, Bezos’un kişisel serveti de 137 milyar dolar. Başdöndürücü rakamlardan söz ediyoruz. Tüm dünya şimdilerde, boşanma gerçekleşirse, dünya alış-veriş devi Amazon’un ve Jeff Bezos’un servetinin eşler arasında nasıl paylaşılacağını konuşuyor.
Magazin yazarlarının merak ettiği yalnızca servetin nasıl paylaşılacağı değil elbette; boşanmaya neden olan kadının ya da erkeğin kimliği araştırılıyor. Bugüne kadar böyle biri bulunamadı.
Bütün dünyayı ilgilendiren bu boşanma olayının arka planında başka dinamiklerin olduğu konuşuluyor ve bu konudaki iddialar dönüp dolaşıp Trump’la ilişkilendiriliyor. Trump’ın Amazon’un kurucusu Jeff Bezos’tan neden çekindiğine ilişkin bir dizi senaryo dillendiriliyor. Donald Trump ve Jeff Bezos gibi Amerika’nın iki süper zenginini karşı karşıya getiren bu söylemlerin gerçeklik payı, yakın bir gelecekte ortaya çıkacaktır.” (https://www.oncevatan.com.tr/trump-kimden-korkuyor-makale,43603.html)
Gerçekleri öğrenebilmemiz için fazla beklemeye gerek kalmadı; Trump-Bezos savaşının arka planındaki gerçekler Washington sokaklarında dağıtılan sahte Washington Post gazetesinin sayfalarında ortaya dökülüverdi.
Dünyanın en zengin adamı Jeff Bezos’un eşinden boşanma nedeninin Başkan Trump’la bağlantılı olduğu bugün artık sır değil. Biz bu gerçeği 14 Ocak tarihli “Trump Kimden Korkuyor?” başlıklı yazımızda duyurmuştuk.
Washington kulislerinden sızan bilgilerle yanyana koyunca, Trump’ın neden ve niçin korktuğu, dünyanın en zengin adamı ile eşi arasına giren kara kedinin kimliği netleşivermişti.
Trump, önümüzdeki başkanlık seçimlerinde önüne çıkarılmak istenen Amazon’un kurucusu, dünyanın en varlıklı adamı, Yahudi kökenli Jeff Bezos’tan çekiniyordu. Onu zayıflatmak amacıyla yaptığı ilk hamlede ilk hamlede ikiye bölmeyi başarmıştı. Jeff Bezos, eşinden boşandığı takdirde servetinin yarısını eşi MacKenzie’ye vermesi gerekiyordu. Trump’ın hesabına göre, servetinin yarısını kaybedecek olan Jeff Bezos’u yutmak daha da kolaylaşıyordu. Magazinciler, Bezos çiftinin neden ayrılma kararı aldığını irdelerken, olayın siyasi boyutunu atlamışlardı.
TRUMP, SAHTE GAZETELER VE DÜZMECE HABERLERLE YOLCU EDİLMEK İSTENİYOR
Televizyonlarda görmüşsünüzdür ya da okumuşsunuzdur. Geçtiğimiz Çarşamba günü, Jeff Bezos’un sahibi olduğu Washington Post gazetesi, “Trump’ın istifa ettiğini ve Kırım’a sığındığını” manşetten duyuyordu. Washington caddelerinde dağıtılan onbinlerce sahte Washington Post gazetesinin haberinde, Trump adı ile Kırım yanyana getirilerek bir algı operasyonu yapılıyordu. Trump’ın son başkanlık seçimlerine bilgiişlem uzmanlarıyla hile karıştırdığı savunulan Putin ile olan sıcak ilişkilerine gönderme yapılıyordu.
1 Mayıs 2019 tarihli sahte Washington Post gazetesinde Trump’ın Kırım’a kaçtığının vurgulanmasıyla, Trump’ın Kırım kökenli Rothschild Ailesi’nin yörüngesinde hareket ettiği ima ediliyordu. Kısaca, “Daha güçlü bir Amerika” sloganıyla başkanlık koltuğuna oturan Trump, bir ABD başkanı gibi değil de, kendi çıkarlarını ön planda tutan bir işadamı gibi davranmakla suçlanıyordu. Böyle bir başkan imajını ABD toplumunun hazmetmesi mümkün değildi.
Özetle, “Suriye’den çekiliyoruz” gibi, ABD derin devleti Pentagon’dan habersiz attığı tweetlerle bakanların, danışmanların peşpeşe istifa etmelerine neden olan Trump, ne kadar dönüş yapsa da, “Ben çekilme konusunda bir takvim vermedim” dese de Pentagon’un hedef tahtasında..
BU, İKİ İŞADAMININ KAVGASI DEĞİL
Donald Trump-Jeff Bezos savaşı iki iş adamının savaşı değil, bölgesel ve küresel dengeleri altüst edebilecek nitelikte. Çünkü savaşanlar yalnızca Trump’la Bezos değil, perde arkasında Pentagon ve Rothschildler başta olmak üzere pekçok dinamik var.
Bezos, Yahudi asıllı dünyanın en zengin isimlerinden. İnternette satılan ürünlerin yüzde 10’u Bezos’un kurduğu Amazon’dan aracılığı ile sipariş sahibine ulaşıyor. Şu an Bezos Amazon’un yüzde 16.5’ine sahip, ama bu, dünyanın en zengin adamı olarak anılmasına engel değil.
Jeff Bezos, sessiz ve derinden ABD başkanlığına hazırlanırken, boşanma haberi gündeme bomba gibi düşüverdi. Magazinciler, dünyanın en zengin adamı muazzam servetini ve Amazon’u eşiyle nasıl paylaşacak hesapları yaparken, biz boşanma olayının arka planındaki dinamiklerin peşine düştük. 14 Ocak tarihli ve “Trump Kimden Korkuyor?” başlıklı yazımızda boşanma olayının Trump’la Bezos arasındaki bir savaş olduğunu duyurmuştuk. Olayın siyasi boyutu ağır basıyordu. Trump, 2020’de yapılacak başkanlık seçimlerinde karşısına dikilecek olan Jeff Bezos’un maddi gücünü yarı yarıya tırpanlamak amacıyla, ne yaptıysa yapmış, eşlerin arasına kara kedi girivermişti.
TRUMP’A SALDIRAN CEPHE
Trump’a saldıran cephe giderek netleşiyor. Katoliklerin kalesi Pentagon ve silah lobisi, Jeff Bezos’u da yanlarına çekerek her yönden güçlü bir cephe oluşturmanın peşindeler.
Yıllardır Rothschildlerle yürüyen, dünyanın çeşitli ülkelerinde renkli, çiçekli devrimler gerçekleştiren Macar asıllı para sihirbazı George Soros şimdilerde Pentagon’un yörüngesinde. Oluşturduğu sar yelekliler ordusuyla, başta Paris olmak üzere, Avrupa Ordusu’nun kurulmasına destek veren ülkelerin çeşitli kentlerinin sokaklarında terör estiriyor.
Steve Bannon başkanlığındaki heyet, konferans vermek gerekçesiyle dolaştığı Avrupa ülkelerinde Rothschild Ailesi’nin arzuladığı ve desteklediği Avrupa Ordusu’na sıcak bakmayan yönetim kadroları oluşturmaya çalıştı ve büyük ölçüde de başarılı oldu. Avrupa ülkelerinin yönetimleri, siyasi tabloları bu gelişmeler paralelinde yapı değiştiriyor. İngiltere’de Brexit’i Avam Kamarası’ndan geçiremeyen Başbakan Theresa May’in rahatlıkla güvenoyu almasını da arkasındaki dinamikler açısından dikkatle izlenmesi gereken bir süreç. (Brexit Bilmecesi, 18.12. 2018)
ABD derin devletinin çıkarlarını herşeyin üstünde tutan Pentagon ile Trump arasındaki savaş giderek derinleşerek sürüyor. Trump zeki ve başarılı bir işadamı. Göze aldığı bu mücadele sonunda, başkanlık koltuğundan daha güçlü bir işadamı olarak ayrılmayı hedefliyor.
Pentagon, Trump sonrası hazırlıklarını sürdürürken, Trump da önüne çıkarılabilecek olası rakiplerine karşı önlemlerini alıyor.
Oldukça hareketli bir yıl yaşayacağız..
