1915'de Aralık ayının son haftasında Allahuekber Dağları'nda vatanı savunma adına canlarını feda eden şehitlerimiz çeşitli etkinliklerle anılıyorlar.
Her yıl Sarıkamış Gönüllüleri Dayanışma Grubu tarafından, Allahuekber Dağları'nda düzenlenen saygı yürüyüşü ve saygı nöbeti gibi etkinliklerin yanı sıra, bölgededeki belediyeler, sivil toplum kuruluşları da Sarıkamış şehitleri için etkinlikler düzenliyorlar, bu topraklar için buz kefenlere bürünerek cennete yürüyen vatan evlatlarını saygı ve minnetle anıyorlar.
Yakın bir tarihe kadar tarih kitaplarımızda Sarıkamış olayı 3-5 satırla anlatılıyordu. Hiçbirimizin Allahuekber Dağları'nda kaç vatan evladının nasıl ölüme yürüdüğünden haberimiz yoktu. Vatanı, İstanbul'u, imparatorluğu savunma adına Allahuekber Dağları'nın karlı boranlı geçit vermez tepelerine yazlık elbiselerle sürülmek zorunda kalınan evlatlarımıza kışlık elbisei cephane ve keşif uçağı götüren üç geminin Ruslar tarafından Karadeniz'in hangi noktasında batırıldığından Deniz Kuvvetleri'mizin bile bilgisi yoktu.
Sarıkamış'la ilgili bir kitap, bir roman, bir araştırma da yoktu elimizde. İnanılır gibi değil, ama 90 bin vatan evladını buzdan kefenlere sararak Cennet'e uğurladığımız yakın tarihimizin çok önemli bir dönüm noktası olan Sarıkamış olayı hakkında ayrıntılı bilgilere sahip değildik.
Ne bir yazılı kaynak, ne bir fotoğraf ne de bir film vardı elimizde..
90 bin evladımızın hayatına malolan Sarıkamış olayının üzerine Enver Paşa'nın emriyle örtülen buzdan örtü yıllar yılı kırılıp kaldırılamamıştı.
Dünyaca ünlü kalp cerrahımız Prof. Dr. Bingür Sönmez ortaya çıkıp, "Sarıkamış Bir Destandır!" diye haykırıncaya kadar, Sarıkamış olayını nasıl anacağımızı bile bilemiyorduk. Sarıkamış bir hezimet miydi, yakın tarihimizin üstü örtülmesi gereken bir kara sayfası mıydı, ne diyeceğimizi bilemedik. “Dört yıllık Sarıkamış cephesi onbeş günlük Sarıkamış Muharebesi olarak anlatılamaz” diyordu, Prof Dr. Bingür Sönmez ve bu konuda yapılan her davete “evet” diyor ve Sarıkamış gerçeğini bıkmadan, usanmadan anlatıyordu…
Bir elinde neşter, bir elinde kalem yakın tarihimizin karanlık, daha doğrusu karanlıkta bırakılmış sayfalarını aydınlatmak için SARIKAMIŞ DAYANIŞMA GRUBU (SDG)'nu kuran dünyaca ünlü kalp cerrahımız Prof.Dr. BİNGÜR SÖNMEZ, yıllardır Hz. Eyüp sabrı ile çalışarak, Sarıkamış'ın ak tepeleri üzerine örtülmüş gece karanlığındaki perdeleri kaldırmayı büyük ölçüde başardı. Sarıkamış'ı kurtarmak için 3150 metre yükseklikteki dağları aşarken donarak can veren, sayılarını, mezarlarını bilemediğimiz şehitlerimizin -25 derecede, tarihin buzlu yamaçlarına yazdıkları benzersiz destanı şimdi daha net görebiliyoruz.
Bugün, yeterli olmasa da tarih kitaplarında Sarıkamış’ın ana hatlarını anlatan ölçüde bilgi veriliyor.
Herhangi bir kitapçıya gidip, Sarıkamış hakkında bir kitap sorduğunuzda, önünüze en az 60 tane kitap konuluyor. Bunlar arasında Prof. Dr. Bingür Sönmez’in büyük araştırma ve fedakarlıklarla ele geçirdiği o dönemde Ruslar tarafından çekilmiş görüntülerin de bulunduğu CD ekli kitaplar da var (Ateşe Dönen Dünya SARIKAMIŞ).
Her yıl 26Aralık’ta Allahuekber Dağları’nda 9. Kolordu’nun, Kars ve Erzurum valiliklerinin, üniversitelerin ve Sarıkamış Gönüllüleri’nin katılımıyla, 90 bin Sarıkamış şehidi için saygı nöbetleri tutuluyorsa, Deniz Kuvvetlerimiz her yıl Ereğli açıklarında Sarıkamış’a elbise ve cephane götürürken 7 Kasım 1914’te Ruslar tarafından batırılan üç gemide (Bezm-i Alem, Bahr-i Ahmer ve Mithat Paşa) şehit düşenlerin anısına askeri tören yapıyorsa, Ereğli sahiline “Sarıkamış Deniz Şehitleri Anıtı” dikilmişse ve hepsinden önemlisi, sıcak evimizin penceresinden kar yağışını seyrederken yüreğimiz, Sarıkamış’ta bu vatan için, bizler için gözünü kırpmadan ölüme yürüyen ve çoğu donarak ölen 90 bin vatan evladının acısıyla dağlanıyorsa, titreyen dudaklarımızdan bu aziz şehitlerimizin ruhuna Fatihalar kanatlanıyorsa, bütün bunları o toprakların yetiştirdiği bir aziz insana, Prof. Dr. Bingür Sönmez Hocamıza borçlu olduğumuzu unutmayalım.
PALANDÖKEN BELEDİYESİ SARIKAMIŞ ŞEHİTLERİ İÇİN MEVLİD OKUTUYOR
Palandöken Belediyesi’nden bir duyuru aldık. Belediye Sarıkamış şehitlerinin aziz ruhları için 30 Aralık’ta Solakzade Camii’nde, akşam namazından sonra bir Mevlid okutacak. Belediye Başkan Yardımcısı Muzaffer Taşyürek de İstanbul, Ankara, Samsun ve Polatlı’da konferanslar verecek.
Buyılki Sarıkamış etkinlikleri konusunda bilgi veren Palandöken Belediye Başkanı Orhan Bulutlar, “ Sarıkamış Harekatı Çanakkale’nin önsözüdür. Ruslar Sarıkamış’ta Türk ordusu tarafından sıkıştırılınca müttefiklerini yardıma çağırmışlar, bunun üzerine Rusların müttefikleri olan İngiliz ve Fransızlar Çanakkale Savaşı’nı başlatmışlardır.
Uzun yıllardır, Çanakkale zaferini ve orada ortaya konulan kahramanlıkları milletçe gururla ve şükranla anıyor, şehitlerimizin ruhunu şad ediyoruz. Ama tarihimizin hüzünlü de dramatik de olsa, şanlı bir sahifesi daha var; oda Sarıkamış Harekatı’dır.1914’te Birinci Dünya Savaşı başladığında ilk muharebeler Erzurum topraklarında gerçekleşti. Köprüköy, Azap muharebelerinin ardından Harbiye Nazırı Enver Paşa Erzurum’a geldi ve bütün yokluklara, olumsuz hava şartlarına rağmen Üçüncü ordu birlikleri Allahuekber Dağlarında, Soğanlı’da, Bardız’da, Sarıkamış’ta Ruslarla gerek muharebeler esnasında gerek ağır kış şartları nedeniyle ağır kayıplar verdi.
Onbinlerce vatan evladı karlar altında kaldı. Bu şehitlerimizi 30 Aralık’ta Solakzade Camii’nde akşam namazından sonra okutacağımız Hatim Duası Ve Mevlid Programıyla anacağımız gibi, bu konuda çalışmaları bulunan Belediye Başkan Yardımcımız Muzaffer Taşyürek ülkemizin diğer bölgelerinde yapılacak kutlamalara belediyemizi temsilen katılarak konferans verecek, sunumlar yapacaktır. Belediyelerin görevlerinden biriside yerel ve ulusal bazda etkilikler düzenlemek ve katılmaktır. Kaldı ki bu, milli ve tarihi bir görevdir” diyor.
Prof. Dr. Bingür Sönmez’in “Sarıkamış Bir Destandır” diye haykırarak yaktığı meşalenin alevi giderek büyüyor ve bütün yurdu aydınlatıyor. 1915 olaylarının tartışılmasının, soykırım yoktur demeyi bile suç sayan yasanın Fransız Parlamentosu'nda ve Senatosu'nda oylandığı şu günlerde, Sarıkamış olayı da, "Sarıkamış Bir Destandır" diye kükreyen Prof. Dr. Bingür Sönmez'in çalışmaları çok daha anlamlı bir boyut kazanmaktadır.
