Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC)’nin 28 nci kuruluş yılı Kıbrıs’ta ve Türkiye’de de Ankara, İstanbul ve bazı illerimizde kutlandı. İstanbul’da KKTC Başkonsolosu Sayın Servet BORAK başta olmak üzere 15 Kasım günü gazilerle şehit yakınları, emekli subay ve astsubaylarla Kıbrıslı kardeşlerimizle vatandaşlarımızın katıldığı Taksim’deki tören yağmur altında icra edildi. Lefkoşa’da tören yağmur altında yapılmış ve yağmur nedeni ile geçit töreni iptal edilmiş. KKTC’nin 28 nci yaşı kutlu olsun ve ebediyete kadar kutlansın. Kasım ayı başında KKTC Cumhurbaşkanı Eroğlu ile Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) lideri Hristofyas, BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon’un da katıldığı New York’ta bir çiftlikte iki gün başabaşa yaptıkları pazarlıkta bazı konularda anlaştıklarını açıkladılar. Ancak zirve öncesi Hristofyas’ın “Görüşmelerden sonuç beklemeyin” açıklaması, hem bu görüşmelerin hem de bundan sonra yapılacak görüşmelerin asıl amacını ortaya koymuştur. Bu bir oyalama taktiğidir. Bana göre de uzlaşmanın hayal olduğu bir kere daha açıklanmıştır. Zaten yapılan pazarlıkta tarafların sadece detayda anlaşabildikleri anlaşılmaktadır. Oysa toprak paylaşımı, garantör ülkelerin yetki ve sorumlulukları, Ada’nın askersizleştirilmesi, vatandaşlık konuları gibi önemli konular yine rafa kaldırılmış, hatta bu konuların ele alınış şeklinde bile anlaşma sağlanamamıştır. KKTC’nin bu sorunların Türkiye ve Yunanistan’ın da katılacağı toplantılarda ele alınması önerisine Rumlar yanaşmamakta, yanaşmaları da beklenmemelidir. Zira Ada’nın etrafındaki zengin hidrokarbon yataklarının varlığı, Rumların uzlaşmaz tutumlarına yeni bir sebep olarak meseleyi etkilemeye başlamış, hatta bu bile başlı başına uzlaşma ümitlerini kaf dağının ardına atmıştır. Ve ayrıca, önümüzdeki Rumların AB dönem başkanlığı sürecinin, GKRY’ne sağlayacağı yeni getirilerin de dikkate alınması gerekmektedir. Ve yine Ada etrafındaki zengin doğalgaz varlığının, iki asırlık Kıbrıs meselesinde, karşımızdaki cepheyi her gün biraz daha genişleteceği de ortadadır. Bu arada 12 Kasım’da, İzmit’ten Gölcük ve Karamürsel’e giden deniz otobüsünün kaçırılmasını müteakip, güvenlik birimlerinin çok kısa sürede ve çok başarılı bir operasyondan sonra, bütün yolcuları ve gemiyi kurtarması, son acılı ve ızdıraplı günler arasında, hepimize mutluluk ve gurur vermiştir. Bu fevkalade hazırlık isteyen operasyonu başaran bütün ilgilileri yürekten kutlarım. Sağ olsunlar, var olsunlar.