Emekli bir CİA ajanı yazdığı bir kitabında "Talmud" hakkında ki düşüncelerini şu sözlerle dile getiriyor.
Görev icabı gittiğim bir kütüphanede Talmud'a rastladım. İçeriğini okuyunca şaşırdım, korktum!
Ve şöyle dedim kendi kendime, "Aman Allah'ım yan tarafımda oturan Yahudi komşum da okuyor bu kitabı?
Ya çocukluk arkadaşım? Ya alışveriş yaptığım marketin sahibi?
Talmud'u okuma fırsatım olmadı. Ancak konu ile ilgili yaptığım araştırmada Talmud'un içeriğinde bulunan bazı bilgilere ulaştım. Ve bu bilgileri okuduğumda ben de en az emekli CİA ajanı kadar ürperdim ve şaşırdım.
Yahudilerin çok önem verdiği, Tevrat'ın bir anlamda benzeri olduğunu söyledikleri, Talmud safsatası biliniz ki Yahudilerce önemli bir dinsel ve siyasi metindir. Konunun siz değerli okuyucularımda merak uyandıracağını düşünüyorum. Dahası İsrail'in neden insanlığa düşman olduğunu anlamak için de Talmud hakkında bilgilenmemiz gerekmektedir.
Yahudilere göre Sina dağında Tevrat'ın yanısıra Musa'ya verilmiş olan bir de sözlü vahiy vardır. Yazılı kutsal kitap bu sözlü vahiyden tek kelime söz etmese de modern Yahudi peygamberleri bunun böyle olduğunda ısrarcıdırlar.
Yahudi din adamları kutsal kitabın bahsetmediği bu sözlü vahiyleri kitap halinde toplamışlar ve Tevrat'ın yanında 14 ciltlik Talmud adında yeni bir öğretiye de sahip olmuşlardır. Yahudilere göre Tevrat ve Talmud birbirinden ayrılamaz. Hatta bazı görüşlerde Tevrat'tan önce gelir. Bu konuda söylenenlere göre Tevrat (Yazılı Torah), Talmud (Sözlü Torah) yani kanunların nasıl uygulanacağının sözlü ifadesidir.
Torah (Tora) günümüzde Yahudilerin Tevrat yerine kullandıkları isimdir, çünkü bir adı da Yeni Ahit olan Eski Ahit kelimesini kullanmak istemezler, Tora'nın Türkçe karşılığı, Töre olduğu söylense de, anlamı farklıdır.
Torah olarak yazılan bu sözcüğün sonundaki 'h' harfi Arapçada olduğu gibi 'illetli' harflerden olup okunurken düşer ve Tora olur. Tora yani Tur, semitik dillerde Boğa anlamına gelir, örneğin Sina Yarımadasının en büyük liman şehri El Tur, hem Boğa hem de Boğa El'in şehri anlamındadır.
Zaten dünya dillerine de buradan yayılmıştır. Latin dilinde Toro, boğa demektir. Boğa yani Tora'da Kenânlıların en büyük tanrısı "El"in sembolüdür. Bu ismi kullanma konusunda oldukça ısrarlıdırlar.
Töre bir toplumda çeşitli konularda izlenilen yolların, adetlerin ve ahlâk anlayışının tümünü ifade eder. Gelenek, zaman zaman Töre ile karıştırılsa da anane olarak bilinen gelenek Töre'den farklı olarak geçmiş çağların kural ve uygulamalarının kuşaktan kuşağa aktarılmasıdır ve batı dillerindeki karşılığı Tradisyon'dur.
Töre'de ahlâki kavramlar gelenekte yaşamın her alanı söz konusudur. Bütün bu kavramların günümüz karşılığı ise Hukuk'tur.
Yazılı kutsal kitapta hiç söz edilmemesine karşın Yahudilerin sözlü Tora dedikleri Talmud için bir tür Yazılı Tora tefsiri diyebiliriz. Buna göre Eski Ahit'teki hükümler geneldir, mesela Cumartesi çalışmayacaksın hükmü genel bir hükümdür, uygulamada bunun nasıl olacağını ise Talmud açıklar.
Bu konuda sözlü olduğu söylenen Talmud süreç içerisinde Tevrat gibi yazıya geçirildi ve buna Mişna dendi. Daha sonra Yahudi ilahiyatçılar Mişna üzerinde çalışmalar yaparak Talmud'u ortaya çıkardılar. Bugün M.S 4 ve 5. yy ait olan Kudüs ve Babil Talmud'u olarak bilinen iki farklı Talmud vardır.
Musa'ya verildiği söylenen kitaptan 2 bin yıl sonra yazıya geçirilmesi demektir. Kelime olarak Mişna, Tekrar, Talmud ise Talim demektir. Talmud'un ana fikri Yahudilerin üstün ırk olduğu üzerine kuruludur. Musa'ya verilen 10 Emir dahi sadece Yahudilere verilmiştir.
Talmud Baba Bathra 54 kısmında;
Gayri Yahudi'nin sahip olduğu mal, çölde ayağınızın altındaki sahipsiz araziye benzer, kim evvel alırsa onun olur.
Yine Talmud'un Hoşem Hamişpat, Yoreh Deah, Sultan Arah kısımlarından;
Yahudi olmayanların kanını akıtmak Yehova'ya kurban takdim etmektir.
Yahudilik maksat ve gayesi için işlenen bütün günahlar, gizli olmak şartı ile mübahtır.
Yalnız Yahudi olanlara insan gözüyle bakılır. Yahudi olmayanlar birer hayvandır.
Hırsızlık etmeyiniz emri sadece Yahudiler içindir. Diğer milletlerin canları ve malları helaldir.
Yahudi olmayanların ırzı, namusu helaldir. Zina etmeyeceksin emri Yahudiler içindir.
Bu gibi hükümlerin yanında, "Bir Yahudi kızın bekâreti iki yüz zuz değerindedir. Bu pazarlık edilerek düşürülebilir" gibi hükümler de olduğu için Talmud, Tevrat gibi herkese açık bir kitap değildir.
Eski Ahit'te yer almayan Ahiretle ilgili oldukları sanılan inançlar da Tevrat'ta değil Talmud'da bulunur. Buna göre Yahudiler öldükleri zaman doğrudan cennete gidecekler ve orada sonsuza dek yaşayacaklardır. Çok günahkâr olanları ise 12 ay cehennemde kalacaktır, bunun temel şartı ise sadece Yahudilere karşı suç işlemiş olmaktır. Yahudi olmayan herkes ise putperesttir ve doğrudan cehenneme gidecektir.
Yahudi inancına göre Armagedon'dan sonrada hayat yine dünyada olacaktır. Bütün Yahudiler dirilecek ve diriliş Kudüs mezarlığından başlayacaktır, bu nedenle tüm Yahudiler öldükten sonra buraya gömülmek isterler ve bu istekleri neticesinde de ciddi bir sektör olmuştur. Babil sürgününe kadar Tevrat'ta ahiretle ilgili bir bilgi bulunmaz, Tevrat'ta sadece, ölüp atalarına kavuştu yazar.
Talmud'da diğer taraftan Amerikan fantastik filmlerini aratmayacak hikayelere de rastlanır, hahamların bazıları kadınları eşek yapar bununla pazara gider, ormanda yaşayan vahşi bir hayvan Roma'ya 400 mil yaklaşınca kükreyip kent duvarlarını yıkar, Şimson yeni ölmüş bir eşeğin çene kemiği ile bin kişiyi öldürür,
SİYONİSTLERİN KANLI KİTABI “TALMUD”
Filiz Bahçıvan
Yorumlar