EDİT SZABO

İlişki ve evlilik danışmanı

Kriz ve karantina günlerini sağlıklı atlatabilmek için öneriler :

Hepimiz, küçük çaplı da olsa hayatımızda bir kaç kez beklenmedik durumlarla karşı karşıya geldik elbette. Böyle durumlarda bir kaç derin nefes aldıktan sonra, zihnimizin kayıtlarından faydalanarak çıkış  yolumuzu bulabildik.

Şimdi yaşanan durum devasa sosyal bir kriz. Hepimizde umutsuzluk, korku ve panik hali söz konusu. En çok tedirgin eden yönü ise bu durumun bizim kontrolümüzün altında olmaması. Neler olacak, ne kadar sürecek tam bilinmiyor.

Bu dönem için hazırladığım ve sürekli kullandığım, bana güç veren üç cümlemi paylaşmak istedim :

1.Genel durumu kontrol edemediğim için, durumun içindeki kontrolümden sorumluyum. Fırtınadaki gemimde, rüzgarı ve yağmuru kontrol edemesem de geminin dümeni benim kontrolümde ve rotayı belirlemek benim elimde. Bunu bilmek ve farkındalıkla bu durumun içinde yer almak beni  rahatlatıyor.

2.Geleceğimi net görmem gerekmiyor, şimdiki durumumu net görebilmek için ! Gelecek günlerin ne getireceğini bilememek, önümüzü görememek hepimizi rahatsız edebilir fakat dikkatimi şimdiye odaklayarak kendime ve sevdiklerime faydalı olmaya çalışıyorum.

3.Umutsuzluğu beslemek yerine umudu, yaşama sevincimi ve özgüvenimi beslemeyi tercih ediyorum ! Umutsuzluğa yol açan her türlü düşünce, konuşma yerine umudumu, yaşama sevincimi ve özgüvenimi besleyen faaliyetleri tercih ediyorum.

Bu dönemin hayatımıza getirdiği zorlukları kabul etmekle birlikte, gelecek günlerin şekillendirilmesi adına çok önemli bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Kendi adıma her türlü yeniliklere ve değişime hazırlanıyorum. Kendimi kilitlemiyorum, asla kelimesini  kullanmıyorum, bedensel hareketleri özellikle esneklik sağlayan ve enerji dönüştürücü egzersizleri her gün yapıyorum. Meditasyonu ve dualarımı her gün düzenli yapıyorum. Eskisi kadar yemek seçimlerinde bulunmuyorum, evde bulunan malzemeleri yüzde yüz değerlendirerek yaptığım yemekler için şükrediyorum.

Bu dönemin kendine özgü sorunları ile mücadele etmeye çalışırken unutmayalım ki kova çağının içindeyiz. Aydınlık ve karanlık hayatımızın görünen parçası oldu. Sanırım hepimiz büyük sınavlardan geçiyoruz. Zaman bize meydan okuyor ve seçimler yapıyoruz. Yükselmek sadece değişimle, hareket etmekle mümkün. Hayatımız ve hayatımızın gidişatı için sorumluluk almaya zorlanıyoruz.

Bu dönemde :

Yaşamımı sadeleştirmeye, gerçek değerleri fark etmeye

İçe dönmeye, ailemle daha derin sevgi bağı kurmaya

Yavaşlamaya

Hayatımı yeniden şekillendirmeye

Evdeki fazlalıklardan arınmaya

Şükretmeye ve her gün kalbimi açmaya

İçgüvenimi güçlendirmeye, hergün korkularımdan arınmaya

Korku yerine her gün sevgiye açılmaya, her zamankinden daha çok özen gösteriyorum.

Bu dönemde, evimin ve ailemin  enerjisini yükselttiğini düşündüğüm sembolleri ve geometriyi kullanmaya özen gösteriyorum.

İlk önerim yaşam çiçeği sembolü. Kullandığımız ortama huzur ve barış enerjisini getiriyor. 

İkinci sembolüm üçlü spiral, triskelion. Yaşamın geçişlerini (yaratma, doğum ve ölümü) sembolize ediyor ve bu dönemde bütün dünya olarak sanırım büyük bir geçişteyiz. Bu sembolü, bir duruma enerji ve aydınlatma götürmek istediğimizde kullanıyoruz. Mevcut olan durumu aydınlatıp şifalandırırken, asıl geçmiş sebebini de aydınlatıyor. Geçişte olan dönemimizin de geçmesini kolaylaştırıyor. Triskelion tam olarak dönemimizin sembolü. Evinizin en çok yaşadığınız bölümüne yerleştirin, evinizin ve evdekilerin enerjisini yükseltmesini sağlayın. 

Ve her dönemde çok severek kullandığım ses frekansları:

Healing solfeggio yani şifa frekanslarını, stres ve paniğin egemen olduğu bu günlerde iç huzurumuzu sağlamak için kullanabiliriz. Bunun için rezonansları bilinçli kullanmalıyız ve hangi frekansın neler sağladığını bilmemiz gerekiyor. 

Örneğin YouTube’a sadece “852Hz” yazdığınızda hemen koşulsuz sevgi frekansından yararlanabilirsiniz (tabi ki kaliteli teknolojik aletinizin olması, kulaklığınızın kaliteli olması bu frekansların faydasını arttırır).

Bakın hangi frekans bize neler sağlıyor:

393Hz korkuları, stresi bırakabilmek için uygun .

417 Hz geçmişi bırakmak, geleceğe yönelmek.

432 Hz şifa, hücresel iyileşme.

528 Hz sevgi frekansı (DNA düzenlemesinde etkili).

638 Hz Kadin - Erkek ilişkisini ve beynin sol-sağ lobu dengeler.

741 Hz sezgisel yetenekleri açar.

852 Hz koşulsuz sevgi, yaşam amacını hatırlatır.

936 Hz epifiz bezini aktive eder (üçüncü göz aktivasyon).

1111 Hz beynin sol- sağ lobunu dengeler, “üstad”frekans “ yüksek Ben”le bağlantıda olmak, şifa frekansı.

Hepimiz için huzurlu, sağlıklı günler diliyorum.

(Yaşam çiçeği fotosu, triskelion sembolü Google de var.)