Ben özelleştirmeye inanan biriydim.

Kamu İktisadi Teşekkülleri'nin çiftlik gibi yönetilmesi, siyasi parti taraftarlarının çiftliği gibi kullanılan KİT'lerin elden çıkarılmasından yanayım.

Kâr etmeyen ve her yıl trilyonlarca lira zararları Hazineden karşılanan bu tür KİT'ler Devletin sırtında önemli bir kambur oluşturuyor.

Şirketi kâr etmese de, zarar etse de Devlet'ten bir talepte bulunmayan, onlarca yüzlerce insana iş imkânı sağlayan özel teşebbüsler dahi kâr beyan etmiyorsa, Maliye tarafından iyi karşılanmıyorlar.

Bu yıl Mart ve Nisan aylarında verilen Gelir ve Kurumlar Vergisi beyanları Zarar içeren mükellefler, tabiri caizse Maliye'den zılgıt yediler. Ya matrahlarını arttırdılar, ya da ilk incelemede Maliye'nin hedefi haline geldiler.

Özel işletmelere bu tür bir yaklaşım içinde olan Devlet, kâr etmeyen, her yıl milletin kazancını eriten bu kuruluşları rehabilite edemedi.

Çare ve çözüm olarak, 5-6 milyar dolara kurulamayacak olan bu kuruluşlar, 1-1,5 milyar dolar gibi 3 yıllık kârları karşılığında elden çıkarılmaya çalışılıyorlar?

Kamu işletmelerinin zarar etmesi siyasi iktidarların suçudur!?

Her seçim döneminde, taraftarlara vaadedilen iş imkânı, Devletin bu kurumlarının sırtına yeni kamburların eklenmesine yol açmıştır.

20 yıldır yapılmaya çalışılan özelleştirmeler şunu göstermiştir ki bu işi beceremiyoruz.

Özelleştirmeden gelen paralar, Özelleştirme İdaresi'nin masraflarını karşılamıyor!?

Aynen Duyun'u Umumiye'ye olan Kapitülasyon borçlarımızı ödemek için oluşturulan teşkilâtların maaşlarını ödeyemez duruma düştüğümüz gibi!?

Özelleştirme adı altında tüm stratejik kuruluşlarımız yabancıların eline geçiyor. Ülkemiz yeniden Kapitülasyonlara sürüklenecek İMF ve Dünya Bankası'ndan borç alarak ekonomi düze çıkamaz.

Alınan borçlarla yeni bir yatırım yapılamıyor, yatırım ve üretim yapmadan, sanayii büyütmeden bu borçların altından kalkamayacağız.

Sultan Murat'ın dediği gibi, yardım alan buyruk almaya hazırdır.

Neticesiz kalan vaatler, idealizmin katilleridir.

Herbert Hoover