Saygıdeğer Önce Vatan Gazetesi okurlarım, Temmuz ayının sonuna yaklaştığımız şu günlerde hava sıcakları oldukça artmış ve bizleri rahatsız eder olmuştur. Bilinen odur ki, sıcaklar tabii ki insan metabolizmasını yorar, insanı çileden çıkarır. Terleme ile kaydettiğimiz sıvıyı, su ile kapatmak isteriz, o zaman da aşırıya kaçarsak su zehirlenmesi tehlikesi açmış kollarını(!) bizi bekliyor. Fazla güneşte kalırsak alimallah çarpar bizi. Bu arada kanserojen etkisini unutmayalım. Evet, kramp etkisini unutmayalım dediğinizi duyar gibiyim. Bu nedenle, bu haftaki yazımda sıcaklarda oluşabilecek kramplar ile ilgili bazı bilgileri aktarmak istiyorum. Şöyle ki; sıcak sendromları, hava sıcaklığı 32˚C ve nispi nem oranının %60’ın üzerine çıktığında görülmeye başlayacağını bilmemiz gerekir. Kronik hastalığı olanlarda, yaşlılarda, damar setliği ve kalp yetersizliği olanlarda, şeker hastalarında, alkoliklerde ve idrar söktürücü ilaç kullananlarda daha sık ortaya çıkmaktadır. Sıcak sendromları, organizmanın henüz sıcaklara uyum sağlayamadığı, sıcak dalgasının ilk günlerinde daha da fazla görülür ve daha tehlikeli olabilmektedir. Organizmamızın dış ortam ısısının yükselmesine karşı en önemli savunma mekanizması, deride yer alan damarların genişlemesi (vazodilatasyon) ve terleme ile sıvı kaybedilmesidir. Terleme devam ettiği sürece, yeterince su ve tuz almak şartıyla çok yüksek ısılara tahammül etmek mümkündür. Nem oranı yükselmeye başladığında, terleme ile olan sıvı kaybı azalmaya başlar ve böylece sıcak çarpması ihtimali ortaya çıkmaktadır. Organizma, 1-2 hafta içinde sıcaklara alışır (aklimatizasyon). Bu durumda, hem terlemek daha kolaylaşır hem de terle atılan sodyum miktarı azalır. Sıcak sendromları şiddetine göre sıcak krampları, sıcak bitkinliği ve sıcak çarpması olmak üzere 3 grupta incelenebilir. Ancak semptomları üç aşağı beş yukarı iç içe geçtiğinden bir birleri ile karışabilmektedir. Sıcak krampları, genellikle kol, bacak ve karın kaslarında daha sık görülmektedir. Kramplar, kısa fakat tekrarlayıcı ve can yakıcı olarak şekillenmektedir. Vücut ısısı normal olup, hasta normal veya fazla miktarda terleyebilmektedir. Sıcakta yapılan efordan sonra dinlenmeye geçildiği zaman başlamakta, soğuk bir duş da krampların ortaya çıkmasına neden olabilmektedir. Karın kaslarındaki kramplar yanlışlıkla mide delinmesi ile karıştırılabilir. Oluşan bu krampların nedeni, terleme ile kaybedilen su ve tuzun sadece su içilerek karşılanmasıdır. Bundan dolayı hastaların kanında sodyum düşük bulunur. Ağır kramplar ise kas hasarlarına neden olabilmektedir. Genellikle hastanın serin bir yerde dinlenmesiyle kramplar hafifleyebilir. Bu şekilde düzelmeyenlere, tuzlu su içirilmeli veya damar yoluyla sodyum içeren serumlar verilmesi önerilmektedir. Sıcak sendromlarının en çok rastlanan türü ise sıcak bitkinliği olarak bilinmektedir. Sıcağa üç günden fazla maruz kalanlarda daha sık görülür. Belirtiler, kalp damar sisteminin aşırı sıcaklara yeterli cevap verememesinden kaynaklanır. Vücut ısısının genellikle yükselmiş olduğu görülür. Genellikle, su kaybının ön planda olduğu sıcak bitkinliği durumlarında sıcak çarpması riski daha fazladır. Çok yaşlı, bebek, düşkün ve zekâ geriliği problemi olup da susuzluklarını yeterince ifade edemeyenlerde ortaya çıkmaktadır. Fazla terleyip de az su içenlerde de rastlanabilir. Bu hastaların kanında sodyum yüksek olarak bulunmaktadır. Başlıca belirtileri, aşırı susama hissi, yorgunluk, halsizlik, sinirlilik ve konsantrasyon bozukluğudur. Vücut ısısı yaklaşık 39˚C’ye kadar yükselebilmektedir. Tuz kaybının ön planda olduğu sıcak bitkinliğinde ise, aşırı halsizlik, yorgunluk, baş ağrısı, baş dönmesi, kas krampları ortaya çıkar. Bazı hastalarda iştahsızlık, bulantı, kusma ve karın ağrıları da görülebilmektedir. Bu kişiler, derhal serin bir yere alınıp, yatar durumda tutulmalıdır. İfade ettiğimiz önlemlere rağmen, durumunda bir iyileşme sağlanmayan, ateşleri yükselmekte olan hastaların derhal hiç beklenilmeden en yakın sağlık kuruluşuna götürülmesi şarttır.

 Sağlıklı, mutlu nice güzel günler diliyor, saygılar sunuyorum.