Oldum olası erkek kavgalarından hiç haz etmemişimdir. Açık söylemem gerekirse biraz da korkarım aslında. Çünkü bilirim her kavganın sonunda mutlaka yumruklar susacak onun yerine silahlar konuşacak ya da çorap içlerinden, arka ceplerden çıkartılacak olan çakılarla yerler kan gölüne döndürülecek.

Söylemesi ayıptır, bu tür kavgalarda bir kaç adamın öldürülüşüne şahitlik etmişliğim var.

Neyse!
Geçtiğimiz gece, gece dediğime bakmayın sabaha yakın bir saatte, sokaktan geçen bir grup genç, arasında sözlü sataşma yaşandı. Kısa bir süre sonra sözlü sataşma bir anda yumruklaşmaya ve fiziksel kavgaya dönüştü,

Kavga tüm hızıyla devam ederken, gençlerden biri "Dişimi kırdılar" diye bağırıyor. Ağzından akan kanları silmek yerine, bir perde daha yükselen sesiyle "Allah belanı versin! Göreceksin sen gününü! "diyor.

Gelen tehtidleri hazmedemeyen öteki genç, cevap vermekte gecikmiyor tabii. Ve arka arkaya sıralıyor kelimeleri.
Kimsin lan sen. Kaç kuruşluk adamsın!
Ve kavga polisin ortalığı dağıtmasıyla son buluyor.
Günlerdir beynimin içinde dönüp duruyor bu laf. Kaç paralık adamsın!

Düşünüyorum, anlamaya çalışıyorum. Eviriyorum çeviriyorum cıksss. Cümleye yüklediğim bir çok anlamı mantık reddediyor.
Sonra da kendime kızıyorum. Herkes anlıyor da benim neyim eksik.
İnsanları ya da adamları parayla ölçmek ne kadar doğrudur bilmem ama ne zaman birine kızsak, ya da ağzının payını vermeye kalksak "Kaç kuruşluk adamsın" deriz.

Kaç paralık adamsın? Paran kadar konuş.
Günlük hayatta insana değer biçmek için sıkça kullanılan cümlelerden bazılarıdır bunlar.

Aklı fikri para da olan gördüğü her şeye parasal değer biçen toplumda insanlık da parayla ölçülür mü; ölçülür efendim ölçülür. Çünkü son yıllarda her şeyi parayla ölçer olduk.
Adamlığın-insanlığın namusun-hayanın kısaca toplumda saygın biri olmanın ve her şeyi satın alınarak sahibi olabileceği öğretildi insanımıza.

Öyle ki kız çocuklarına bile değer biçmiş bir ülkeyiz biz; adına da, başlık parası demişiz.

Namus namus diye ortalığı yıkanlar aslında namusa zerre kadar önem vermemiş olup namusunu satışa çıkartmışlardır.
Bastır parayı al 12-14 yaşında ki "Minicik kızları" kimsin nesin, yaşlı mısın, katil misin, sapık mısın hiç önemli değil, yeter ki bas kilosu kadar parayı al götür. Sonra gelsin namus cinayetleri
Peki! Hiç merak ettiniz mi?

Bir insan vücüdunun kullanılabilir parçaları satılırsa ederi ne olur?
Wired dergisi vücuttaki organların fiyatını tek tek belirlemiş. Fiyatları tek tek hesaplanmış. Mesela en pahalı parçamız kemik iliğiymiş. İnsan vücüdunun kullanılabilir parçalarının ayrı ayrı satılması halinde toplam değerinin 45 milyon doları bulacağı hesaplanmış.
Ancak yaşayan bir insanın bunları satması mümkün değil.

Tek bir organını bile dünyaya değişmeyen insan, kendisine verilen bu değerin, kıymetini bilmeli ve onu bu denli değerli yaratan Yaradana şükretmeli.