MAGAZİN

Yardımsever kraliçenin mütevazi hayatı SiBEL TAN

Abone Ol

Röportaj: Murat Günhan

Öncelikle çok teşekkür ederim beni kırmayıp bu röportajı yaptığın için.

Sevgili Murat, öncelikle bana sayfanda yer ayırdığın için ben sana teşekkür eder, başarılarının devamını dilerim.

Mankenliğe başlamadan önce ne yapıyordun?

İ.T.Ü Mimarlık Fakültesini kazanınca Ankara'dan İstanbul’a ailem ile geldim.Cep harçlığımı nasıl çıkartırım diye düşünürken Mudo mağazasının seçmelerini kazandım.Ve çok ses getiren bir çekim yaptık. Sonra reklam ajansları ile tanıştım ve öğrenci Sibel toplam 75 adet reklam filminde yer aldı.

Manken olmak isteyişinin sebebi nedir? Birileri ön ayak oldu mu?

Bükoma Fuarı’nda stand görevlisi iken tanıştığım Neşe Erberk beni güzellik yarışmasına girmem için ikna etti. Nasıl olur, okul ne der diye düşünürken, Neşe’nin de o sene Boğaziçi Üniversitesi’nde okuması ve güzellik kraliçesi olması benim ikna olmamda büyük etken oldu.1985 senesi Güneş gazetesi yarışmasında çevrem olmadığı ve dişlerim biraz çarpık olduğu için 5. oldum. (Sn.Güneri Cıvaoğlu söylemişti) Bu renkli ve aslında gerçek dünyanın içine girmiştim. Reklam çekimleri derslerimi aksatmıyordu. Ama mankenlik tekliflerini de değerlendirmem gerekiyordu. Aydan Adan ajansına yazıldım. İlk podyum adımlarımı Melek Gürkan’dan öğrendim. Okulumdan başarı ile mezun olduktan sonra modellik işine yoğunlaştım. 1988’de Hong Kong Güzellik yarışmasında ülkemi temsil ettim. Ve dönüşümde Türkiye Mankenler Kraliçesi seçilip yeni bir görev için hazırlanmaya başlamıştım. Bu arada Başak Gürsoy Ajansı ile anlaşma yapmıştım. Türkiye’de ilk defa yapılan Best Model of The World  (1988) yarışmasında ülkemi temsil ettim ve 3. oldum.

Kız kardeşin de mankendi. Birlikte mi başladınız?

Aynı sene kardeşim Bulvar Gazetesi Güzellik Yarışması’nda Türkiye 3. ve Avrupa’da 2. oldu. Biz aynı zamanda iki ayrı ülkede Türkiye yi temsil ettik ve haberlere konu olduk.

Bu şekilde benim hayatım mimarlıktan uzaklaşarak yarışmalar, diziler ve sunuculuk işleri olarak aşırı bir tempo ile o ülkeden diğer bir ülkeye yetişerek macera ve gurur dolu günlerle hızlı geçti.

TRT’de yayınlanan El Kızı, Ahmet Hamdi Bey ve Ailesi, Duygu Çemberi, İki Kız Kardeş dizilerinde oynadım. Bir Başka Gece ve Felekten Bir Gece programlarında sunuculuk yaptım.

Mankenlik senin için bir hobi mi bunu diyebilir misin?

Mankenlik hayatta istemeden önüme çıkan bir fırsattı ve ben geçimi sağlamak için bu işi yapmayı tercih ettim.Yeni mezun mimarın tek başına ailesini geçindirmesi konusu sizin meslek  tercihi sorunuza iyi cevap olur. Yani hayat şartları çok sevdiğim mesleğimi yaptırtmadı ya da imkanlar diyelim.

Mesleğin ile ilgili ödüller aldın mı?

Ödül olarak Magazinciler Derneği’nin ilk senesinde yılın En İyi Modeli Ödülü’nü aldım. Ve beni hiç unutmayan Sevgili Erkan Özerman’ın 30.yıl Best Model ödülünü aldım..

Sonra hayat arkadaşınla tanıştın. Nasıl karar verdin evlenmeye?

Tekstilin krize girmesi ile ben de kendi mesleğime yönelmiştim. Derken 95’de eşim ile tanıştım ve evlendim. Ve dizi tekliflerine bir nokta koydum. Evlilik ile dizi işlerinin beni ve yeni düzenimi yıpratacağını düşünmüştüm. Eşim hiç bir işime karışmadı, istemeyen ve izin vermeyen bir eş olmadı. Uzun zaman evime vakit ayırarak, iki evlat yetiştirdim.

Şimdi 18 yaşında kızım ve 13 yaşında oğlum var. İkinci çocukla mimarlık işime de nokta koydum. Ara geçiş döneminde hem iyi anne, hem iş kadını, hem model olamadım. Tabii bu kadar tempoya alışmış Sibel nasıl bir nefes yolu buldu.

Ressamlık nereden geliyor?

İsmail Acar’dan ilk resim desteğimi aldım. Ve hocam mimari tarz resimlerine devam et deyince ben de Dilek Aydın Sanat Atölyesine devam ettim. Çok sevdiğim mimari çizimleri tuvalde yapınca bir baktım amatör ressam olmuşum. Bir kaç sergimiz oldu. Kişisel sergim olsun isteğim fazla yok. Amacım iyi bir organizasyonda sergilemek ve bir sosyal yardım için değerlendirmek.

Sinema ve televizyon dizilerine geçişin nasıl oldu?

Sinema filmi tekliflerini modellik hayatımda hiç kabul etmedim. Son dönemde artan TV dizilerinden dolayı, gelen teklifleri daha iyi değerlendirmek için bir dönem oyunculuk atölyesine devam ettim. Sadece çok kısa bir öğrenci filminde oynadım ve ben halen yapabilirim dedim. Fakat ben oyunculuk çevrelerinden o kadar uzağım ki, bu işler de bizi tanıyanlar azaldı. Bu zamandan sonra da kimsenin beni seçmesi için uğraşamam diye düşünüyorum. Ama Çağan Irmak filminde rol almayı çok isterim.

Hangi role çok yakışırım. Karakter özellikleri bana benzeyen, bakımlı bir anne, katı gibi görünen ama bir o kadar duygusal bir iş kadını.

Spor hayatında vazgeçemediklerinden sanırım.

Spor son senelerde hayatımın anlamı oldu. Seneler önce yoga ile başladım. Değişen spor salonlarımız ile yaptığım spor da şekillendi. Yoga ve felsefesi hayatımın her alanında var. Hipoglisemim olduğu için kendime göre beslenme şeklim vardır. Tüm enerjim kan şekeri değerime bağlıdır. Kardiyo ile yağ yakarım, plates ile sıkılaşır, özel ders ile postür çalışırım. Aslında biraz bedene saygı. Hepsi bu kadar kolay.

Nasıl bir annesin?

Teşekkür ederim. İyi bir anne, eş. Onlara sormak gerekli. Başak burcu kadını olmam bazen onları sıkabiliyor. Her eksikliklerini düşünmek ve çözmek için onlara her alanda destek olmaya çalışırım. Sorumluluklarımı iyi bilirim. Mutfağa, sağlıklı, dengeli beslenmeye fazla özen gösteririm.13 yaşında ki oğlum ile bu konu da çatışma yaşamaya başladık bile. 20 sene onlara tüm vaktimi verdiğimi düşünüyorum. Son yıllarda kurs ve bazı yardım derneklerinin defilelerine çıkmamı hayatım da yeni bir nefes olarak yorumluyorum.

Dünya modacılarından kimin defilesinde podyumda yürümek isterdin?

95 yılında olup, Victoria Secret defilesine çıkmak isterdim. Müzik ve görsellik harika. Tabii 2017 de Chanel, Ya da Donna Karan kadını olarak yürümek isterdim.

Sibel Tan'ın hedefleri var mı?

Benim geleceğim, ülkemin geleceğine bağlı olduğu için, önce ülkem de huzur diliyorum. İlgilendiğim konularla ilgili, resim, sanat, mimarlık konularında bir program da çalışmayı arzu ediyorum.

Hedeflerinin peşinden koşar mısın?

Hedeflerimin peşinden fazla gitmem. Hedefe giden yolda gözü kara olmak gerekir. Ben duygusal bir insanım, ancak seçeneklere yönlenirim.

Sosyal Sorumluluk projelerinde görev alıyorsun

Son yıllarda güzel Sosyal Sorumluluk projelerinde görev aldım. Ve faydalı olduğum için çok mutlu oldum. Senin gibi sevdiğim modacıların koleksiyonlarını taşımak bana gurur verdi .Çocuklarımda annelerini podyumdan seyrettiler. Farklı mutfak harici bir anne gördüler.

Manken olmak isteyen gençlere ne önerirsin?

Beni örnek alan gençlere önerim. Önce eğitimlerine devam etmeleri. Çünkü üniversite öğrencini kimse yanlış yola saptıramaz. O hayatının garantisidir. Önce okul sonra mankenlik derim. Öyle bir piyasaki dağılır giderler.

Gezip görmek istediğin yerler nereler?

Mesleğimden dolayı ve sonra eşim ile o kadar gezmişim ki. Şimdi yurdum ,güzel yurdumun köşeleri diyorum. Hiç özlemim yok.

Aşk mı? Mantık mı?

Aşk, kavuşulmadığı zaman aşk tır. Biraz da gençlikte yaşanıyor sanki. Tabii mantık ile de olmaz. Mantık ve aşk ile başlamalı her şey hayatımız da.

Çocuklarından bahseder misin? 

Ben o yoğun dönemi atlattım. Küçük yaşları gerçekten çok daha çok zor. İşte o dönemler ben tüm medyatik işlerime ara verdim. Dizi, defile iş koşuşturması olsa bu kadar düzgün yetişmezlerdi. Halen akşam hepimiz sofrada buluşuruz. Yani beni hep gördüler. Şimdi karşımda iki genç insan var. Allah olmayana versin derim.

Nerelisin Sibel?

Anneannem Yugoslav. Ben Ankaralıyım.

Nerede yaşamak isterdin?

İstanbul da yaşamasaydım diyemem çünkü bu şehri çok seviyorum. Her köprü geçişim, her Ortaköy e gidişim sanki bir ilkdir şehrimde.

Biraz da resimlerinden konuşalım. Resim sergisi açtın mı?

3 adet karma resim sergisinde görev aldım. Resimlerimi satın almak isteyenler instgram açık hesabımdan bana ulaşabilirler.sibeltan1. İstek üzerine tarzıma uygunsa yapabilirim.

Sibel Tan'ın günleri nasıl geçiyor?

Sibel Tan, gününü son derece sade ve spor yaşayan, çok hareketli, koşuşturan, ara sıra kahve içmeye kendine zaman ayıran, anı yaşamayı kendine prensip edinmeye çalışan bir kadın derim.

Güzel bir kadınsın. Özel bir bakım yapıyor musun?

Teşekkür ediyorum. Çok makyaj yaptığım senelerde bile makyaj ile yatmamışımdır. Hiç sigara içmedim. İçkiyi de çok sevmem. Yüzümü hep güneşten korurum. Cilt bakımına gitmem kendim yaparım. Dermokozmetik ürünlerimi hiç ihmal etmem. Kıyafet değil krem alma merakım vardır. Saçlarıma gereksiz işlem yaptırmam.Yeni bir alışkanlık edindim. Haftada 3 gün vegan besleniyorum. Ayrıca evde bile olsa hafif makyaj yaparım. Nedir bunlar. Göz altı kapatıcı, hafif allık ve ruj. Ve tabii spor, iyi düşünmek ve negatiflikten uzak durmak.

Bu arada son zamanlar da yaptığım en iyi iş nedir diye sorarsan. İnstgramda gezinirken bir köy okulunun kışlık bot ihtiyacına tanık olmak. Ve o güzel köyün öğretmeni ile iletişime geçmek. Sonra da bir iki yazışma ile 277 çift botu yerine ulaştırmak. Tuşlarla uzak minik kalplere uzanmak. Doğu ve Batı ayırt etmeden. Sonra gelen diğer istekler ve hazırlanan botlar, montlar...

Mutluluk, huzur... Aslında o kadar yakın bize. Sevgilerimle.