FATMA ŞENGÜL CİNAYETİNDE KATİL SADECE 18 YIL CEZA ALDI 

BU HAFTA KONUĞUM 606 GÜNDÜR ANNEMİN KOKUSU YOK DİYEN BİR EVLAT  

Bugün 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele günü. Kadınlarımızı sahiden hakkıyla hukukuyla koruyabiliyor muyuz ciddi tartışılması gereken bir konu. Bugün röportaj konuğumu geçen yıl yaptığım röportajdan hatırlarsınız 29 Mart 2019’da evinin önünde canice katledilen Fatma Şengül’ün en büyük kızı Açelya Şengül. 

Bilen bilir, kadın cinayetlerine, çocuk istismarlarına ve kadına yönelik her türlü şiddet haberlerine kayıtsız kalamam. Kendisini bizzat aradım ve o elem dolu sesinden olayı tüm çıplaklığıyla bugün de dinledim. Acısı hiç dinmemiş hala tazecikti.  606 gündür annemin kokusu yok diyordu… 606 gündür evim çok sessiz ve bu normal hastalıkla veya başka bir sebeple değil kanlar içinde gözümün önünde olması apayrı bir acı kim annesini böyle görmek isterdi ki Aslı Hanım? Kanlar içinde son nefesini verirken ben gördüm. Üzerinden bu kadar çok zaman geçse de acımda kinimde öfkemde gün geçtikçe artıyor ve ben annemi babamın yanına toprağa koyduğumdan beri asla mezarına gidemedim ne güzel uyuyordur şimdi toprağından öpemedim. Tek istediğim yeterli cezayı alıp anneme bak anne sen öldün ama bunu yapan da bir daha güneş göremeyecek demekti. Sevgili Açelya sözlerine devam ederken bazen nefes alamıyor gibi oldum. Hayat bu kadar mı zor ifadesini sıklıkla kullanırım. Bu zorluk ifadesi ilk defa yakışmıştı satırlarıma. Geçtiğimiz günlerde dava sonuçlandı. Katil indirimli 18 yıl ceza aldı. Düşünebiliyor musunuz benim saçlarına dokunmaya kıyamadığım annem 4 kurşunla gözümün önünde öldürüldü ve bunu yapan katil ödül gibi bir ceza aldı.  4 görgü şahidi vardı 3’ü annemin hiç konuşmadığını katilin direk silahı uzatıp sıktığını söylerken, 1 şahit taksi şöförü camları kapalı ve uzak mesafede Fatma Hanım hakaret etmiş olabilir demesi üzerine indirim aldı. Koskoca yargı sistemi belki ile indirim verdi katile zaten indirim vermek için bahane aranan bir hukuk sistemindeyiz. Şimdi katil belki 10 yıl bile yatmayacak ve çıkıp evlatlarına sarılacak, ama ben bir daha asla anneme sarılamayacağım İfadelerini Kullanan bir evladın hüzünlü satırları sizlerle… 

Öncelikle sizi tanımak isteriz Açelya Hanım olayın muhatabı olarak kimdir Açelya Şengül? 

1994 yılında İstanbul da doğdum. İstanbul Maltepe de yaşıyorum. Lise mezunu, çocuk gelişimi ve okul öncesi öğretmenliği okudum. Babam ben daha 5 yaşındayken trafik kazası geçirdi ve daha 36 yaşında iç kanamadan hayatını kaybetti. Annem 2 abim ve ben hayata omuz omuz vererek yaşadık. Anneme kanser teşhisi koyulmasıyla başlayan kötü hayatımız bir caninin annemi kurşunlayarak öldürmesiyle daha da kötüye giderek adeta cehenneme döndü.  

Biraz annenizden (Merhume Fatma Şengül’den) bahseder misiniz? 

ANNEM ÇOK GÜÇLÜ VE CESARETLİ BİR KADINDI 

Annem 1968 İzmir Foça doğumlu dedemlerin işlerinin bozulmasıyla İzmir den İstanbul’a taşınmak zorunda kalıyorlar. 6 çocuklu ailenin en büyük çocuğu. 5 kız 1 erkek kardeşler. İlkokuldan sonra geçim sıkıntısından ötürü çeşitli iş yerlerin de çalışmak zorunda kalan ve özellikle kız kardeşlerine bakmak zorunda olan bir abla. Dayım 13 sene önce bir çalışanı tarafından bıçaklanarak öldürülmesiyle dedemin ilk katledilen evladı oluyor maalesef.  Annem yaklaşık 6 sene evvel meme kanserine yakalandı. Erken teşhis yapılamadığından kanser illetinin yaralarını sarmak epey uzun sürdü. Kemoterapiler de saçları kesildi. Psikolojisi alt- üst oldu fakat bize aşıladığı en önemli şey olan “ tebessüm” sayesinde bu illeti annem ben ve abilerimle beraber savaşarak yendik. Annem çevresi ve iş arkadaşları tarafından hakkında hiç kötü söz duyulmamış bir kadındı. Tabir-i caiz ise parmak ile gösterilebilecek bir karaktere sahipti. Sürekli gülen evlatlarına “üzülmeyin, sizin anneniz var ben daha ölmedim” diye güç ve cesaret veren bir kadındı. Hayatta ki tek gayesi evlatlarının daha sonra torununun büyümesini görmek olan bu kadının hayallerini çaldı bir cani. 

Olay tam olarak nasıl gerçekleşti? 

KATİL EVİN ÖNÜNE PUSU KURMUŞ 

Sabah saat 8 sularında annem işe gitmek için evden çıkıyor. Daha sonra bir çığlık sesi duydum. Camdan baktığımda komşumuzun “ koş annen düştü” diye bağırmasıyla dışarı çıktım ve annemi yerde hareketsiz yatarken gördüm. Hemen koştum çok korktum ve çığlık atmamla mahalleli etrafımızda toplandı. Annem silah sesinden koruttuğunu bildiğimden bayılmış olabileceği geldi aklıma fakat yanına gittiğimde başında ki kurşun yarasını gördüm. Annemi birinin vurabileceğini aklımdan bile geçirmedim, maganda kurşunu zannettim o anda.  Anneme yalvardım uyan diye ama uyanmadı.  

Meğerse iş arkadaşı tarafından evimizin önüne pusu kurularak gelmiş, annemin evden çıkış saatini beklemiş ve annem merdivenlerden aşağı iner inmez karşısına gelmiş ve namluyu anneme doğrultmuş, annemin ellerini kaldırarak “ dur yapma ne yapıyorsun burada sabah sabah şaka yapma şimdi “ demesiyle beraber anneme ardı ardına kurşun yağdırmaya başlıyor. 1 kafasına 3 vücuduna isabet eden kurşunlardan sonra annem oracıkta evlatlarının gözü önünde vefat ediyor. 

 

Katil nasıl bu kadar rahat olabildi? 

Biz de şaşkınız. Tanıkların ifadesinden duyduğum adamın yolun karşısında bekleyip volta atıyor. Komşumuza selam dahi veriyor. Anneme kurşun yağdırdıktan sonra yolun aşağısına kadar yürüyerek hiç koşmadan uzaklaşıyor. Tahminim silahı ceket cebine koymak isterken ateşleniyor veya Gülsuyu’ndan nasıl sağ çıkarım korkusuna kendine koltuk altından sıkarak hafif şekilde yaralanıyor ve “intihar ediyorum” süsü vermek istiyor.  

Annenizin iş yeri ile görüştünüz mü? 

Görüştük fakat hepsi ağız birliği yaparcasına ikisinin shiftleri bir bile değildi, aralarından en ufak bir tartışma dahi yoktu biz de anlamadık “ diyerekten açıklama yapıyorlar. Fakat annemin iş yeri ile alakalı tartıştığı birinin olduğunu bizzat annem tarafından bana iletilmişti. Çalışmak istemiyorum kızım, bir adamın işini sürekli bana yıkıyorlar, köylüsü onu koruyor onun tüm işlerini bana yaptırıyorlar kızım diye anlatıyordu ama ben bu kadar ileri gidebilecek bir tartışma olduğunu düşünmemiştim.  

Bu konuya açıklık getirelim aşk cinayeti diye lans ettirildi birçok platformda evet şimdi söz sizde? 

AŞK CİNAYETİ DEĞİL 

Bazı haber kanallarında aşk cinayeti diye haber yaptılar bu kanalları yasımız bittiği zaman aradım ve yaptıkları bu yanlış haber karşısında özür dilemeleri ve yaptıkları haberleri düzeltmeleri konusunda uyarılarda bulundum. Henüz bir düzeltme yayınlamadılar fakat avukatımız aracılığı ile bu konunun üzerine gideceğim.  Katilin de bu konu da ki ifadesinde bunu red ettiği belirtiliyor.  

Peki, çevrenizin bu cinayetten sonra ki tutumu neydi? Şöyle sorayım vurdumduymazlar mıydı? Nasıl tepki verdiler ve destek oldular? 

Destek olan çok fazla insan vardı Allah hepsinden razı olsun. Ama özellikle bir sözde komşumuz tarafından “ dostu mudur nedir bilmem” diye bir açıklaması biz kardeşleri çok üzmüştür. Bu cinayet bir aşk cinayeti değil, bir caninin gaddarca ve tamamen saçma bir nedenden işlediği bir cinayettir.   (Cinayetlerin hiç birinin mantıklı bir nedeni yoktur, bir canlının ölümü başka bir canlının elinden olmamalıdır! ) Annem öldüğünde komşularımız sürekli geldiler yardımcı olup acımızı paylaştılar. Annemin cenazesinde bizi bir an olsun yalnız bırakmadılar, o kadar çok seveni varmış ki cenazesi hınca hınç doluydu.  Cenazeden sonra sürekli evimize gelen çok komşumuzu oldu bir ne konu da olursa olsun yardımcı olacaklarının sözlerini verdiler. Sağ olsunlar…  

Kadın platformlarının bu süreçle ilgili destekleri var mı? 

Evet, bu konu da özellikle çok yardımcı oldular. Mor dayanışma, Kadın cinayetlerini durduracağız ve annemin cenazesini omuzlarında taşıyan Gülsuyu-Gülensu kadın dayanışma dernekleri bu konu da çok yardımcı oldular. Avukatımızı ile mor dayanışma sayesinde tanıştık ve bizim davamızı aldı. Hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Telefondan ve sosyal paylaşım siteleri aracılığı ile her gün benimle iletişime geçip “ Açelya biz senin yanındayız merak etme” diye sürekli dönüş yapıyorlar. Bu bize güç veriyor ve katilin ağırlaştırılmış müebbet alabilmesi konusunda bize destek oluyorlar. 

Katilin savunmasından haberdar mısınız? 

İlk ifadesinden haberdarız sadece. Annemin ona hakaret ettiğini ifade ediyor ve evimizin önüne gelerek anneme kurşun yağdırıyor. Düşünebiliyor musunuz? Annem asla kimseye hakaret etmez, kesinlikle yalan ifadedir.  Düşünebiliyor musunuz hakaret ettiği gerekçesiyle bir kadın evininin, çocuklarının gözü önünde öldürülüyor. Hakaret gerekçesiyle akşamdan planladığını ve oraya öldürme amacıyla gittiğini ifadesinde bildirmiştir. 

Dava sonuçlandı mı süreç nasıl işledi? 

BİR DAHA ASLA ANNEME SARILAMAYACAĞIM 

Dava sonuçlandı, katil indirimli 18 yıl ceza aldı. Düşünebiliyor musunuz benim saçlarına dokunmaya kıyamadığım annem 4 kurşunla gözümün önünde öldürüldü ve bunu yapan katil ödül gibi bir ceza aldı. 4 görgü şahidi vardı 3’ü annemin hiç konuşmadığını katilin direk silahı uzatıp sıktığını söylerken 1 şahit taksi şöförü camları kapalı ve uzak mesafede Fatma Hanım hakaret etmiş olabilir demesi üzerine indirim aldı. Koskoca yargı sistemi belki ile indirim verdi katile. Zaten indirim vermek için bahane aranan bir hukuk sistemindeyiz. Şimdi katil belki 10 yıl bile yatmayacak ve çıkıp evlatlarına sarılacak, ama ben bir daha asla anneme sarılamayacağım. Şimdi karara itiraz ettik baş hâkimde kararın yanlış olduğu düşüncesinde şerh koymuştu karara şimdi 7 Aralık’ta istinaf duruşmamız var kamuoyu baskısı oluşturursak eğer katilin yeterli ceza alacağını düşünüyorum. 

Öldürmek için mi ateş etmiş? 

Nişan alarak ateş ediyor zaten. Beş el. Tamı tamına beş el ateş ediyor. Biri kulak arkadaşından biri kalbine ikisi koltuk altından olmak üzere 4 kurşun vücudundan çıkartılıyor ve ayrıca bir kurşunda çenesini sıyırıyor.  Yani kesinlikle canavarca ve planlayarak öldürme amacıyla kurşun sıkmıştır. Abim bu katil kendini vurduğu yere doğru koştuğunda göz göze gelmişler ve katil abime sırıtarak bakmış. Düşünün annesini katlettiği çocuğunun gözlerine bakarak sırıtıyor. Canavarca bir ruh hali. 

Bugün Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü. Kadına Şiddetle mücadele hususunda söylemek istedikleriniz nelerdir? 

HER YIL DÜNYADA BİNLERCE KADIN ERKEK ŞİDDETİ SONUCU HAYATINI KAYBEDİYOR 

Her yıl dünyada binlerce kadın erkek şiddeti sonucu hayatını kaybediyor. Hayatını kaybeden kadınlardan sadece biri olarak söylüyorum ki şiddeti asıl doğuran bizim ataerkil sistemde yetişmemizden kaynaklı ve katillere cesaret veren iyi hal ve tahrik indirimi her indirim bir sonraki cinayetin yolunu açıyor. Mücadelenin tek sonucu kadınların birlikte örgütlü mücadelesi ve İstanbul sözleşmesinin etkin bir şekilde uygulanması. 

En son röportaj yaptığımızdan bu yana hayli zaman geçti. Ateş düştüğü yeri yakarmış bu soru çok zor. Annenizin arkasında bıraktığı yokluk ve onsuzluk sizleri nasıl etkiledi? 

Bugün tam 606 gün geçti annemsiz. Bir gün uzak bir yere gidip kaldığımda annem arar “ev sensiz çok boş annem hadi eve gel” derdi şimdi 606 gündür evim çok sessiz ve bu normal hastalıkla veya başka bir sebeple değil kanlar içinde gözümün önünde olması apayrı bir acı kim annesini böyle görmek isterdi ki? Kanlar içinde son nefesini verirken ben gördüm. Üzerinden bu kadar çok zaman geçse de acımda kinimde öfkemde gün geçtikçe artıyor ve ben annemi babamın yanına toprağa koyduğumdan beri asla mezarına gidemedim ne güzel uyuyordur şimdi toprağından öpemedim. Tek istediğim yeterli cezayı alıp anneme bak anne sen öldün ama bunu yapan da bir daha güneş göremeyecek demekti. Şimdi istinaf duruşmasından sonra katil ağırlaştırılmış müebbet aldığında koşa koşa anneme gideceğim.